vigilant - Turco Inglés Diccionario

vigilant

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "vigilant" en diccionario turco inglés : 13 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
vigilant adj. uyanık
Our citizens expect and are entitled to a vigilant and positive response.
Vatandaşlarımız uyanık ve olumlu bir yanıt beklemekte ve buna hak kazanmaktadır.

More Sentences
General
vigilant adj. tedbirli
We must be extremely vigilant.
Son derece tedbirli olmalıyız.

More Sentences
vigilant adj. dikkatli
We must therefore have a vigilant and cautious approach.
Bu nedenle dikkatli ve ihtiyatlı bir yaklaşım sergilemeliyiz.

More Sentences
vigilant adj. ihtiyatlı
We must therefore maintain a constructive and vigilant attitude for the future.
Bu nedenle gelecek için yapıcı ve ihtiyatlı bir tutum sergilemeliyiz.

More Sentences
vigilant adj. uyanık
We must be vigilant, disciplined, and always looking out for one another.
Uyanık, disiplinli olmalı ve her zaman birbirimizi kollamalıyız.

More Sentences
vigilant adj. tetikte olan
We need to remain vigilant so that the relatively good human rights situation in the EU does not deteriorate.
AB'deki nispeten iyi insan hakları durumunun bozulmaması için tetikte olmamız gerekmektedir.

More Sentences
Common Usage
vigilant adj. açıkgöz
General
vigilant adj. uyumayan
vigilant adj. tetikte
vigilant adj. açıkgöz
vigilant adj. tetik
vigilant adj. müteyakkız
vigilant adj. zinde

Significados de "vigilant" con otros términos en diccionario inglés turco: 2 resultado(s)

Inglés Turco
General
ever-vigilant adj. daima tetikte
ever-vigilant adj. daima uyanık/ihtiyatlı