subsidy - Turkish English Dictionary

subsidy

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "subsidy" in Turkish English Dictionary : 23 result(s)

English Turkish
General
subsidy n. sübvansiyon
Current European agricultural policy, linking subsidy to production, is indefensible and unacceptable.
Sübvansiyonu üretimle ilişkilendiren mevcut Avrupa tarım politikası savunulamaz ve kabul edilemez.

More Sentences
subsidy n. destek
Secondly, we say that future scoreboards should include subsidies in the accession countries.
İkinci olarak, gelecekteki puan tablolarının katılım ülkelerindeki destekleri de içermesi gerektiğini söylüyoruz.

More Sentences
subsidy n. teşvik
The Cairns Group, the USA and the 77 Group of developing countries all spoke out against continuing export subsidies.
Cairns Grubu, ABD ve gelişmekte olan ülkelerden oluşan 77 Grubu, ihracat teşviklerinin devam etmesine karşı çıktı.

More Sentences
Trade/Economic
subsidy n. sübvansiyon
An entire section of the regulation deals with forestry, involving an annual subsidy of EUR 450 million.
Yönetmeliğin bütün bir bölümü ormancılıkla ilgilidir ve yıllık 450 milyon Euro'luk bir sübvansiyon içermektedir.

More Sentences
Law
subsidy n. sübvansiyon
Mr Nielson has said that that form of subsidy should nonetheless be maintained.
Bay Nielson, bu tür bir sübvansiyonun yine de sürdürülmesi gerektiğini söylemiştir.

More Sentences
Technical
subsidy n. sübvansiyon
The question is not and cannot be how to improve the subsidy system - it is the subsidies which are the problem.
Asıl soru sübvansiyon sisteminin nasıl iyileştirileceği değildir ve olamaz; esas sorun sübvansiyonlardır.

More Sentences
General
subsidy n. bir kimse veya kuruma ayrılan meblağ
subsidy n. para yardımı
subsidy n. ödenek
subsidy n. yardım
subsidy n. tahsisat (devlet bütçesinde)
subsidy n. destekleme
subsidy n. iane
subsidy n. yardım ödeneği
subsidy n. iade
subsidy n. devlet desteği
subsidy n. destek akça
subsidy n. prim
subsidy n. destek akçe
Trade/Economic
subsidy n. devlet yardımı
subsidy n. ihraç primi
Politics
subsidy n. yardım ödeneği
History
subsidy n. ingiliz parlamentosunun ek vergilerle toplanarak ingiliz kraliyetine aktardığı ödenek

Meanings of "subsidy" with other terms in English Turkish Dictionary : 32 result(s)

English Turkish
Trade/Economic
export subsidy n. ihracat sübvansiyonu
The CAP with its export subsidies and import protection is a gross barrier to trade justice.
İhracat sübvansiyonları ve ithalat koruması ile Ortak Tarım Politikası, ticaret adaletinin önünde büyük bir engeldir.

More Sentences
export subsidy n. ihracat desteği
The negotiations will cover all forms of export subsidies, not only our export refunds.
Müzakereler sadece ihracat iadelerimizi değil, her türlü ihracat desteğini kapsayacaktır.

More Sentences
General
export subsidy n. ihracat kesintisi
Trade/Economic
interest subsidy n. faiz sübvansiyonu
price subsidy n. fiyat desteklenmesi
price subsidy n. fiyat sübvansiyonu
actual subsidy payment n. gerçek sübvansiyon ödemesi
export subsidy n. ihraç sübvansiyonu
trade subsidy n. ihracat sübvansiyonu
export subsidy n. ihracat primi
export subsidy n. ihracatta uygulanan sübvansiyon
operating differential subsidy n. işletme farkı yardımı
export subsidy n. ihracat desteklemesi
employment subsidy n. istihdam sübvansiyonu
export subsidy n. ihracata verilen sübvansiyon
privately-funded housing subsidy n. özel fonlu konut sübvansiyonu
wage subsidy n. ücret sübvansiyonu
investment subsidy n. yatırım teşviki
Law
actionable subsidy n. davalık sübvansiyon (yasa dışı sübvansiyon)
export subsidy n. ihraç sübvansiyonu
Politics
cross-subsidy n. çapraz sübvansiyon
state subsidy n. devlet katkısı
fossil fuel subsidy n. fosil yakıt teşviği
domestic subsidy policy n. iç destek politikası
sme subsidy n. kobi desteği
subsidy resources n. sübvansiyon kaynakları
government subsidy n. devlet teşviki
Institutes
department of dumping and subsidy investigations n. damping ve sübvansiyon araştırma dairesi
Telecom
cross subsidy n. çapraz sübvansiyon
Construction
construction differential subsidy n. inşaat farkı yardımı
Environment
cross subsidy n. çapraz sübvansiyon
cross subsidy mechanism n. çapraz sübvansiyon mekanizması