|
- Its intention was to take certain steps in order to deal with a difficult situation it was facing.
- Niyeti, karşı karşıya kaldığı zor bir durumla başa çıkmak için belirli adımlar atmaktı.
- As I have already said, we are still facing a difficult situation in the area of employment.
- Daha önce de söylediğim gibi, istihdam alanında hala zor bir durumla karşı karşıyayız.
- This is a difficult situation.
- Bu zor bir durum.
- This is a difficult situation.
- Bu zor bir durumdur.
- We're confronted with a difficult situation.
- Zor bir durumla karşı karşıyayız.
- It really is a difficult situation.
- Gerçekten zor bir durum.
- We are in a difficult situation.
- Biz zor bir durumdayız.
- If I were you, I would have done the same thing in such a difficult situation.
- Sizin yerinizde olsaydım, böyle zor bir durumda ben de aynı şeyi yapardım.
- Tom was in a difficult situation, so I helped him.
- Tom zor bir durumdaydı, ben de ona yardım ettim.
- Tom made light of a difficult situation.
- Tom zor bir durumu küçümsedi.
- We are confronted with a difficult situation.
- Zor bir durumla karşı karşıyayız.
- Tom made light of a difficult situation.
- Tom zor bir durumu hafife aldı.
- If I were you, I would have done the same thing in such a difficult situation.
- Yerinde olsam, böyle zor bir durumda aynı şeyi yapardım.
- It really is a difficult situation.
- Bu gerçekten zor bir durum.
- We are in a difficult situation.
- Zor bir durumdayız.
- Tom is in a difficult situation.
- Tom zor bir durumda.
Show More (13)
|
