|
- The blouse patterns has some really nice details.
- Bluzun desenlerinde çok şık detaylar var.
- The blouse patterns has some really nice details.
- Bluz modellerinde gerçekten çok şık detaylar var.
- The blouse patterns has some really nice details.
- Bluzun desenlerinde gerçekten şık detaylar var.
- My aunt, who lives in Tokyo, sent me a beautiful blouse.
- Tokyo'da yaşayan teyzem bana çok güzel bir bluz gönderdi.
- I prefer a cotton blouse.
- Ben bir pamuk bluz tercih ederim.
- She was wearing a red blouse.
- Kırmızı bir bluz giyiyordu.
- She gave the blouse a quick wash.
- Bluzu hızlıca yıkadı.
- The blouse costs twelve libras.
- Bluzun fiyatı 12 lira.
- Mary buttoned her blouse.
- Mary bluzunu ilikledi.
- That's a very pretty blouse.
- O çok güzel bir bluz.
- This kind of blouse is beginning to look a bit old-fashioned.
- Bu tür bluz biraz eski moda görünmeye başlıyor.
- Mary shivered in her thin blouse.
- Mary ince bluzunun içinde titriyordu.
- This kind of blouse is beginning to look a bit old-fashioned.
- Bu tür bir bluz biraz eski moda görünmeye başladı.
- She was clothed in a white blouse and red skirt.
- Beyaz bluz ve kırmızı etek giyiyordu.
- Mary bought a skirt and a blouse.
- Mary bir etek ve bir bluz satın aldı.
- Your blouse goes beautifully with that skirt.
- Bluzunuz eteğinize çok yakışmış.
- That blouse fits you well.
- Bu bluz sana çok yakışmış.
- May I see that blouse, please?
- Şu bluzu görebilir miyim, lütfen?
- That blouse doesn't go with that skirt.
- O bluz o etekle gitmez.
- Mary shivered in her thin blouse.
- Mary ince bluzunun içinde titredi.
- I wash the blouse.
- Bluzü yıkarım.
- I prefer blouses made from cotton.
- Pamuktan yapılmış bluzları tercih ediyorum.
- Mary wore a pink blouse.
- Mary pembe bir bluz giymişti.
- I would like to get a blouse to go with this blazer.
- Bu blazer ceketle uyumlu bir bluz almak istiyorum.
- She was clothed in a red blouse and white skirt.
- Kırmızı bir bluz ve beyaz bir etek giymişti.
- She was dressed in a red blouse.
- Kırmızı bir bluz giymişti.
- Mary undid her hair and opened one of the buttons of her blouse.
- Mary saçını çözdü ve bluzunun düğmelerinden birini açtı.
- Do you like this blouse?
- Bu bluzu beğendiniz mi?
- I prefer a cotton blouse.
- Pamuklu bir bluz tercih ederim.
- Mary ironed her blouse.
- Mary bluzunu ütüledi.
- I prefer blouses made from cotton.
- Pamuklu bluzları tercih ederim.
- I would like to get a blouse to go with this blazer.
- Bu spor ceketle gidecek bir bluz almak istiyorum.
- She tore a hole in her blouse.
- Bluzunda bir delik açtı.
- Janet bought a skirt and a blouse.
- Janet, bir etek ve bir bluz satın aldı.
- Mary bought a skirt and a blouse.
- Mary bir etek ve bir bluz aldı.
- She was clothed in a red blouse and a black skirt.
- O, kırmızı bir bluz ve siyah bir etek giymişti.
- These blouses are long sleeved.
- Bu bluzlar uzun kolludur.
- Mary began to shiver in her thin blouse.
- Mary ince bluzunun içinde titremeye başladı.
- The blouse is clean.
- Bluz temiz.
- She was clothed in a black blouse and red skirt.
- O, siyah bir bluz ve kırmızı bir etek giymişti.
- She wore a red blouse.
- Kırmızı bir bluz giyiyordu.
- She was dressed in a red blouse.
- O kırmızı bir bluz giymişti.
- This blouse is cotton.
- Bu bluz pamukludur.
- Mary was wearing a pink blouse with matching miniskirt.
- Mary pembe bir bluz ve ona uygun mini etek giyiyordu.
- That's a very pretty blouse.
- Bu çok güzel bir bluz.
- That blouse doesn't go with that skirt.
- O bluz o etekle uymuyor.
- I wash the blouse.
- Bluzumu yıkarım.
- How much fabric do I need for a blouse like this?
- Böyle bir bluz için ne kadar kumaşa ihtiyacım var?
- I like the black blouse more than the blue.
- Siyah bluzu maviden daha çok seviyorum.
- This blouse buttons at the back.
- Bu bluz arkadan düğmelenir.
- I want to return this blouse and get my money back.
- Bu bluzu iade etmek ve paramı geri almak istiyorum.
- She was clothed in a black blouse and red skirt.
- Siyah bir bluz ve kırmızı bir etek giymişti.
- That blouse fits you well.
- O bluz sana iyi uyuyor.
- Mary wore a silk blouse.
- Mary ipek bir bluz giyiyordu.
- This blouse buttons at the back.
- Bu bluz arkadan düğmeli.
- My aunt, who lives in Tokyo, sent me a beautiful blouse.
- Tokyo'da yaşayan teyzem bana güzel bir bluz gönderdi.
- How much fabric do I need for a blouse like this?
- Bunun gibi bir bluz için ne kadar kumaşa ihtiyacım var?
- Where's the blouse I bought you?
- Sana aldığım bluz nerede?
- Janet bought a skirt and a blouse.
- Janet, bir etek ve bir bluz aldı.
- She was clothed in a white blouse and red skirt.
- Beyaz bir bluz ve kırmızı bir etek giymişti.
- She had her blouse ironed by her sister.
- Kız kardeşine bluzünü ütületti.
- Please unbutton your blouse.
- Lütfen bluzunuzun düğmelerini açın.
- She had her blouse ironed by her sister.
- Bluzunu kız kardeşine ütületti.
- She was clothed in a red blouse and a black skirt.
- Kırmızı bir bluz ve siyah bir etek giymişti.
- Could I have this blouse taken in, please?
- Bu bluzu içeri alabilir miyim lütfen?
- I prefer a cotton blouse.
- Pamuk bir bluzu tercih ederim.
- She was clothed in a red blouse and white skirt.
- Kırmızı bluz ve beyaz etek giyiyordu.
Show More (64)
|
