clearly - Turco Inglés Diccionario

clearly

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "clearly" en diccionario turco inglés : 16 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
clearly adv. açık bir biçimde
The professor briefly and clearly described the topic of his study.
Profesör, çalışmasının konusunu kısa ve açık bir biçimde anlattı.

More Sentences
clearly adv. açıkça
It is clearly defined and we have no problem technically or politically on that score.
Açıkça tanımlanmıştır ve bu konuda teknik ya da siyasi açıdan hiçbir sorunumuz yoktur.

More Sentences
General
clearly adv. anlaşılır biçimde
Speak clearly so that everyone may hear you.
Anlaşılır biçimde konuşun ki herkes sizi duyabilsin.

More Sentences
clearly adv. açıkça
And now I will mention those proposals with which we clearly disagree.
Şimdi de açıkça katılmadığımız önerilerden bahsedeceğim.

More Sentences
clearly adv. şüphesiz
Wilson clearly had the best chance to win.
Wilson kazanmak için şüphesiz en iyi şansa sahipti.

More Sentences
clearly adv. düpedüz
That would clearly be foolish.
Bu düpedüz aptallık olurdu.

More Sentences
clearly adv. net bir şekilde
It was an impressive achievement, which was also due to the fact that the aims and priorities were clearly explained.
Bu etkileyici bir başarıydı ve bunda amaç ve önceliklerin net bir şekilde açıklanmış olması da etkili oldu.

More Sentences
Colloquial
clearly adv. açıkça görülüyor ki
Clearly we have to work towards a global solution that will be driven by technology.
Açıkça görülüyor ki teknoloji tarafından yönlendirilecek küresel bir çözüm için çalışmalıyız.

More Sentences
clearly expr. belli ki
The stable door had clearly not been locked.
Belli ki gereken önlem alınmamıştı.

More Sentences
General
clearly adv. ayan beyan
clearly adv. açık açık
clearly adv. apaçık
clearly adv. açık seçik
clearly adv. açıklıkla
clearly adv. açık bir biçimde
clearly adv. mantıklı bir biçimde

Significados de "clearly" con otros términos en diccionario inglés turco: 37 resultado(s)

Inglés Turco
General
explain clearly v. açıkça anlatmak
Consequently, I think I explained clearly how our thinking is developing.
Sonuç olarak düşüncemizin nasıl geliştiğini açıkça anlattığımı düşünüyorum.

More Sentences
clearly understand v. açıkça anlamak
The Commission has clearly understood that, in this as in all other domains, monopolies are unhealthy.
Komisyon, diğer tüm alanlarda olduğu gibi bu alanda da tekellerin sağlıksız olduğunu açıkça anlamıştır.

More Sentences
be clearly seen v. açıkça görülmek
Today Mount Fuji can be clearly seen.
Bugün Fuji Dağı açıkça görülebiliyor.

More Sentences
think clearly v. sağlıklı düşünmek
I wasn't thinking clearly.
Sağlıklı düşünemiyordum.

More Sentences
can't see clearly v. net görememek
Without her contact lenses, she can't see clearly.
Kontakt lensleri olmadan net göremiyor.

More Sentences
speak clearly v. açıkça anlatmak
express clearly v. açıkça belirtmek
speak clearly v. tane tane konuşmak
(something) to be clearly explained v. açıkça anlatılmak
talk clearly v. açık seçik konuşmak
be clearly explained v. açıkça anlatılmak
speak clearly v. açık seçik konuşmak
reveal something clearly v. meydana vurmak
indicate clearly v. tam olarak belirtmek
be understood clearly v. açıkça anlaşılmak
express clearly v. açık biçimde ifade etmek
state clearly v. açık biçimde ifade etmek
not be thinking clearly v. salim kafayla düşünememek
not be thinking clearly v. sağlıklı düşünememek
clearly distinguishable adj. açıkça ayırt edilebilir
clearly distinguishable adj. açıkça ayırt edilebilen
clearly-marked adj. açıkça işaretlenmiş
clearly written adj. açıkça yazılmış
clearly written adj. açıkça yazılı
clearly defined adj. net biçimde tanımlanmış
bright and clearly adv. sabahleyin erkenden
in a clearly identifiable way adv. açıkça tanılabilir biçimde
very clearly adv. tabak gibi
more clearly adv. daha açık bir ifadeyle
very clearly adv. kesin surette
Phrases
to say more clearly expr. açık olmak gerekirse
clearly saying expr. açık olmak gerekirse
clearly understood expr. anlaşılmıştır
Speaking
tell it clearly! expr. açıkça söyle!
I can't see clearly expr. tam göremiyorum
Medical
inability to see clearly in dim light n. gece körlüğü
inability to see clearly in dim light n. tavuk karası