tedirgin etmek

Meanings of "tedirgin etmek" in English Turkish Dictionary : 18 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	tedirgin etmek	unsettle v.
Nevertheless, past scandals have unsettled and frightened consumers enormously. Bununla birlikte, geçmişte yaşanan skandallar tüketicileri son derece tedirgin etmiş ve korkutmuştur. More Sentences
2	General	tedirgin etmek	unnerve v.
The unexpected noise in the dark alley unnerved her. Karanlık sokakta duyulan beklenmedik gürültü onu tedirgin etti. More Sentences
Marine Biology
3	Marine Biology	tedirgin etmek	agitate v.
A new affair is agitating the police administration. Yeni bir olay polis yönetimini tedirgin ediyor. More Sentences
General
4	General	tedirgin etmek	disquiet v.
5	General	tedirgin etmek	disturb v.
6	General	tedirgin etmek	discompose v.
7	General	tedirgin etmek	enchafe v.
8	General	tedirgin etmek	harass v.
9	General	tedirgin etmek	trouble v.
10	General	tedirgin etmek	tease v.
11	General	tedirgin etmek	bother v.
12	General	tedirgin etmek	nag v.
13	General	tedirgin etmek	uncalm v.
14	General	tedirgin etmek	faze v.
15	General	tedirgin etmek	inquiet [obsolete] v.
Phrasals
16	Phrasals	tedirgin etmek	spook out v.
Archaic
17	Archaic	tedirgin etmek	disorder v.
Slang
18	Slang	tedirgin etmek	sketch out v.

Meanings of "tedirgin etmek" with other terms in English Turkish Dictionary : 6 result(s)

	Category	Turkish	English
Idioms
1	Idioms	(birini) tedirgin etmek	set (someone) aback v.
2	Idioms	birini tedirgin etmek	put one on one's guard v.
3	Idioms	(birini) tedirgin etmek	make (one's) teeth itch v.
4	Idioms	(birini) tedirgin etmek	throw a scare into (someone) v.
5	Idioms	(birini/kendini) tedirgin etmek	tie (someone or oneself) (up) in(to) a knot v.
6	Idioms	(birini) birini tedirgin etmek	put (one) on guard v.