invite

Significados de "invite" en diccionario turco inglés : 17 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
Common Usage
1	Common Usage	invite v.	davet etmek
I would like to make that quite clear before I invite President Prodi to speak. Başkan Prodi'yi konuşmaya davet etmeden önce şunu açıkça belirtmek isterim. More Sentences
General
2	General	invite v.	davetiye çıkarmak
Nor does anyone suggest that he might be inviting crime. Kimse onun suça davetiye çıkardığını da iddia etmiyor. More Sentences
3	General	invite v.	davet etmek
If so, I invite them to do so now. Eğer öyleyse, onları şimdi bunu yapmaya davet ediyorum. More Sentences
4	General	invite v.	çağırmak
I didn't invite them. Ben onları çağırmadım. More Sentences
Colloquial
5	Colloquial	invite n.	davetiye
Where's my invite? Benim davetiyem nerede? More Sentences
Law
6	Law	invite v.	davet etmek
I can only invite all national states to heed this law. Tüm ulusal devletleri bu yasayı dikkate almaya davet ediyorum. More Sentences
Computer
7	Computer	invite expr.	davet et
Invite your friend for dinner. Arkadaşını yemeğe davet et. More Sentences
General
8	General	invite v.	neden olmak
9	General	invite v.	yol açmak
10	General	invite v.	çanak tutmak
11	General	invite v.	çekmek
12	General	invite v.	rica etmek
13	General	invite v.	istemek
14	General	invite v.	teşvik etmek
15	General	invite v.	buyur etmek
16	General	invite v.	içeri buyur etmek
Law
17	Law	invite v.	celp etmek

Significados de "invite" con otros términos en diccionario inglés turco: 50 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	invite trouble v.	belayı satın almak
2	General	invite someone in v.	birini buyur etmek
3	General	invite on a date v.	davet etmek
4	General	invite criticism v.	açmaz yapmak
5	General	invite someone in v.	birini içeriye davet etmek
6	General	invite someone to interview v.	mülakata çağırmak
7	General	invite to one's home v.	eve davet etmek
8	General	invite someone v.	birini davet etmek
9	General	invite someone to the stage v.	birini sahneye davet etmek
10	General	invite to the stage v.	birini sahneye davet etmek
11	General	invite someone over (for something) v.	birini eve/yemeğe vb. davet etmek
12	General	invite oneself v.	bir yere davetsiz gitmek
13	General	invite to have dinner v.	akşam yemeğine davet etmek
14	General	invite to dinner v.	akşam yemeğine davet etmek
15	General	invite someone to the party v.	birini partiye davet etmek
16	General	invite bids v.	ihale açmak
17	General	invite out v.	çıkma teklif etmek
Phrasals
18	Phrasals	invite out v.	bir yere davet etmek
19	Phrasals	invite someone in v.	birini içeri buyur etmek
20	Phrasals	invite someone in v.	birini içeri davet etmek
21	Phrasals	invite someone into some place v.	birini içeri davet etmek
22	Phrasals	invite someone into some place v.	birini içeri buyur etmek
23	Phrasals	invite out v.	dışarıya davet etmek
24	Phrasals	invite in v.	içeri almak
25	Phrasals	invite in v.	içeri davet etmek
26	Phrasals	invite in v.	içeri çağırmak
27	Phrasals	invite (someone or oneself) to (something) v.	(bir şeye) davetsiz misafir olmak
28	Phrasals	invite (someone or oneself) to (something) v.	(bir şeye) davet edilmeden/kendi kendine dahil olmak
29	Phrasals	invite (someone or oneself) to (something) v.	(bir şeye) kendi kendini davet ettirmek
30	Phrasals	invite (someone or oneself) to (something) v.	(bir şeye) davet edilmeden katılmak
31	Phrasals	invite (one) over (for something) v.	(birini bir şey için) evine/yaşadığı yere davet etmek
32	Phrasals	invite (oneself) over (for something) v.	(birinin evine/yaşadığı yere bir şey için) çat kapı gelmek
33	Phrasals	invite (oneself) over (for something) v.	(birinin evine/yaşadığı yere bir şey için) davetsiz bir şekilde gelmek
34	Phrasals	invite (oneself) over (for something) v.	(birinin evine/yaşadığı yere bir şey için) davetsiz misafir olmak
35	Phrasals	invite (oneself) over (for something) v.	(birinin evindeki/yaşadığı yerdeki bir şeye) davet edilmeden katılmak
36	Phrasals	invite (one) out v.	(birine) çıkma teklif etmek
37	Phrasals	invite into some place v.	içeri davet etmek
38	Phrasals	invite into some place v.	içeri buyur etmek
39	Phrasals	invite over v.	evine/yaşadığı yere davet etmek
40	Phrasals	invite to v.	-e davet etmek
Idioms
41	Idioms	invite someone out of courtesy v.	nezaketen/nezaket icabı davet etmek
Speaking
42	Speaking	thanks for your invite expr.	davetiniz için teşekkür ederim
43	Speaking	did you get my invite? expr.	davetimi aldın mı?
44	Speaking	did you get my invite? expr.	davetimi aldınız mı?
45	Speaking	I didn't invite them expr.	onları ben davet etmedim
46	Speaking	why did you invite me? expr.	neden beni davet ettin?
Trade/Economic
47	Trade/Economic	invite bids for n.	açık artırmaya davet etme
Computer
48	Computer	envelope invite n.	davetiye zarfı
49	Computer	invite others expr.	diğerlerini davet et
50	Computer	invite only expr.	yalnızca davet et