ateşkes

Significados de "ateşkes" en diccionario inglés turco : 14 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	ateşkes	ceasefire n.
Therefore, ladies and gentlemen, a ceasefire is needed, but on the condition that the rebels surrender their weapons. Dolayısıyla bayanlar ve baylar, isyancıların silahlarını teslim etmeleri koşuluyla ateşkese ihtiyaç vardır. More Sentences
2	Common Usage	ateşkes	armistice n.
Will the armistice hold at long last? Ateşkes uzun süre dayanabilecek mi? More Sentences
General
3	General	ateşkes	truce n.
Nevertheless, I am pleased that Hamas is now starting new truce talks with Prime Minister Abbas. Bununla birlikte Hamas'ın Başbakan Abbas ile yeni ateşkes görüşmelerine başlamasından memnuniyet duyuyorum. More Sentences
Politics
4	Politics	ateşkes	cease-fire n.
What we need is a political solution, an immediate cease-fire and political consultation. İhtiyacımız olan şey siyasi bir çözüm, acil bir ateşkes ve siyasi istişaredir. More Sentences
Military
5	Military	ateşkes	cease-fire n.
A cease-fire must be declared. Ateşkes ilan edilmelidir. More Sentences
General
6	General	ateşkes	cease fire n.
7	General	ateşkes	armistices n.
8	General	ateşkes	treague [obsolete] n.
Politics
9	Politics	ateşkes	cease fire-truce n.
10	Politics	ateşkes	armistice n.
11	Politics	ateşkes	cessation of hostilities n.
Military
12	Military	ateşkes	cessation of arms n.
13	Military	ateşkes	armistice n.
14	Military	ateşkes	cease firing n.

Significados de "ateşkes" con otros términos en diccionario inglés turco: 34 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Politics
1	Politics	tek taraflı ateşkes	unilateral ceasefire n.
Remember what happened the day after he had got the Palestinian leaders to enter into a unilateral ceasefire. Filistinli liderleri tek taraflı ateşkese ikna ettikten bir gün sonra neler olduğunu hatırlayın. More Sentences
General
2	General	ateşkes günü	armistice day n.
3	General	ateşkes anlaşması	ceasefire agreement n.
4	General	ateşkes antlaşması	truce n.
5	General	ateşkes sırasında düşmanla yapılan sözlü görüşme	parley n.
6	General	ateşkes döneminde düşmanla görüşmesi için gönderilen kimse	parliamentary n.
7	General	ateşkes ilan etmek	announce truce v.
8	General	ateşkes ilan etmek	declare cease fire v.
9	General	ile ateşkes yapmak	truce with v.
Colloquial
10	Colloquial	(çocuk oyunlarında) ateşkes çağrısında bulunmak	cry barley v.
Idioms
11	Idioms	ateşkes istemek	hang out the white flag v.
Speaking
12	Speaking	ateşkes yapmak istiyor	he wants to call a truce expr.
Law
13	Law	ateşkes anlaşması	ceasefire agreement n.
Politics
14	Politics	abd'de önceden ateşkes günü, günümüzde gaziler günü olarak kutlanan bir resmî tatil günü	november_11 n.
15	Politics	ateşkes antlaşması	disengagement agreement n.
16	Politics	ateşkes devletleri	trucial states n.
17	Politics	ateşkes anlaşması	cease-fire agreement n.
18	Politics	ateşkes antlaşması	truce n.
19	Politics	ateşkes hattı	cease-fire line n.
20	Politics	mondros ateşkes anlaşması	armistice of mudros n.
21	Politics	ateşkes antlaşması yapmak	truce v.
22	Politics	ateşkes içermeyen	truceless adj.
History
23	History	mondros ateşkes antlaşması	armistice of moudros n.
24	History	mudanya ateşkes antlaşması	armistice of mudanya n.
Religious
25	Religious	(islamiyette) kararlaştırılmış bir süre boyunca yapılan ateşkes	hudna n.
Military
26	Military	barış görüşmesi ya da ateşkes işareti	chamade n.
27	Military	ateşkes antlaşması	cease fire agreement n.
28	Military	ateşkes ihlali	violation of cease fire n.
29	Military	ateşkes ihlali	violation of the truce n.
30	Military	geçici ateşkes	tentative cease-fire n.
31	Military	savaşan tarafların ateşkes ardından kendi sınırlarına çekildiği coğrafi hat	armistice demarcation line (adl) n.
32	Military	(ateşkes veya antlaşma ile) sınır çizme	demarcation n.
33	Military	ateşkes imzalamak	sign an armistice v.
34	Military	hava savunmasında acil ateşkes emri	hold fire interj.