yakut - Turkish English Dictionary

yakut

Meanings of "yakut" in Turkish English Dictionary : 3 result(s)

English Turkish
General
yakut n. sibirya türkleri
Politics
yakut n. kuzeydoğu sibirya'da yaşayan etnik grup mensubu
Linguistics
yakut n. hindistan'da zenginlik ve bereketin koruyucusu olarak görülen ruh veya cin

Meanings of "yakut" in English Turkish Dictionary : 8 result(s)

Turkish English
Common Usage
yakut ruby n.
Rubies are one of most beautiful gems in the world.
Yakutlar dünyanın en güzel değerli taşlarından biridir.

More Sentences
Technical
yakut ruby n.
Tom was the mastermind behind the theft of the large ruby.
Tom büyük yakut hırsızlığının arkasındaki beyindi.

More Sentences
Mining
yakut ruby n.
Rubies are one of most beautiful gems in the world.
Yakut dünyadaki en güzel mücevherlerden biridir.

More Sentences
General
yakut carbuncle n.
yakut oriental ruby n.
yakut vermeil n.
yakut true ruby n.
Mining
yakut rubin n.

Meanings of "yakut" with other terms in English Turkish Dictionary : 47 result(s)

Turkish English
Mining
sarı yakut topaz n.
She wore a necklace adorned with a sparkling topaz pendant.
Parlak sarı yakutla süslenmiş bir kolye takıyordu.

More Sentences
General
yakut kırmızısı vermeil n.
yakut rengi ruby n.
gök yakut jacinth n.
saatin yakut veya muadili malzemeden yapılmış mil yatağı, mil parçası ruby n.
yakut kırmızısı yapmak rubify v.
yakut rengi vermek ruby v.
yakut rengi rubious adj.
yakut taşı dizili carbuncled adj.
yakut renginde olan ruby adj.
yakut içeren ruby adj.
yakut kırmızısı olan ruby-red adj.
Technical
açık pembe yakut balas ruby n.
gök yakut hyacinth n.
kaba yakut ruby spinel n.
kırmızı yakut red ruby n.
lal yakut balas ruby n.
mor yakut hyacinth n.
sarı yakut chrysotile n.
ruby (yakut) lazeri ruby laser n.
sahte yakut false topaz n.
yakut camı ruby glass n.
yakut spineli ruby spinel n.
yapay yakut boule n.
yakut gümüşü ruby silver n.
sarı yakut renginde topazine adj.
Mining
sahte yakut citrine n.
sarı yakut citrine n.
sahte yakut topaz quartz n.
sarı yakut topaz quartz n.
sarı yakut common topaz n.
san yakut topaz n.
sarı yakut false topaz n.
bir yakut çeşidi espinel n.
yakut kırmızısı bir kuvars rubasse n.
yakut kırmızısı bir kuvars mont blanc ruby n.
küçük yakut rubelet [obsolete] v.
Religious
(eski ahitte) başrahibin göğüslüğüne yerleştirilmiş, yakut olduğu düşünülen mücevher sardius n.
Geography
yakut dili yakut autonomous republic n.
Geology
yıldız yakut taşı star ruby n.
ışıkta yıldıza benzer bir yansıması olan yakut taşı star ruby n.
Ornithology
yakut tepeli çalı kuşu ruby-crowned kinglet (regulus calendula) n.
yakut tepeli çalı kuşu ruby-crowned wren n.
yakut boğazlı sinek kuşu ruby-throated hummingbird (archilochus colubris) n.
yakut boğazlı sinek kuşu rubythroat n.
yakut boğazlı sinek kuşu ruby-throated hummingbird n.
Star Wars
yakut nebulası ruby nebula n.