|
Categoría |
Turco |
Inglés |
|
General |
|
1 |
General |
koyun gibi tip |
sheep n.
|
|
2 |
General |
genellikle yemek pişirme ve donyağı yapımında kullanılan sığır ve koyun gibi hayvanların böbreklerinin etrafında bulunan yağlı sert dokular |
suet n.
|
|
3 |
General |
koyun gibi sıkı bir halde toplanmak |
huddle v.
|
|
4 |
General |
koyun gibi ısırmak |
sheepbite v.
|
|
5 |
General |
koyun gibi dişlemek |
sheepbite v.
|
|
6 |
General |
koyun eti gibi |
muttony adj.
|
|
7 |
General |
(mecazen) koyun gibi |
ovine adj.
|
|
Idioms |
|
8 |
Idioms |
kurbanlık koyun gibi beklemek |
be waiting for the other shoe to drop v.
|
|
9 |
Idioms |
kurbanlık koyun gibi |
like pigs to the slaughter expr.
|
|
10 |
Idioms |
kurbanlık koyun gibi |
like sheep to the slaughter expr.
|
|
11 |
Idioms |
kurbanlık koyun gibi (boyun eğmek) |
like a lamb to the slaughter expr.
|
|
12 |
Idioms |
kurbanlık koyun gibi (boyun eğmek) |
like lambs to the slaughter expr.
|
|
13 |
Idioms |
kurbanlık koyun gibi |
like sheep to the slaughter expr.
|
|
|
14 |
Idioms |
kurbanlık koyun gibi (boyun eğmek) |
like a lamb being led to (the) slaughter expr.
|
|
15 |
Idioms |
kurbanlık koyun gibi (boyun eğmek, yapmak, gitmek) |
like a lamb to the slaughter expr.
|
|
16 |
Idioms |
kurbanlık koyun gibi (boyun eğmek, yapmak, gitmek) |
like lambs to the slaughter expr.
|
|
17 |
Idioms |
kurbanlık koyun gibi |
like a pig being led to (the) slaughter expr.
|
|
18 |
Idioms |
kurbanlık koyun gibi |
like a pig to (the) slaughter expr.
|
|
Industry |
|
19 |
Industry |
koyun, keçi gibi hayvanların yünleri yerine kullanılan ticari malzemeler |
wool n.
|
|
Technical |
|
20 |
Technical |
(koyun, domuz gibi hayvanları) antiseptik veya asalak öldürücü solüsyona daldırma işlemi için kullanılan tekne |
dip n.
|
|
Veterinary |
|
21 |
Veterinary |
koyun gibi hayvanlarda ince bağırsakta parazitik nematot solucanı olması |
nematodiriasis n.
|
|
22 |
Veterinary |
sığır, manda, koyun gibi hayvanlarda parazit kaynaklı bir ateşli hastalık |
east coast fever n.
|
|
23 |
Veterinary |
at, sığır, koyun gibi hayvanların yıldırım düşmesi sonucu ani ölümü |
lightning stroke n.
|
|
Zoology |
|
24 |
Zoology |
keçi, koyun gibi türlerin olduğu alt familyadan olan hayvan |
caprid n.
|
|
25 |
Zoology |
tavşan ve koyun gibi hayvanların yuvarlak dışkısı |
trattle [dialect] n.
|
|
Agriculture |
|
26 |
Agriculture |
tavuk, koyun gibi hayvanların içinde daldırılıp çıkarıldığı sıvı kimyasal |
dip n.
|
|
27 |
Agriculture |
(tavuk, koyun gibi hayvanları) böceklenmelerini önlemek amacıyla kısa süreliğine sıvı bir kimyasala batırmak |
dip v.
|
|
Breeding |
|
28 |
Breeding |
tavşan ve koyun gibi hayvanların yuvarlak dışkısı |
trattles n.
|
|
29 |
Breeding |
(koyun, domuz gibi hayvanları) antiseptik veya asalak öldürücü solüsyona daldırmak |
dip v.
|
|
Music |
|
30 |
Music |
koyun sesi gibi titretmek |
goatlike shake v.
|
|
Entomology |
|
31 |
Entomology |
genellikle kanatsız olan, çift kanatlılar takımına mensup koyun biti, yarasa sineği gibi böcek |
spider fly n.
|
|