|
Categoría |
Inglés |
Turco |
|
| Common Usage |
|
| 1 |
Common Usage |
private detective n.
|
özel dedektif |
|
Tom needs to hire a private detective.
Tom'un bir özel dedektif kiralaması gerekiyor.
More Sentences
|
| General |
|
| 2 |
General |
private school n.
|
özel okul |
|
Tom's parents worked hard to send him to private school.
Tom'un ebeveynleri onu özel okula göndermek için çok çalıştı.
More Sentences
|
| 3 |
General |
private investigator n.
|
özel araştırmacı |
|
Sami is a private investigator.
Sami bir özel araştırmacı.
More Sentences
|
| 4 |
General |
private enterprise n.
|
özel teşebbüs |
|
When it comes to practical action, citizens' rights are subordinated to the interests of private enterprise.
Pratik eylem söz konusu olduğunda vatandaşların hakları özel teşebbüsün çıkarlarına tabi kılınmaktadır.
More Sentences
|
| 5 |
General |
private investigators n.
|
özel dedektifler |
|
Here's to European private investigators, then, and let us hope we will soon be able to vote for such a directive.
O halde Avrupalı özel dedektiflere içelim ve yakında böyle bir yönerge için oy kullanabileceğimizi umalım.
More Sentences
|
| 6 |
General |
private security services n.
|
özel güvenlik hizmetleri |
|
I regret, however, not being able to vote for a directive to organise private security services in Europe.
Ancak Avrupa'da özel güvenlik hizmetlerinin düzenlenmesine yönelik bir yönergeye oy veremeyeceğim için üzgünüm.
More Sentences
|
| 7 |
General |
private secretary n.
|
özel sekreter |
|
He is the boss's private secretary.
Patronun özel sekreteridir.
More Sentences
|
| 8 |
General |
private life n.
|
özel yaşam |
|
The crimes in question can have long-term consequences, and they have direct effects upon people's private lives.
Söz konusu suçların uzun vadeli sonuçları olabilir ve insanların özel yaşamları üzerinde doğrudan etkileri vardır.
More Sentences
|
| 9 |
General |
private life n.
|
özel hayat |
|
This can only be a reference to his private life.
Bu sadece onun özel hayatına bir gönderme olabilir.
More Sentences
|
| 10 |
General |
private information n.
|
özel bilgi |
|
Making intimidation attempts with the use of private information by way of telephone, Internet, etc.?
Telefon, internet vb. yollarla özel bilgileri kullanarak yıldırma girişimlerinde bulunmak?
More Sentences
|
| 11 |
General |
private companies n.
|
özel şirketler |
|
Private companies must make a profit or else face their demise.
Özel şirketler kar etmeli, aksi takdirde yok olmakla yüz yüze kalırlar.
More Sentences
|
| 12 |
General |
private car n.
|
özel araç |
|
In some states, these vehicles make up over 50% of private cars.
Bazı eyaletlerde bu araçlar özel araçların %50'sinden fazlasını oluşturmaktadır.
More Sentences
|
| 13 |
General |
private hospital n.
|
özel hastane |
|
Also, it's a private hospital.
Ayrıca, burası özel hastane.
More Sentences
|
| 14 |
General |
private lesson n.
|
özel ders |
|
Private lessons are also available.
Özel dersler de mevcuttur.
More Sentences
|
| 15 |
General |
private property n.
|
özel mülk |
|
Anything can become private property and be used for somebody's personal gain.
Her şey özel mülk haline gelebilir ve birilerinin kişisel kazancı için kullanılabilir.
More Sentences
|
| 16 |
General |
private matter n.
|
özel iş |
|
I heard you had private matters to attend to.
İlgilenmeniz gereken özel işleriniz olduğunu duydum.
More Sentences
|
| 17 |
General |
private citizen n.
|
vatandaş |
|
The bank was run by private citizens.
Banka özel vatandaşlar tarafından yönetiliyordu.
More Sentences
|
| 18 |
General |
a private matter n.
|
özel bir mesele |
|
It was a private matter.
Özel bir meseleydi.
More Sentences
|
| 19 |
General |
in private adv.
|
baş başa |
|
Could I speak to you, in private, please?
Seninle baş başa konuşabilir miyim, lütfen?
More Sentences
|
| 20 |
General |
in private adv.
|
gizlice |
|
Tom told me about it in private.
Tom bana ondan gizlice bahsetti.
More Sentences
|
| Trade/Economic |
|
| 21 |
Trade/Economic |
private consumption n.
|
özel tüketim |
|
The lack of private consumption dynamics reflected declining consumer confidence and lower wage growth.
Özel tüketim dinamiklerindeki eksiklik, azalan tüketici güvenini ve düşük ücret artışını yansıtmaktadır.
More Sentences
|
| 22 |
Trade/Economic |
private sector investments n.
|
özel sektör yatırımları |
|
In this connection, strategies will have to be devised to encourage private sector investment and development.
Bu bağlamda özel sektör yatırımlarını ve kalkınmayı teşvik edecek stratejilerin geliştirilmesi gerekecektir.
More Sentences
|
| 23 |
Trade/Economic |
private property n.
|
özel mülk |
|
Water resources should not be seen as one country's private property, but as a shared global resource.
Su kaynakları bir ülkenin özel mülkü olarak değil, paylaşılan küresel bir kaynak olarak görülmelidir.
More Sentences
|
| 24 |
Trade/Economic |
private property n.
|
özel mülkiyet |
|
You're trespassing on private property.
Özel mülkiyete izinsiz giriyorsun.
More Sentences
|
| 25 |
Trade/Economic |
private investors n.
|
özel yatırımcılar |
|
Secondly, protecting small private investors.
İkinci olarak, küçük ölçekli özel yatırımcıların korunması.
More Sentences
|
| 26 |
Trade/Economic |
private secretary n.
|
özel sekreter |
|
Tom works for me as my private secretary.
Tom, benim özel sekreterim olarak çalışıyor.
More Sentences
|
| 27 |
Trade/Economic |
private sector n.
|
özel sektör |
|
The private sector will be more involved.
Özel sektör daha fazla müdahil olacaktır.
More Sentences
|
| 28 |
Trade/Economic |
private consumption n.
|
özel tüketim |
|
It was certainly not our intention to interfere with private consumption.
Niyetimiz kesinlikle özel tüketime müdahale etmek değildi.
More Sentences
|
| 29 |
Trade/Economic |
private enterprise n.
|
özel teşebbüs |
|
It is important to bear in mind that this is an issue that cannot be regulated by private enterprise.
Bunun özel teşebbüs tarafından düzenlenemeyecek bir konu olduğunu akılda tutmak önemlidir.
More Sentences
|
| 30 |
Trade/Economic |
private transportation n.
|
özel ulaşım |
|
Public transportation is only faster than private transportation in urban areas.
Kentsel alanlarda toplu taşıma sadece özel ulaşımdan daha hızlıdır.
More Sentences
|
| 31 |
Trade/Economic |
private sector n.
|
özel sektör |
|
The gender dimension is most important in pension systems, especially in the private sector.
Cinsiyet boyutu, özellikle özel sektördeki emeklilik sistemlerinde çok önemlidir.
More Sentences
|
| 32 |
Trade/Economic |
private enterprise n.
|
özel teşebbüs |
|
The Lannoye Report, however, remains suspicious of the action of private enterprises.
Ancak Lannoye Raporu, özel teşebbüslerin eylemlerine şüpheyle yaklaşmaya devam etmektedir.
More Sentences
|
| 33 |
Trade/Economic |
private financial institutions n.
|
özel finans kurumları |
|
The problem is that real banking activities are run in Member States by private financial institutions.
Sorun, gerçek bankacılık faaliyetlerinin Üye Devletlerde özel finans kuruluşları tarafından yürütülmesidir.
More Sentences
|
| 34 |
Trade/Economic |
public-private adj.
|
kamu-özel |
|
Secondly, a system for incentivising public-private partnerships in the creation of infrastructures.
İkinci olarak, altyapıların oluşturulmasında kamu-özel sektör ortaklıklarının teşvik edilmesine yönelik bir sistem.
More Sentences
|
|
|
| Law |
|
| 35 |
Law |
private detective n.
|
özel dedektif |
|
He's a private detective.
O bir özel dedektif.
More Sentences
|
| 36 |
Law |
private property n.
|
özel mülk |
|
He is trespassing on our private property.
Özel mülkümüze izinsiz giriyor.
More Sentences
|
| 37 |
Law |
private individual n.
|
özel şahıs |
|
The debt incurred by companies and private individuals is the cause of particular concern.
Şirketler ve özel şahıslar tarafından üstlenilen borçlar özellikle endişe kaynağıdır.
More Sentences
|
| 38 |
Law |
private property n.
|
özel mülkiyet |
|
If history could teach us anything, it would be that private property is inextricably linked with civilization.
Tarih bize bir şey öğretecekse, o da özel mülkiyetin uygarlıkla ayrılmaz bir şekilde bağlantılı olduğudur.
More Sentences
|
| Politics |
|
| 39 |
Politics |
private sector n.
|
özel sektör |
|
In particular, that will make it easier to involve the private sector.
Özellikle de özel sektörün sürece dahil edilmesini kolaylaştıracaktır.
More Sentences
|
| 40 |
Politics |
private secretary n.
|
özel sekreter |
|
He is the boss's private secretary.
Patronun özel sekreteri.
More Sentences
|
| Common Usage |
|
| 41 |
Common Usage |
private parts n.
|
edep yerleri |
|
| General |
|
| 42 |
General |
private road n.
|
özel yol |
|
| 43 |
General |
private police n.
|
özel polis |
|
| 44 |
General |
private facilities n.
|
otel odasında banyo ve tuvalet imkanlarının sunulması |
|
| 45 |
General |
private high school n.
|
kolej |
|
| 46 |
General |
private employment office n.
|
özel istihdam bürosu |
|
| 47 |
General |
private facilities n.
|
özel imkanlar |
|
| 48 |
General |
private parts n.
|
takım taklavat |
|
| 49 |
General |
private hearing n.
|
gizli duruşma |
|
| 50 |
General |
private teaching institution n.
|
dershane |
|
| 51 |
General |
private soldier n.
|
asker |
|
| 52 |
General |
private instructor n.
|
özel müfettiş |
|
| 53 |
General |
private corporation n.
|
özel ilişki |
|
| 54 |
General |
private house n.
|
şehrin dışında diğer evlerden uzakta olan mesken |
|
| 55 |
General |
private parts n.
|
özel bölüm |
|
| 56 |
General |
private business firms n.
|
özel iş firmaları |
|
| 57 |
General |
private house n.
|
özel ev |
|
| 58 |
General |
private soldier n.
|
er |
|
| 59 |
General |
private room n.
|
halvet |
|
| 60 |
General |
private sphere n.
|
özel alan |
|
| 61 |
General |
private label n.
|
özel etiket |
|
| 62 |
General |
private garden of the sultan n.
|
hasbahçe |
|
| 63 |
General |
buck private n.
|
er |
|
| 64 |
General |
private enterprise n.
|
ekon |
|
| 65 |
General |
private security force n.
|
özel güvenlik kuvveti |
|
| 66 |
General |
private parts n.
|
edep yeri |
|
| 67 |
General |
private parts n.
|
mahrem yerler |
|
| 68 |
General |
private language n.
|
özel dil |
|
| 69 |
General |
private house party n.
|
özel ev partisi |
|
| 70 |
General |
private enterprise n.
|
hür teşebbüs |
|
| 71 |
General |
private parts n.
|
avret |
|
| 72 |
General |
a private person n.
|
kendinden bahsetmekten kaçınan kimse |
|
| 73 |
General |
private enterprise n.
|
özel girişimci |
|
| 74 |
General |
private house n.
|
garsoniyer |
|
| 75 |
General |
private enterprise n.
|
özel teşebbüs yatırımı |
|
| 76 |
General |
private university n.
|
özel üniversite |
|
| 77 |
General |
private label n.
|
özel marka |
|
| 78 |
General |
states' private law n.
|
devletler özel hukuku |
|
| 79 |
General |
private prosecutors n.
|
şahsi davalar |
|
| 80 |
General |
private flying n.
|
sivil havacılık |
|
| 81 |
General |
private car n.
|
özel araba |
|
| 82 |
General |
private entity n.
|
tüzel kişi |
|
| 83 |
General |
private car n.
|
binek otomobili |
|
| 84 |
General |
private car n.
|
binek otomobil |
|
| 85 |
General |
private high school n.
|
özel lise |
|
| 86 |
General |
female private tutor n.
|
eğitici anne |
|
| 87 |
General |
private science high school n.
|
özel fen lisesi |
|
| 88 |
General |
private street n.
|
özel yol |
|
| 89 |
General |
private expense n.
|
özel gider |
|
| 90 |
General |
private expense n.
|
özel masraf |
|
| 91 |
General |
private expense n.
|
şahsi masraf |
|
| 92 |
General |
public-private sector cooperation n.
|
kamu-özel sektör işbirliği |
|
| 93 |
General |
personal-private territory n.
|
arka bölge |
|
| 94 |
General |
personal-private territory n.
|
şahsi alan |
|
| 95 |
General |
private treasury of the ottoman sultan n.
|
hazine-i hassa |
|
| 96 |
General |
private car n.
|
yolcu vagonu |
|
| 97 |
General |
private line n.
|
özel telefon (hattı) |
|
| 98 |
General |
private court n.
|
özel mahkeme |
|
| 99 |
General |
private house n.
|
özel konut |
|
| 100 |
General |
private railway n.
|
özel demiryolu |
|
| 101 |
General |
private ownership n.
|
özel mülkiyet |
|
| 102 |
General |
private house n.
|
mesken |
|
| 103 |
General |
private house n.
|
ev |
|
| 104 |
General |
private alley n.
|
özel yol |
|
| 105 |
General |
private eye n.
|
özel dedektif |
|
| 106 |
General |
private detective n.
|
otel dedektifi |
|
| 107 |
General |
private archive n.
|
özel arşiv |
|
| 108 |
General |
private things n.
|
özel şeyler |
|
| 109 |
General |
private things n.
|
kişisel şeyler |
|
| 110 |
General |
private collection n.
|
özel koleksiyon |
|
| 111 |
General |
state and private theatres n.
|
devlet tiyatroları ve özel tiyatrolar |
|
| 112 |
General |
personal/private chauffeur n.
|
makam şoförü |
|
| 113 |
General |
private security guard n.
|
özel güvenlik elemanı |
|
| 114 |
General |
private citizen n.
|
sivil vatandaş |
|
| 115 |
General |
private investigator n.
|
özel dedektif |
|
| 116 |
General |
private investigation n.
|
özel inceleme/araştırma |
|
| 117 |
General |
private investigation n.
|
özel dedektiflik |
|
| 118 |
General |
private practice n.
|
özel muayenehane |
|
| 119 |
General |
private self n.
|
özel benlik |
|
| 120 |
General |
private view n.
|
özel gösterim |
|
| 121 |
General |
private copying n.
|
şahsi kopyalama |
|
| 122 |
General |
private girl-talk n.
|
kız kıza konuşma |
|
| 123 |
General |
private vehicle n.
|
özel araç |
|
| 124 |
General |
buck private n.
|
deniz veya kara kuvvetlerinde rütbesiz asker |
|
| 125 |
General |
private teaching institution n.
|
dershane |
|
| 126 |
General |
private teaching institution n.
|
özel eğitim kurumu |
|
| 127 |
General |
private return n.
|
özel getiri |
|
| 128 |
General |
private vehicle n.
|
hususi araç |
|
| 129 |
General |
private instructor n.
|
özel eğitmen |
|
| 130 |
General |
private bag [uk] n.
|
postaların içine konulduğu kilitli çanta |
|
| 131 |
General |
private voluntary organization n.
|
özel gönüllü kuruluş |
|
| 132 |
General |
private [obsolete] n.
|
gizli mesaj |
|
| 133 |
General |
private [obsolete] n.
|
gizli iletişim |
|
| 134 |
General |
private [obsolete] n.
|
kişisel iş |
|
| 135 |
General |
private [obsolete] n.
|
kişisel çıkar |
|
| 136 |
General |
private [obsolete] n.
|
inziva |
|
| 137 |
General |
private bar [uk] n.
|
umuma açık eğlence mekanında içkili oturma salonu |
|
| 138 |
General |
the private [uk] n.
|
umuma açık eğlence mekanında içkili oturma salonu |
|
| 139 |
General |
private foundation n.
|
özel kuruluş |
|
| 140 |
General |
private practice n.
|
özel uygulama |
|
| 141 |
General |
private practice n.
|
hususi uygulama |
|
| 142 |
General |
private practice n.
|
özel muayenehane hekiminin az çok belirli olan hasta çevresi |
|
| 143 |
General |
private way n.
|
kamu yerine belirli kişi veya kişilere yönelik bir tür arazi geçiş hakkı |
|
| 144 |
General |
private way n.
|
özel mal sahipleri tarafından düzenlenen ve masraflar bizzat üstlenerek sürdürülen hak |
|
| 145 |
General |
private way n.
|
özel mülk sahibinin talep ve masrafları ile sürdürülen geçiş hakkı |
|
| 146 |
General |
make private v.
|
özelleştirmek |
|
| 147 |
General |
make a private call v.
|
özel telefon görüşmesi yapmak |
|
| 148 |
General |
pass into private ownership v.
|
özel mülkiyetine geçmek |
|
| 149 |
General |
receive private tuition v.
|
özel ders almak |
|
| 150 |
General |
make a missed call from a private number v.
|
gizli numaradan çağrı atmak |
|
| 151 |
General |
ring from a private number v.
|
gizli numaradan çağrı atmak |
|
| 152 |
General |
ring from a private number v.
|
gizli numaradan çağrı bırakmak |
|
| 153 |
General |
reveal in private v.
|
içini dökmek |
|
| 154 |
General |
engage in private speech v.
|
kendi kendine konuşmak |
|
| 155 |
General |
work in a private hospital v.
|
özel bir hastanede çalışmak |
|
| 156 |
General |
work in a private company v.
|
özel bir şirkette çalışmak |
|
| 157 |
General |
private property no trespassing v.
|
özel mülkiyet girmek yasaktır |
|
| 158 |
General |
take private lessons v.
|
özel ders almak |
|
| 159 |
General |
take private lessons v.
|
özel dersler almak |
|
| 160 |
General |
take private lessons v.
|
özel ders görmek |
|
| 161 |
General |
keep private v.
|
gizli tutmak |
|
| 162 |
General |
strictly private adj.
|
çok özel |
|
| 163 |
General |
public-private adj.
|
karma |
|
| 164 |
General |
private-sector adj.
|
özel sektörle ilgili |
|
| 165 |
General |
private-sector adj.
|
özel sektöre dair |
|
| 166 |
General |
private-sector adj.
|
özel sektöre ait |
|
| 167 |
General |
in private adv.
|
özel bir şekilde |
|
| 168 |
General |
in private adv.
|
mahrem olarak |
|
| 169 |
General |
in private adv.
|
gizli olarak |
|
| 170 |
General |
in private adv.
|
başkaları yokken |
|
| 171 |
General |
in private adv.
|
özel olarak |
|
| 172 |
General |
pvo (private voluntary organization) abrev.
|
özel gönüllü kuruluş |
|
| Phrases |
|
| 173 |
Phrases |
all information provided herein is private and confidential expr.
|
burada verilen tüm bilgiler kisiye özel ve gizlidir |
|
| 174 |
Phrases |
in private sector expr.
|
özelde |
|
| 175 |
Phrases |
in private sector expr.
|
özel sektörde |
|
| Colloquial |
|
| 176 |
Colloquial |
pm (private message) n.
|
özel mesaj |
|
| 177 |
Colloquial |
pm (private message) n.
|
direkt mesaj |
|
| 178 |
Colloquial |
pm (private message) n.
|
birine özel gönderilen mesaj |
|
| Idioms |
|
| 179 |
Idioms |
a private eye n.
|
özel dedektif |
|
| 180 |
Idioms |
go private v.
|
özelleştirilmek |
|
| Speaking |
|
| 181 |
Speaking |
this is a private property expr.
|
burası özel bir mülk |
|
| 182 |
Speaking |
we need to talk somewhere private expr.
|
gizli bir yerde konuşmamız lazım |
|
| Trade/Economic |
|
| 183 |
Trade/Economic |
private brand n.
|
alamet-i farika |
|
| 184 |
Trade/Economic |
private barter n.
|
bağlı işlem |
|
| 185 |
Trade/Economic |
private pension plan n.
|
bireysel emeklilik planı |
|
| 186 |
Trade/Economic |
private pension system receivables n.
|
bireysel emeklilik sistemi alacaklar |
|
| 187 |
Trade/Economic |
private pension system payables n.
|
bireysel emeklilik sistemi borçları |
|
| 188 |
Trade/Economic |
private pension scheme n.
|
bireysel emeklilik |
|
| 189 |
Trade/Economic |
private banking n.
|
bireysel bankacılık |
|
| 190 |
Trade/Economic |
private creditors n.
|
borç veren özel kişi veya kuruluşlar |
|
| 191 |
Trade/Economic |
private pension income n.
|
bireysel emeklilik gelirleri |
|
| 192 |
Trade/Economic |
private pension system n.
|
bireysel emeklilik sistemi |
|
| 193 |
Trade/Economic |
private placement of securities n.
|
bir şirket tarafından yeni olarak çıkarılan menkul kıymetlerin yatırım kuruluşlarına doğrudan satılması |
|
| 194 |
Trade/Economic |
private customer representative n.
|
bireysel müşteri temsilcisi |
|
| 195 |
Trade/Economic |
private penalty n.
|
cezanın şahsiliği |
|
| 196 |
Trade/Economic |
international private law n.
|
devletler özel hukuku |
|
| 197 |
Trade/Economic |
cost of other private sector bonds and bills n.
|
diğer özel kesim senet ve bono alışları |
|
| 198 |
Trade/Economic |
sales revenues from other private sector bonds and bills n.
|
diğer özel kesim senet ve bono satışları |
|
| 199 |
Trade/Economic |
private pension funds n.
|
emeklilik yatırım fonları |
|
| 200 |
Trade/Economic |
cost of private sector bills n.
|
finansman bonosu alışları |
|
| 201 |
Trade/Economic |
gross private domestic investment n.
|
gayri safı özel yurt içi yatırım |
|
| 202 |
Trade/Economic |
gross private domestic investment n.
|
gayrisafi özel yurtiçi yatırım |
|
| 203 |
Trade/Economic |
sales revenues from private sector bills n.
|
finansman bonosu satışları |
|
| 204 |
Trade/Economic |
private affairs n.
|
gizli işler |
|
| 205 |
Trade/Economic |
private offering n.
|
hususi satış |
|
| 206 |
Trade/Economic |
private offering n.
|
hisse senetlerinin halka arz edilmemesi |
|
| 207 |
Trade/Economic |
private enterprise n.
|
hususi teşebbüs |
|
| 208 |
Trade/Economic |
private discount n.
|
hususi iskonto |
|
| 209 |
Trade/Economic |
private company limited by shares n.
|
hisse senetleri halka arz edilmeyen limited şirket |
|
| 210 |
Trade/Economic |
going private n.
|
halka açık bir anonim ortaklığın halka kapalı hale dönüşmesi |
|
| 211 |
Trade/Economic |
private attorney n.
|
hususi vekil |
|
| 212 |
Trade/Economic |
private persons employing worker n.
|
işçi çalıştıran özel kişiler |
|
| 213 |
Trade/Economic |
private and public owned institutions n.
|
karma işletmeler |
|
| 214 |
Trade/Economic |
public-private partnership n.
|
kamu-özel ortaklığı |
|
| 215 |
Trade/Economic |
public-private partnership n.
|
kamu özel ortaklığı |
|
| 216 |
Trade/Economic |
private placement n.
|
kapalı arz |
|
| 217 |
Trade/Economic |
public and private sector n.
|
kamu ve özel sektör |
|
| 218 |
Trade/Economic |
public and private enterprises n.
|
kamu ve özel kuruluşlar/şirketler |
|
| 219 |
Trade/Economic |
private responsibility n.
|
kişisel sorumluluk |
|
| 220 |
Trade/Economic |
private ownership n.
|
kişisel mülkiyet |
|
| 221 |
Trade/Economic |
private credit n.
|
kişisel kredi |
|
| 222 |
Trade/Economic |
private affair n.
|
kişisel iş |
|
| 223 |
Trade/Economic |
private saving n.
|
kişisel tasarruf |
|
| 224 |
Trade/Economic |
private signature n.
|
kişisel imza |
|
| 225 |
Trade/Economic |
private company n.
|
limited şirketi |
|
| 226 |
Trade/Economic |
international private and procedure law n.
|
milletlerarası özel hukuk ve usul hukuku |
|
| 227 |
Trade/Economic |
international private and civil procedure law n.
|
milletlerarası özel hukuk ve usul hukuku hakkında kanun |
|
| 228 |
Trade/Economic |
private company n.
|
ortaklık şirketi |
|
| 229 |
Trade/Economic |
net private domestic investment n.
|
net yurt içi yatırım |
|
| 230 |
Trade/Economic |
private contract n.
|
özel uzlaşma |
|
| 231 |
Trade/Economic |
private investment n.
|
özel yatırım |
|
| 232 |
Trade/Economic |
private checking account n.
|
özel cari hesap |
|
| 233 |
Trade/Economic |
private industry n.
|
özel sanayi |
|
| 234 |
Trade/Economic |
private services n.
|
özel hizmetler |
|
| 235 |
Trade/Economic |
private source n.
|
özel kaynak |
|
| 236 |
Trade/Economic |
private marginal benefit n.
|
özel marjinal yararı |
|
| 237 |
Trade/Economic |
private business n.
|
özel iş |
|
| 238 |
Trade/Economic |
private costs n.
|
özel maliyetler |
|
| 239 |
Trade/Economic |
occupation theory of private property n.
|
özel mülkiyet işgal kuramı |
|
| 240 |
Trade/Economic |
private affairs n.
|
özel işler |
|
| 241 |
Trade/Economic |
private equity n.
|
özel sermaye şirketi |
|
| 242 |
Trade/Economic |
interest income on private fixed income securities n.
|
özel sektör sgmk faiz gelirleri |
|
| 243 |
Trade/Economic |
private sector bond n.
|
özel sektör tahvili |
|
| 244 |
Trade/Economic |
private foreign capital n.
|
özel yabancı sermaye |
|
| 245 |
Trade/Economic |
commissions on private sector bonds and bills trading n.
|
özel sektör sgmk alım/satım aracılık komisyonları |
|
| 246 |
Trade/Economic |
private sector bonds, notes and shares n.
|
özel kesim tahvil, senet, bonoları |
|
| 247 |
Trade/Economic |
private insurance n.
|
özel sigorta |
|
| 248 |
Trade/Economic |
private marginal cost n.
|
özel marjinal maliyet |
|
| 249 |
Trade/Economic |
private capital n.
|
özel sermaye |
|
| 250 |
Trade/Economic |
private attorney n.
|
özel temsilci |
|
| 251 |
Trade/Economic |
private agent n.
|
özel temsilci |
|
| 252 |
Trade/Economic |
private sector bonds and notes n.
|
özel kesim tahvil, senet ve bonoları |
|
| 253 |
Trade/Economic |
private customer n.
|
özel müşteri |
|
| 254 |
Trade/Economic |
private warehouse n.
|
özel antrepo |
|
| 255 |
Trade/Economic |
private sector employment n.
|
özel sektör istihdamı |
|
| 256 |
Trade/Economic |
private placement program n.
|
özel yerleştirme programı |
|
| 257 |
Trade/Economic |
private courier service n.
|
özel kurye servisi |
|
| 258 |
Trade/Economic |
private responsibility n.
|
özel sorumluluk |
|
| 259 |
Trade/Economic |
private equity fund n.
|
özel sermaye fonu |
|
| 260 |
Trade/Economic |
private institution n.
|
özel kuruluş |
|
| 261 |
Trade/Economic |
private person n.
|
özel kişi |
|
| 262 |
Trade/Economic |
private sale n.
|
özel satış |
|
| 263 |
Trade/Economic |
private treaty n.
|
özel antlaşma |
|
| 264 |
Trade/Economic |
private transportation n.
|
özel nakliye |
|
| 265 |
Trade/Economic |
private debt n.
|
özel borç |
|
| 266 |
Trade/Economic |
private rate orciscount n.
|
özel iskonto haddi |
|
| 267 |
Trade/Economic |
private branding n.
|
özel markalama |
|
| 268 |
Trade/Economic |
private carriers n.
|
özel taşıyıcılar |
|
| 269 |
Trade/Economic |
right of private property n.
|
özel mülkiyet hakkı |
|
| 270 |
Trade/Economic |
private good n.
|
özel mal |
|
| 271 |
Trade/Economic |
private creditors n.
|
özel kreditörler |
|
| 272 |
Trade/Economic |
private correspondent n.
|
özel muhabir |
|
| 273 |
Trade/Economic |
private powers n.
|
özel yetkiler |
|
| 274 |
Trade/Economic |
private enterprise n.
|
özel girişim |
|
| 275 |
Trade/Economic |
private seal n.
|
özel mühür |
|
| 276 |
Trade/Economic |
private affair n.
|
özel iş |
|
| 277 |
Trade/Economic |
private corporation n.
|
özel teşebbüs |
|
| 278 |
Trade/Economic |
private sector debts n.
|
özel kesim borçları |
|
| 279 |
Trade/Economic |
sale by private treaty n.
|
özel anlaşmayla satış |
|
| 280 |
Trade/Economic |
private company n.
|
özel şirket |
|
| 281 |
Trade/Economic |
private sector employee n.
|
özel sektör çalışanı |
|
| 282 |
Trade/Economic |
private barter n.
|
özel takas |
|
| 283 |
Trade/Economic |
private brand n.
|
özel marka |
|
| 284 |
Trade/Economic |
private entrepreneur n.
|
özel girişimci |
|
| 285 |
Trade/Economic |
private export funding corporation n.
|
özel kesim ihracat finans kurumu |
|
| 286 |
Trade/Economic |
private machinery-equipment investment expenditures n.
|
özel kesim makine-teçhizat yatırım harcamaları |
|
| 287 |
Trade/Economic |
private deed n.
|
özel bono |
|
| 288 |
Trade/Economic |
private property rights n.
|
özel mülkiyet hakları |
|
| 289 |
Trade/Economic |
private carrier n.
|
özel nakliyeci |
|
| 290 |
Trade/Economic |
private partnership n.
|
özel şirket |
|
| 291 |
Trade/Economic |
private sector bonds, notes and bills n.
|
özel kesim tahvil, senet ve bonoları |
|
| 292 |
Trade/Economic |
private arrangement n.
|
özel anlaşma |
|
| 293 |
Trade/Economic |
private health policy n.
|
özel sağlık sigortası poliçesi |
|
| 294 |
Trade/Economic |
private discount n.
|
özel indirim |
|
| 295 |
Trade/Economic |
private banking n.
|
özel bankacılık |
|
| 296 |
Trade/Economic |
private office n.
|
özel büro |
|
| 297 |
Trade/Economic |
private finance director n.
|
özel finans direktörü |
|
| 298 |
Trade/Economic |
private sector bonds n.
|
özel sektör tahvilleri |
|
| 299 |
Trade/Economic |
private placement n.
|
özel plasman |
|
| 300 |
Trade/Economic |
private letter box n.
|
özel mektup kutusu |
|
| 301 |
Trade/Economic |
private limited by shares n.
|
özel sektör hisseli limitet şirketi |
|
| 302 |
Trade/Economic |
private sector unit n.
|
özel sektör birimi |
|
| 303 |
Trade/Economic |
private discount n.
|
özel ıskonto |
|
| 304 |
Trade/Economic |
private equity n.
|
özel sermaye |
|
| 305 |
Trade/Economic |
private means n.
|
özel gelirler |
|
| 306 |
Trade/Economic |
private offer notice n.
|
özel teklif bildirimi |
|
| 307 |
Trade/Economic |
private capitalism n.
|
özel kapitalizm |
|
| 308 |
Trade/Economic |
private account n.
|
özel hesap |
|
| 309 |
Trade/Economic |
private bank n.
|
özel banka |
|
| 310 |
Trade/Economic |
private entrepreneur n.
|
özel müteşebbis |
|
| 311 |
Trade/Economic |
private equity n.
|
özel sermaye |
|
| 312 |
Trade/Economic |
private health insurance n.
|
özel sağlık sigortası |
|
| 313 |
Trade/Economic |
private ownership n.
|
özel mülkiyet |
|
| 314 |
Trade/Economic |
private enterprise system n.
|
özel girişimcilik |
|
| 315 |
Trade/Economic |
private ledger n.
|
özel defterikebir |
|
| 316 |
Trade/Economic |
private discount n.
|
özel iskonto |
|
| 317 |
Trade/Economic |
private benefits n.
|
özel çıkarlar |
|
| 318 |
Trade/Economic |
private foreign credit n.
|
özel dış kredi |
|
| 319 |
Trade/Economic |
private deed n.
|
özel senet |
|
| 320 |
Trade/Economic |
private lenders n.
|
özel alacaklılar |
|
| 321 |
Trade/Economic |
sales revenues from private sector bonds n.
|
özel kesim tahvil satışları |
|
| 322 |
Trade/Economic |
private ledger n.
|
özel ana defter |
|
| 323 |
Trade/Economic |
private use n.
|
özel kullanım |
|
| 324 |
Trade/Economic |
private corporation n.
|
özel şirket |
|
| 325 |
Trade/Economic |
private ownership n.
|
özel mülkiyet |
|
| 326 |
Trade/Economic |
private accounting n.
|
özel muhasebe |
|
| 327 |
Trade/Economic |
cost of private sector bonds n.
|
özel kesim tahvil alışları |
|
| 328 |
Trade/Economic |
private code n.
|
özel kod |
|
| 329 |
Trade/Economic |
private goods n.
|
özel mallar |
|
| 330 |
Trade/Economic |
private firm n.
|
özel kurum |
|
| 331 |
Trade/Economic |
private accountant n.
|
özel muhasebeci |
|
| 332 |
Trade/Economic |
private corporation n.
|
özel kurum |
|
| 333 |
Trade/Economic |
private limited company n.
|
özel limitet şirket |
|
| 334 |
Trade/Economic |
private equity firms n.
|
özel sermaye şirketleri |
|
| 335 |
Trade/Economic |
private cost n.
|
özel maliyet |
|
| 336 |
Trade/Economic |
private contract n.
|
özel sözleşme |
|
| 337 |
Trade/Economic |
private transportation n.
|
özel taşımacılık |
|
| 338 |
Trade/Economic |
private credit n.
|
özel kredi |
|
| 339 |
Trade/Economic |
private current account n.
|
özel cari hesap |
|
| 340 |
Trade/Economic |
private ledger n.
|
özel defter |
|
| 341 |
Trade/Economic |
senior retail private marketing n.
|
perakende üst bireysel pazarlama |
|
| 342 |
Trade/Economic |
private sale n.
|
pazarlıklı satış |
|
| 343 |
Trade/Economic |
private company n.
|
şahıs şirketi |
|
| 344 |
Trade/Economic |
private offering n.
|
şahsi teklif |
|
| 345 |
Trade/Economic |
private signature n.
|
şahsi imza |
|
| 346 |
Trade/Economic |
private affairs n.
|
şahsiyet |
|
| 347 |
Trade/Economic |
private company n.
|
şahıs firması |
|
| 348 |
Trade/Economic |
private placement n.
|
tahsisli satış |
|
| 349 |
Trade/Economic |
private placement n.
|
tahsisli satış |
|
| 350 |
Trade/Economic |
private accountant n.
|
tek bir şirket için çalışan hesap uzmanı |
|
| 351 |
Trade/Economic |
aggregate private wealth n.
|
toplam özel servet |
|
| 352 |
Trade/Economic |
foreign private sector borrowing notes n.
|
yabancı özel sektör borçlanma senedi |
|
| 353 |
Trade/Economic |
foreign private sector borrowing notes n.
|
yabancı özel sektör borçlanma senetleri |
|
| 354 |
Trade/Economic |
domestic private banks n.
|
yerli özel bankalar |
|
| 355 |
Trade/Economic |
overseas private investment corporation n.
|
yurtdışı özel yatırım şirketi |
|
| 356 |
Trade/Economic |
private letter rulings n.
|
özelge |
|
| 357 |
Trade/Economic |
private letter rulings n.
|
mukteza |
|
| 358 |
Trade/Economic |
private enterprise n.
|
sermayecilik |
|
| 359 |
Trade/Economic |
private enterprise n.
|
anamalcılık |
|
| 360 |
Trade/Economic |
private enterprise n.
|
kapitalizm |
|
| 361 |
Trade/Economic |
private hotel n.
|
özel otel |
|
| 362 |
Trade/Economic |
private hotel n.
|
misafir kabulü işletme sahibinin inisiyatifinde olan otel veya pansiyon |
|
| 363 |
Trade/Economic |
private hotel [australia/new zealand] n.
|
alkollü içki satma izni olmayan otel |
|
| 364 |
Trade/Economic |
private income n.
|
özel gelir |
|
| 365 |
Trade/Economic |
private-equity company n.
|
özel sermaye şirketi |
|
| 366 |
Trade/Economic |
private-equity firm n.
|
özel sermaye şirketi |
|
| 367 |
Trade/Economic |
sell by private contract v.
|
özel sözleşme ile satmak |
|
| 368 |
Trade/Economic |
open to private sector v.
|
özel sektöre açmak |
|
| 369 |
Trade/Economic |
private equity adj.
|
özel sermayeli |
|
| 370 |
Trade/Economic |
private-enterprise adj.
|
özel girişimli |
|
| 371 |
Trade/Economic |
in a private capacity expr.
|
kendi adına/hesabına |
|
| Law |
|
| 372 |
Law |
private statute n.
|
belirli kişiler veya gruplar için çıkarılan özel kanun |
|
| 373 |
Law |
follow up all transactions at the public and private bodies and agencies in connection therewith n.
|
bu işlemlerden dolayı bilcümle resmi ve hususi daireler ve kamu kurum ve kuruluşları nezdindeki işlemleri takip ve tedvire |
|
| 374 |
Law |
private individual n.
|
birey |
|
| 375 |
Law |
private international law n.
|
devletler özel hukuku |
|
| 376 |
Law |
private international law n.
|
devletler özel hukuku |
|
| 377 |
Law |
private nuisance n.
|
fuzuli işgal |
|
| 378 |
Law |
private nuisance n.
|
gürültü vb gibi nedenlerle komşulara verilen rahatsızlık |
|
| 379 |
Law |
private law n.
|
hususi hukuk |
|
| 380 |
Law |
private document n.
|
hususi varaka |
|
| 381 |
Law |
private ownership n.
|
hususi mülkiyet |
|
| 382 |
Law |
private individual n.
|
hakiki şahıs |
|
| 383 |
Law |
deliberation in private n.
|
kapalı müzakere |
|
| 384 |
Law |
private member's bill n.
|
kanun teklifi |
|
| 385 |
Law |
private injury n.
|
kamu yerine bir bireye verilen zarar |
|
| 386 |
Law |
private injury n.
|
kişiye verilen zarar |
|
| 387 |
Law |
private property n.
|
kişisel mülk |
|
| 388 |
Law |
private complaint n.
|
kişisel şikayet |
|
| 389 |
Law |
private responsibility n.
|
kişisel sorumluluk |
|
| 390 |
Law |
ordinary private law contract n.
|
olağan özel hukuk sözleşmesi |
|
| 391 |
Law |
private finance house n.
|
özel finans kurumu |
|
| 392 |
Law |
private deposit money bank n.
|
özel mevduat bankası |
|
| 393 |
Law |
private secretariat n.
|
özel kalem müdürlüğü |
|
| 394 |
Law |
private gentleman n.
|
özel kişi |
|
| 395 |
Law |
private financial house n.
|
özel finans kurumu |
|
| 396 |
Law |
contract governed by private law n.
|
özel hukuk sözleşmesi |
|
| 397 |
Law |
violation of private life n.
|
özel hayatın ihlali |
|
| 398 |
Law |
law on private security services n.
|
özel güvenlik hizmetlerine dair kanun |
|
| 399 |
Law |
private ownership n.
|
özel mülkiyet |
|
| 400 |
Law |
private wrong n.
|
özel bir hakkı ihlal eden kusurlu fiil |
|
| 401 |
Law |
private easement n.
|
özel irtifak |
|
| 402 |
Law |
private attorney n.
|
özel avukat |
|
| 403 |
Law |
private television act n.
|
özel televizyon yasası |
|
| 404 |
Law |
right to respect for private and family life n.
|
özel hayata ve aile hayatına saygı gösterilmesi hakkı |
|
| 405 |
Law |
private law n.
|
özel hukuk |
|
| 406 |
Law |
private person/entity n.
|
özel hukuk kişisi |
|
| 407 |
Law |
private-law contract n.
|
özel hukuka tabi sözleşme |
|
| 408 |
Law |
private complaint n.
|
özel şikayet |
|
| 409 |
Law |
private document n.
|
özel belge |
|
| 410 |
Law |
private law n.
|
özel hukuk |
|
| 411 |
Law |
private rights n.
|
özel haklar |
|
| 412 |
Law |
attack on someone's private life n.
|
özel hayata saldırı |
|
| 413 |
Law |
private disposable income n.
|
özel harcanabilir gelir |
|
| 414 |
Law |
private arrangement n.
|
özel anlaşma |
|
| 415 |
Law |
private responsibility n.
|
özel sorumluluk |
|
| 416 |
Law |
private law sanctions n.
|
özel hukuk müeyyideleri |
|
| 417 |
Law |
private nuisance n.
|
sadece belirli kişilere verilen rahatsızlık |
|
| 418 |
Law |
unarmed private security guard n.
|
silahsız özel güvenlik görevlisi |
|
| 419 |
Law |
armed private security guard n.
|
silahlı özel güvenlik görevlisi |
|
| 420 |
Law |
private ownership n.
|
şahsi mülkiyet |
|
| 421 |
Law |
private copying n.
|
şahsi çoğaltım |
|
| 422 |
Law |
private use n.
|
şahsi kullanım |
|
| 423 |
Law |
private easement n.
|
şahsi irtifak |
|
| 424 |
Law |
private property n.
|
şahsi mülkiyet |
|
| 425 |
Law |
private responsibility n.
|
şahsi mesuliyet |
|
| 426 |
Law |
private individual n.
|
tek birey |
|
| 427 |
Law |
private international law n.
|
uluslararası özel hukuk |
|
| 428 |
Law |
creation of law by judge in private law n.
|
yargıcın hukuk yaratması |
|
| 429 |
Law |
in private n.
|
kapalı celse |
|
| 430 |
Law |
private act n.
|
özel yasa |
|
| 431 |
Law |
private law n.
|
sadece bir veya birkaç kişiyi etkileyen yasa |
|
| 432 |
Law |
follow and finalize all transactions with all public and private bodies, local administrations and other agencies both within the country and abroad expr.
|
yurtiçi ve yurtdışındaki bilcümle resmi ve hususi daireler ile özel idareler ve sair merciler nezdindeki işlemlerimizi takip ve tedvire |
|
| Politics |
|
| 433 |
Politics |
interference in private lives n.
|
hayat tarzlarına müdahale |
|
| 434 |
Politics |
interference in private life n.
|
hayat tarzlarına müdahale |
|
| 435 |
Politics |
private storage n.
|
hususi depolama |
|
| 436 |
Politics |
islamic corporation for the development of the private sector n.
|
islam özel sektörü geliştirme kurumu |
|
| 437 |
Politics |
provincial private administrations n.
|
il özel idareleri |
|
| 438 |
Politics |
nonprofit private voluntary organization n.
|
kar amaçsız özel gönüllü örgüt |
|
| 439 |
Politics |
non profit private organisation n.
|
kar amacı gütmeyen özel kuruluş |
|
| 440 |
Politics |
private member's bill n.
|
kanun teklifi |
|
| 441 |
Politics |
private/public partnerships n.
|
kamu-özel sektör ortaklıkları |
|
| 442 |
Politics |
private secretary n.
|
kişisel sekreter |
|
| 443 |
Politics |
hague conference on private international law n.
|
la hey uluslararası özel hukuk konferansı |
|
| 444 |
Politics |
international private and procedural law n.
|
milletlererası özel hukuk ve usul hukuku |
|
| 445 |
Politics |
oecd insurance and private pensions committee n.
|
oecd sigorta ve özel emeklilik komitesi |
|
| 446 |
Politics |
net private capital flows n.
|
net özel sermaye akımları |
|
| 447 |
Politics |
private sector-led growth n.
|
özel sektör öncülüğünde büyüme |
|
| 448 |
Politics |
private savings n.
|
özel tasarruflar |
|
| 449 |
Politics |
private sector executive n.
|
özel sektör yöneticisi |
|
| 450 |
Politics |
private capital n.
|
özel sermaye |
|
| 451 |
Politics |
interference in private life n.
|
özel hayata müdahale |
|
| 452 |
Politics |
office of the private secretary n.
|
özel kalem müdürlüğü |
|
| 453 |
Politics |
private conversation n.
|
özel ya da dışa kapalı görüşme |
|
| 454 |
Politics |
private consumption tax n.
|
özel tüketim vergisi |
|
| 455 |
Politics |
private capital flows n.
|
özel sermaye akışı |
|
| 456 |
Politics |
private demand n.
|
özel talep |
|
| 457 |
Politics |
private secretary n.
|
özel kalem |
|
| 458 |
Politics |
private deposit bank n.
|
özel mevduat bankası |
|
| 459 |
Politics |
private money n.
|
özel sektörden para |
|
| 460 |
Politics |
private space n.
|
özel alan |
|
| 461 |
Politics |
private bill n.
|
özel kanun tasarısı |
|
| 462 |
Politics |
private patriarchy n.
|
özel alanda (hane içi) ataerkillik |
|
| 463 |
Politics |
private sector adjustment n.
|
özel sektörde ayarlamalar |
|
| 464 |
Politics |
private placement n.
|
tahsisli satış |
|
| 465 |
Politics |
private-registered land n.
|
tapulu arazi |
|
| 466 |
Politics |
private enterprise and decentralization society n.
|
teşebbüs-i şahsi ve adem-i merkeziyet cemiyeti |
|
| 467 |
Politics |
international institute for the unification of private law n.
|
uluslararası hukukun birleştirilmesi enstitüsü |
|
| 468 |
Politics |
private international law n.
|
uluslararası özel hukuk |
|
| 469 |
Politics |
office of the private secretary n.
|
yargıtay başkanlığı özel kalem müdürlüğü |
|
| 470 |
Politics |
parliamentary private secretary n.
|
(britanya'da) bakan yardımcılığı yapan parlamento üyesi |
|
| 471 |
Politics |
private finance initiative n.
|
özel finans girişimi |
|
| 472 |
Politics |
private finance initiative n.
|
(britanya'da) kamu projelerine özel yatırımı teşvik eden bir hükümet planı. |
|
| 473 |
Politics |
private member n.
|
özel üye |
|
| 474 |
Politics |
private member n.
|
hususi üye |
|
| 475 |
Politics |
private member n.
|
hükümetçe atanmayan meclis üyesi |
|
| 476 |
Politics |
pfi (private finance initiative) [uk] abrev.
|
özel finans girişimi |
|
| Institutes |
|
| 477 |
Institutes |
office of private secretary n.
|
başbakanlık özel kalem müdürlüğü |
|
| 478 |
Institutes |
office of the private secretary n.
|
başkanlık özel kalem müdürlüğü |
|
| 479 |
Institutes |
office of the private secretary n.
|
bakanlık özel kalemi |
|
| 480 |
Institutes |
office of the private secretary n.
|
bakanlık özel kalem müdürlüğü |
|
| 481 |
Institutes |
department of budget, private account, plans and projects and administrative affairs n.
|
bütçe, özel hesap, plan proje ve idari işleri dairesi |
|
| 482 |
Institutes |
office of private secretary n.
|
cumhurbaşkanlığı özel kalem müdürlüğü |
|
| 483 |
Institutes |
section of private bureau of the presidency n.
|
cumhurbaşkanlığı özel büro müdürlüğü |
|
| 484 |
Institutes |
private secretariat of the undersecretariat n.
|
müsteşarlık kalemi |
|
| 485 |
Institutes |
department for private institutions n.
|
özel kurumlar daire başkanlığı |
|
| 486 |
Institutes |
office of the private secretary to the minister n.
|
özel kalem müdürlüğü |
|
| 487 |
Institutes |
the ınternational federation of private water operators (aquafed) n.
|
özel su işletmecileri uluslararası federasyonu |
|
| 488 |
Institutes |
general directorate of private training institutes n.
|
özel öğretim kurumları genel müdürlüğü |
|
| 489 |
Institutes |
directorate general for private education institutions n.
|
özel öğretim kurumlan genel müdürlüğü |
|
| 490 |
Institutes |
office of private secretary n.
|
özel kalem müdürlüğü |
|
| 491 |
Institutes |
association of private sector volunteers n.
|
özel sektör gönüllüleri derneği |
|
| 492 |
Institutes |
office of the private secretary n.
|
özel kalem müdürlüğü |
|
| 493 |
Institutes |
turkish private aviation enterprises association n.
|
türkiye özel sektör havacılık işletmeleri derneği (töshid) |
|
| 494 |
Institutes |
department for investments and public private partnership n.
|
yatırımlar ve kamu özel iş birliği daire başkanlığı |
|
| Insurance |
|
| 495 |
Insurance |
private health insurance n.
|
bireysel sağlık sigortası |
|
| 496 |
Insurance |
private health insurance n.
|
ferdi sağlık sigortası |
|
| 497 |
Insurance |
private medical insurance n.
|
ferdi sağlık sigortası |
|
| 498 |
Insurance |
undersecretariat of treasury directorate general of insurance department for private pensions n.
|
hazine müsteşarlığı sigortacılık genel müdürlüğü özel emeklilik dairesi |
|
| 499 |
Insurance |
private health insurance n.
|
özel sağlık sigortası |
|
| 500 |
Insurance |
pmi (private medical insurance) abrev.
|
özel sağlık sigortası |
|
