suffice

Meanings of "suffice" in Turkish English Dictionary : 11 result(s)

	Category	English	Turkish
Common Usage
1	Common Usage	suffice v.	yetmek
Your comments have indeed been extremely soothing, but they will not suffice to anaesthetise us. Yorumlarınız gerçekten de son derece rahatlatıcı oldu, ancak bizi uyuşturmaya yetmeyecektir. More Sentences
General
2	General	suffice v.	yeterli olmak
It will suffice to consider the example of our shared external frontier. Ortak dış sınırımız örneğini ele almak yeterli olacaktır. More Sentences
3	General	suffice v.	yetmek
Our breath has sufficed only this far. Nefesimiz ancak buraya kadar yetti. More Sentences
4	General	suffice v.	çıkışmak (yetmek)
5	General	suffice v.	gitmek (yetmek)
6	General	suffice v.	elvermek
7	General	suffice v.	yetişmek (yetmek)
8	General	suffice v.	kafi gelmek
9	General	suffice v.	yeterli gelmek
Technical
10	Technical	suffice v.	kafi gelmek
11	Technical	suffice v.	yetmek

Meanings of "suffice" with other terms in English Turkish Dictionary : 14 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	not to suffice v.	çıkışmamak (para vb)
2	General	not to suffice v.	para çıkışmamak
3	General	suffice [obsolete] v.	imkan vermek
4	General	suffice [obsolete] v.	olanak sağlamak
Phrasals
5	Phrasals	suffice for (something) v.	(bir şey) için uygun olmak
6	Phrasals	suffice for (something) v.	(bir şeye) uygun olmak
7	Phrasals	suffice for (something) v.	(bir şey) için yeterli olmak
8	Phrasals	suffice for (someone) v.	(biri) için yeterli olmak
9	Phrasals	suffice for (someone) v.	(birinin) ihtiyacını karşılamak
Phrases
10	Phrases	suffice it to say that expr.	yalnız şu kadarını söyleyeyim ki
Colloquial
11	Colloquial	suffice (it) to say expr.	kısaca
12	Colloquial	suffice (it) to say expr.	kısacası
13	Colloquial	suffice (it) to say expr.	özet olarak
14	Colloquial	suffice (it) to say expr.	şu kadarını söyleyeyim