| 1 |
far-fetched |
zorlama |
adj. |
|
- We will not be fobbed off with far-fetched ideas; we want to investigate the reality.
- Zorlama fikirlerle bizi kandıramazlar; biz gerçeği araştırmak istiyoruz.
- This wording may sound a little far-fetched and need some explanation.
- Bu ifade biraz zorlama gelebilir ve biraz açıklama gerektirebilir.
- Your story seems a bit far-fetched to me.
- Hikayen bana biraz zorlama gibi geldi.
Show More (0)
|
| 2 |
far-fetched |
abartılı |
adj. |
|
- However, I think it is a little far-fetched to talk about ethics.
- Ancak etikten bahsetmenin biraz abartılı olduğunu düşünüyorum.
- It's not so far-fetched.
- O kadar da abartılı değil.
- It might sound far-fetched, but this is a real problem.
- Kulağa abartılı gelebilir ama bu gerçek bir sorun.
Show More (0)
|
| 3 |
far-fetched |
inanılmaz |
adj. |
|
- It's not so far-fetched.
- O kadar inanılmaz değil.
Show More (-2)
|
