yarışmacı - Turkish English Dictionary

yarışmacı

Meanings of "yarışmacı" in English Turkish Dictionary : 14 result(s)

Turkish English
Common Usage
yarışmacı competitor n.
Tom is a competitor.
Tom bir yarışmacı.

More Sentences
yarışmacı contestant n.
My father was a contestant in a cooking contest and won first prize.
Babam bir yemek yarışmasında yarışmacıydı ve birincilik ödülünü aldı.

More Sentences
General
yarışmacı contender n.
However, there is another contender for the same subject.
Ancak aynı konuda başka bir yarışmacı daha vardır.

More Sentences
yarışmacı contestant n.
Say your wife is becoming close to another contestant.
Diyelim ki eşiniz başka bir yarışmacıyla yakınlaşıyor.

More Sentences
Politics
yarışmacı competitor n.
You're a competitor.
Sen bir yarışmacısın.

More Sentences
Automotive
yarışmacı competitor n.
You're a tough competitor.
Sen zorlu bir yarışmacısın.

More Sentences
Sport
yarışmacı competitor n.
Tom is a real competitor.
Tom gerçek bir yarışmacıdır.

More Sentences
General
yarışmacı entrant n.
yarışmacı contester n.
yarışmacı entry n.
yarışmacı racer n.
yarışmacı agonist n.
yarışmacı gamester n.
yarışmacı contendent [obsolete] n.

Meanings of "yarışmacı" with other terms in English Turkish Dictionary : 50 result(s)

Turkish English
General
hile ile yarışa giren yarışmacı ringer n.
engelli koşuya katılan yarışmacı hurdler n.
kazanma olasılığı az olan yarışmacı outsider n.
yarışta geride kalan yarışmacı back-marker n.
yarışta geride kalan yarışmacı backmarker n.
birinci yarışmacı first contestant n.
ön elemelere giren yarışmacı trialist n.
yarışmacı olmayan kimse noncompetitor n.
yarışmacı olmayan grup noncompetitor n.
ilk yarışmacı leader n.
yarışta üçüncü veya dördüncü olan yarışmacı runner-up n.
ilk ona giren yarışmacı runner-up n.
birinci olmamasına karşın ödül veya mansiyon alan yarışmacı runner-up n.
kadın yarışmacı competitress n.
kadın yarışmacı competitrix n.
kadın yarışmacı contendress n.
kazanma olasılığı yüksek yarışmacı possibility n.
kazanmak için her yolu mübah sayan yarışmacı street fighter n.
(yarışta) yarışmacı performansının zirve yaptığı an surge n.
(yarışmacı olarak) yarışa katılmak run v.
(yarışmacı olarak) yarışa girmek run v.
yarışmacı olarak boy göstermek show v.
yarışmacı ile ilgili competitory adj.
Colloquial
irlanda'da geleneksel olarak kutlanan rose of traless festivaline katılmış veya kazanmış yarışmacı rose [ireland] n.
bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak throw one's hat into the ring v.
Idioms
kazanacağı belli olan yarışmacı sure thing n.
bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak throw one's hat in the ring v.
bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak toss one's hat into the ring v.
bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak toss one's hat in the ring v.
bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak put one's hat in the ring v.
bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak throw one's hat in the ring v.
bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak throw your hat in the ring v.
bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak throw your hat into the ring v.
yarışmacı olarak katılan in the running adj.
Trade/Economic
yarışmacı piyasa contestable market n.
Automotive
yarışmacı olmak make the show v.
Sport
ön elemelere katılan yarışmacı triallist n.
ikinci gelen yarışmacı runner-up n.
yarışmacı arkadaşlar fellow competitors n.
bayrak yarışında en son etapta yarışan güçlü yarışmacı anchor n.
bayrak yarışında en son etapta yarışan güçlü yarışmacı anchor man n.
(handikaplı sporlarda) maksimum handikabı bulunan yarışmacı limit man n.
bitiş çizgisine ilk ulaşan yarışmacıların çok gerisinde kalan yarışmacı grubu ruck n.
kuraya göre belirlenen yarışmacı listesi draw n.
sörf karnavalında yarışan yarışmacı iron man n.
yarıştan çekilen yarışmacı scratch n.
yarışmacı olmak start v.
(yarışma veya yarışmacı) handikapsız scratch adj.
Wagering
karşılaşmanın aynı anda iki yarışmacı tarafından bitirilmesi dead heat n.
zayıf takım veya yarışmacı üzerine bahis yapan kişi dog player n.