English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | unmask v. | maskesini düşürmek | ||
You must unmask the impostors. Sahtekarların maskesini düşürmelisin. More Sentences |
||||
General | unmask v. | ortaya çıkarmak | ||
The journalist worked tirelessly to unmask the corruption. Gazeteci yolsuzluğu ortaya çıkarmak için yorulmak bilmeden çalıştı. More Sentences |
||||
General | unmask v. | maskesini çıkartmak | ||
General | unmask v. | açmak | ||
General | unmask v. | foyasını meydana çıkarmak | ||
General | unmask v. | gerçek kişiliğini ortaya çıkarmak | ||
General | unmask v. | maskesini indirmek | ||
General | unmask v. | gerçek yüzünü görmek | ||
General | unmask v. | maskesini çıkarmak | ||
General | unmask v. | foyasını çıkarmak | ||
General | unmask v. | maskesi düşmek | ||
General | unmask v. | foyasını ortaya çıkarmak | ||
General | unmask v. | açığa çıkarmak | ||
General | unmask v. | su yüzüne çıkarmak | ||
Military | ||||
Military | unmask v. | ateş sahasını serbest bırakmak | ||
Military | unmask v. | kamuflajını kaldırarak veya ateşleyerek (silahın) yerini belli etme |
English | Turkish | |
---|---|---|
Idioms | ||
Idioms | unmask oneself v. | maskesi düşmek |