Inglés | Turco | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | gamble n. | kumar | ||
My second point is that I believe it really would be stupid to gamble away these advantages now. İkinci olarak, bu avantajları şimdi kumarda kaybetmenin gerçekten aptalca olacağına inanıyorum. More Sentences |
||||
General | ||||
General | gamble n. | kumar | ||
It's a huge gamble. Bu büyük bir kumar. More Sentences |
||||
General | gamble v. | riske atmak | ||
She gambled the money. Parayı riske attı. More Sentences |
||||
General | gamble v. | kumar oynamak | ||
It is in this context that the European Union is gambling its credibility. İşte bu bağlamda Avrupa Birliği güvenilirliği ile kumar oynuyor. More Sentences |
||||
General | gamble n. | riskli girişim | ||
General | gamble n. | rizikolu iş | ||
General | gamble n. | kasap askısı | ||
General | gamble v. | spekülasyon yapmak | ||
General | gamble v. | oynamak | ||
General | gamble v. | (belirsiz bir şey için) değerli bir şeyi riske atmak | ||
General | gamble v. | şansını denemek | ||
General | gamble v. | düşüncesizce yorum yapmak |