talihsiz

Significados de "talihsiz" en diccionario inglés turco : 69 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	talihsiz	unfortunate adj.
There is an unfortunate omission as regards the need for a strategic agency in the field of energy. Enerji alanında stratejik bir ajansa duyulan ihtiyaca ilişkin olarak talihsiz bir eksiklik söz konusudur. More Sentences
2	Common Usage	talihsiz	unlucky adj.
Tom is an unlucky guy. Talihsiz bir adam Tom. More Sentences
General
3	General	talihsiz	unfortunate adj.
It seems to me unfortunate to use the names of two officials from the Directorate-General for the Environment. Çevre Genel Müdürlüğü'nden iki yetkilinin ismini kullanmak bana talihsizlik gibi geliyor. More Sentences
4	General	talihsiz	unhappy adj.
As a Swede, I have an unhappy experience of the devising of constitutions. Bir İsveçli olarak anayasaların hazırlanması konusunda talihsiz bir deneyimim var. More Sentences
5	General	talihsiz	hapless adj.
How many of us have heard hapless tales like this from our constituents, despite the existence of a timeshare directive? Devre mülk yönetmeliğinin varlığına rağmen kaçımız seçmenlerimizden bunun gibi talihsiz hikâyeler dinledik? More Sentences
6	General	talihsiz	unlucky adj.
I think Tom is unlucky. Tom'un talihsiz olduğunu düşünüyorum. More Sentences
7	General	talihsiz	ill-fated adj.
I was born on an ill-fated day. Talihsiz bir günde doğdum. More Sentences
8	General	talihsiz	haplessness n.
9	General	talihsiz	ill adj.
10	General	talihsiz	down on his luck adj.
11	General	talihsiz	disastrous adj.
12	General	talihsiz	cursed adj.
13	General	talihsiz	out of luck adj.
14	General	talihsiz	luckless adj.
15	General	talihsiz	evil adj.
16	General	talihsiz	infelicitous adj.
17	General	talihsiz	inauspicious adj.
18	General	talihsiz	misfortunate adj.
19	General	talihsiz	ill fated adj.
20	General	talihsiz	down on one's luck adj.
21	General	talihsiz	ill starred adj.
22	General	talihsiz	nebbish adj.
23	General	talihsiz	disadventurous adj.
24	General	talihsiz	ill-starred adj.
25	General	talihsiz	grief-stricken adj.
26	General	talihsiz	ill-omened adj.
27	General	talihsiz	untoward adj.
28	General	talihsiz	doomed adj.
29	General	talihsiz	unauspicious adj.
30	General	talihsiz	unfortuned adj.
31	General	talihsiz	unsely adj.
32	General	talihsiz	unsonsy adj.
33	General	talihsiz	weary [scotland] adj.
34	General	talihsiz	black adj.
35	General	talihsiz	hellion adj.
36	General	talihsiz	misadventured [obsolete] adj.
37	General	talihsiz	mischancy [uk] adj.
38	General	talihsiz	deplorable adj.
39	General	talihsiz	deplorate adj.
40	General	talihsiz	devoted [obsolete] adj.
41	General	talihsiz	inauspicate [obsolete] adj.
42	General	talihsiz	infaust adj.
43	General	talihsiz	infortunate [obsolete] adj.
44	General	talihsiz	infortuned [obsolete] adj.
45	General	talihsiz	distressing adj.
46	General	talihsiz	donsie [uk] [dialect] adj.
47	General	talihsiz	donsy [uk] [dialect] adj.
48	General	talihsiz	doncy [uk] [dialect] adj.
49	General	talihsiz	favorless [obsolete] adj.
50	General	talihsiz	favourless [obsolete] adj.
51	General	talihsiz	dead adj.
52	General	talihsiz	disaventurous [obsolete] adj.
53	General	talihsiz	shrewd [obsolete] adj.
54	General	talihsiz	sinistrous adj.
55	General	talihsiz	sol adj.
56	General	talihsiz	star-crossed adj.
57	General	talihsiz	haplessly adv.
Colloquial
58	Colloquial	talihsiz	unchancy [scottish] adj.
59	Colloquial	talihsiz	beat adj.
60	Colloquial	talihsiz	snakebit [us] adj.
61	Colloquial	talihsiz	snakebitten adj.
Idioms
62	Idioms	talihsiz	no more than a snowball's chance in hell expr.
63	Idioms	talihsiz	not a snowball's chance in hell expr.
Archaic
64	Archaic	talihsiz	mischanceful adj.
65	Archaic	talihsiz	disaventrous [uk] adj.
66	Archaic	talihsiz	sely adj.
Slang
67	Slang	talihsiz	fucked by the fickle finger of fate adj.
68	Slang	talihsiz	fickle (fucked by the fickle finger of fate) adj.
69	Slang	talihsiz	stiff [australia] adj.

Significados de "talihsiz" con otros términos en diccionario inglés turco: 54 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	talihsiz kimse	unfortunate person n.
2	General	talihsiz bir açıklama	an unfortunate statement n.
3	General	talihsiz açıklama	an unfortunate statement n.
4	General	talihsiz/esef verici bir gelişme	an unfortunate development n.
5	General	talihsiz/esef verici bir gelişme	a regrettable development n.
6	General	engelleyici talihsiz olay	black eye n.
7	General	talihsiz olaylar yaşayan kimse	misadventurer n.
8	General	talihsiz hale getirme	infausting [obsolete] n.
9	General	talihsiz kader	day of reckoning n.
10	General	talihsiz dönem	skids n.
11	General	talihsiz şey	sport n.
12	General	beklenmedik şekilde absürt ve talihsiz şartlarda tanışmak	meet cute v.
13	General	talihsiz olmak	deplore v.
14	General	daha talihsiz	less fortunate adj.
15	General	(yıldız etkisi nedeniyle) talihsiz	starred adj.
16	General	talihsiz bir şekilde	infelicitously adv.
17	General	talihsiz bir şekilde	haplessly adv.
18	General	talihsiz şekilde	agrief adv.
19	General	talihsiz bir şekilde	wrong adv.
20	General	talihsiz bir şekilde	sinistrously adv.
Colloquial
21	Colloquial	talihsiz bir durum	a shame n.
22	Colloquial	talihsiz kimse	shrewdie [australia/new zealand] n.
23	Colloquial	bu talihsiz duruma eğlenceli/komik yanından bakmalısın	you have (got) to laugh expr.
Idioms
24	Idioms	talihsiz/şanssız/aksiliklerle dolu/meşakkatli dönem	a rough trot [nz] n.
25	Idioms	talihsiz aşıklar	a paire of star-crost louers n.
26	Idioms	talihsiz aşıklar	star-crossed lovers n.
27	Idioms	talihsiz bir zaman/an	inopportune moment n.
28	Idioms	talihsiz bir durum	a sorry state (of affairs) n.
29	Idioms	talihsiz/şanssız bir dönem	a streak of bad luck n.
30	Idioms	talihsiz/şanssız bir dönem	a string of bad luck n.
31	Idioms	talihsiz bir konu	sour note n.
32	Idioms	çok talihsiz durum	a dirty shame n.
33	Idioms	talihsiz olmak	have the black ox tread on one's foot v.
34	Idioms	talihsiz olmak	not have a snowball's chance in hell v.
35	Idioms	zor, üzücü, talihsiz, kötü bir durumda eğlenceli bir yan bulmak	see the funny side of something v.
36	Idioms	zor, üzücü, talihsiz, kötü bir duruma espriyle/mizahla yaklaşmak	see the funny side of something v.
37	Idioms	şanssız/talihsiz bir dönem yaşamak	have a rough trot v.
38	Idioms	talihsiz/şanssız bir dönem olmak	be a rough trot v.
39	Idioms	kötü/talihsiz bir durumda elindekinden de olmamak	save the furniture [australia] v.
40	Idioms	gerçek olamayacak kadar kötü/talihsiz/acı	like a bad dream expr.
Theatre
41	Theatre	sakar hareketler yapan ve başına talihsiz olaylar gelen palyaço	auguste n.
42	Theatre	sakar hareketler yapan ve başına talihsiz olaylar gelen palyaço	august n.
Cinema
43	Cinema	(romantik komedide) iki kahramanın beklenmedik şekilde absürt ve talihsiz şartlarda tanışması motifi	meet-cute n.
Archaic
44	Archaic	talihsiz kimse	scroyle n.
Slang
45	Slang	talihsiz kimse	toast n.
46	Slang	talihsiz biseksüel	disaster bi n.
47	Slang	talihsiz gey	disaster gay n.
48	Slang	talihsiz lezbiyen	disaster lesbian n.
49	Slang	talihsiz kimse	schlemazel n.
50	Slang	talihsiz kimse	schlemozzle n.
51	Slang	talihsiz kimse	schlimazel n.
52	Slang	talihsiz kimse	foul ball n.
53	Slang	çok talihsiz	sucky adj.
Star Wars
54	Star Wars	talihsiz şehri	city of the doomed n.