unnecessary

Meanings of "unnecessary" in Turkish English Dictionary : 10 result(s)

	Category	English	Turkish
Common Usage
1	Common Usage	unnecessary adj.	gereksiz
This is stupid and unnecessary. Bu aptalca ve gereksiz. More Sentences
General
2	General	unnecessary adj.	gereksiz
In the end, however, voting for them was unnecessary. Ancak sonunda, onlara oy vermek gereksizdi. More Sentences
Technical
3	Technical	unnecessary adj.	gereksiz
We must not put our people or our animals at unnecessary risk. İnsanlarımızı ya da hayvanlarımızı gereksiz yere riske atmamalıyız. More Sentences
Common Usage
4	Common Usage	unnecessary adj.	lüzumsuz
General
5	General	unnecessary adj.	abes
6	General	unnecessary adj.	lüzumsuz
7	General	unnecessary adj.	faydasız
8	General	unnecessary adj.	fuzuli
9	General	unnecessary adj.	gereğinden fazla
10	General	unnecessary adj.	afaki

Meanings of "unnecessary" with other terms in English Turkish Dictionary : 38 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	really unnecessary adj.	gerçekten gereksiz
In my opinion, such a far-reaching scorched earth policy is really unnecessary. Bana göre bu kadar geniş kapsamlı bir yakıp yıkma politikası gerçekten gereksiz. More Sentences
Colloquial
2	Colloquial	totally unnecessary adj.	tamamen gereksiz
There are so many seminars which now, with information technology, are totally unnecessary. Bilgi teknolojisi sayesinde artık tamamen gereksiz olan pek çok seminer var. More Sentences
General
3	General	unnecessary expense n.	gereksiz harcama
4	General	unnecessary burden n.	gereksiz yük
5	General	unnecessary worry n.	gereksiz endişe
6	General	unnecessary talk n.	gereksiz konuşma
7	General	render unnecessary v.	gereksiz kılmak
8	General	find unnecessary v.	gerek görmemek
9	General	find unnecessary v.	gerek duymamak
10	General	make something unnecessary v.	gereksiz kılmak
11	General	consider something unnecessary v.	gereksiz görmek
12	General	feel something unnecessary v.	gereksiz görmek
13	General	find something unnecessary v.	gereksiz görmek
14	General	consider something unnecessary v.	lüzumsuz görmek
15	General	make something unnecessary v.	lüzumsuz kılmak
16	General	find something unnecessary v.	lüzumsuz görmek
17	General	feel something unnecessary v.	lüzumsuz görmek
18	General	render something unnecessary v.	lüzumsuz kılmak
19	General	regard something as unnecessary v.	gereksiz görmek
20	General	see something as unnecessary v.	gereksiz görmek
21	General	render something unnecessary v.	gereksiz kılmak
22	General	regard something as unnecessary v.	lüzumsuz görmek
23	General	think something unnecessary v.	gereksiz görmek
24	General	think something unnecessary v.	lüzumsuz görmek
25	General	see something as unnecessary v.	lüzumsuz görmek
26	General	render something unnecessary v.	gereksizleştirmek
27	General	make something unnecessary v.	gereksizleştirmek
28	General	take an unnecessary risk v.	boş yere riske girmek
29	General	take an unnecessary risk v.	gereksiz bir risk almak
30	General	avoid unnecessary expenses v.	gereksiz harcamalardan sakınmak
31	General	avoid unnecessary expenses v.	gereksiz harcamalardan kaçınmak
32	General	find it unnecessary v.	zül saymak
33	General	make unnecessary v.	(harcamadan, zahmetten) kurtarmak
34	General	make unnecessary v.	gerek bırakmamak
Phrases
35	Phrases	with unnecessary haste expr.	kelle götürür gibi
Technical
36	Technical	unnecessary testing n.	gereksiz muayene/test
Medical
37	Medical	unnecessary hospitalization n.	gereksiz olarak hastaneye yatırılma
38	Medical	unnecessary anxiety or optimism n.	gereksiz anksiyete ya da iyimserlik