| Anglais | Turc | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | bring about v. | gerçekleştirmek | ||
|
As a liberal, I am very proud that it is a liberal government that has brought about these events. Bir liberal olarak, bu olayların liberal bir hükümet tarafından gerçekleştirilmiş olmasından gurur duyuyorum. More Sentences |
||||
| General | bring about v. | yol açmak | ||
|
Stability is needed, and suggestions that a new reform is necessary will only bring about more uncertainty. İstikrar gereklidir ve yeni bir reformun gerekli olduğu yönündeki öneriler sadece daha fazla belirsizliğe yol açacaktır. More Sentences |
||||
| General | bring about v. | doğurmak | ||
|
The Council recommendations on the equal participation of men and women have not brought about the expected results. Kadın ve erkeklerin eşit katılımına ilişkin Konsey tavsiyeleri beklenen sonuçları doğurmamıştır. More Sentences |
||||
| General | bring about v. | beraberinde getirmek | ||
|
Its entry into force brought about active European lawmaking. Yürürlüğe girmesi aktif bir Avrupa kanun yapımını beraberinde getirmiştir. More Sentences |
||||
| Phrasals | ||||
| Phrasals | bring about | yol açmak | ||
|
The free-trade area will bring about profound changes to Lebanese commerce. Serbest ticaret bölgesi Lübnan ticaretinde köklü değişikliklere yol açacaktır. More Sentences |
||||
| General | ||||
| General | bring about v. | sebep olmak | ||
| General | bring about v. | husule getirmek | ||
| General | bring about v. | ileri sürmek | ||
| General | bring about v. | meydana getirmek | ||
| General | bring about v. | neden olmak | ||
| Phrasals | ||||
| Phrasals | bring about v. | gerçekleşmesini sağlamak | ||
| Phrasals | bring about v. | başarmak | ||
| Phrasals | bring about v. | başına getirmek | ||
| Phrasals | bring about v. | neden olmak | ||
| Phrasals | bring about v. | sebep olmak | ||
| Phrasals | bring about v. | ters yönde hareket ettirmek | ||
| Politics | ||||
| Politics | bring about v. | meydana gelmek | ||
| Marine | ||||
| Marine | bring about v. | orsa alabanda etmek | ||
