|
Catégorie |
Anglais |
Turc |
|
Common Usage |
|
1 |
Common Usage |
car park n.
|
otopark |
|
Bodrium Hotel&You Spa Bodrum is located 1.6 km from French Tower and offers a free car park.
Fransız Kulesi'ne 1,6 km mesafede yer alan Bodrium Hotel&You Spa Bodrum, ücretsiz otopark hizmeti sunmaktadır.
More Sentences
|
General |
|
2 |
General |
car rental n.
|
araba kiralama |
|
Dan was spotted at a local car rental agency.
Dan yerel bir araba kiralama ajansında görüldü.
More Sentences
|
3 |
General |
freight car n.
|
yük vagonu |
|
After some freight cars were derailed, services were suspended on the Chuo Line.
Bazı yük vagonları raydan çıktıktan sonra, Chuo Hattı'ndaki seferler askıya alındı.
More Sentences
|
4 |
General |
sports car n.
|
spor araba |
|
So you have found a sports car with a fairly powerful engine.
Çok kuvvetli motoru olan bir spor araba buldunuz yani.
More Sentences
|
5 |
General |
street car n.
|
tramvay |
|
Which is cheaper, the bus or the street car?
Hangisi daha ucuz, otobüs mü yoksa tramvay mı?
More Sentences
|
6 |
General |
dining car n.
|
yemekli vagon |
|
The dining car's at the front end of the train.
Yemek vagonu trenin ön tarafında.
More Sentences
|
7 |
General |
police car n.
|
polis arabası |
|
All the police cars were equipped with bulletproof glass.
Tüm polis arabaları kurşun geçirmez cam ile donatılmış.
More Sentences
|
8 |
General |
rent a car n.
|
araç kiralama |
|
Renting a car was the best option.
Araç kiralamak en iyi seçenekti.
More Sentences
|
9 |
General |
old car n.
|
hurda |
|
The old car was taken for scrap.
Eski araba hurdaya çıkarıldı.
More Sentences
|
10 |
General |
car door n.
|
araba kapısı |
|
I shut the car door.
Araba kapısını kapattım.
More Sentences
|
11 |
General |
race car n.
|
yarış arabası |
|
Tom dreamed of becoming a race car driver.
Tom, bir yarış arabası pilotu olmayı hayal ediyordu.
More Sentences
|
|
12 |
General |
car key n.
|
araba anahtarı |
|
My husband was so flabbergasted he dropped his car keys.
Kocam o kadar şaşkına dönmüştü ki araba anahtarlarını düşürdü.
More Sentences
|
13 |
General |
sleeping car n.
|
yataklı vagon |
|
Does this train have a sleeping car?
Bu trenin bir yataklı vagonu var mı?
More Sentences
|
14 |
General |
cable car n.
|
teleferik |
|
We went up the mountain by cable car.
Teleferikle dağa çıktık.
More Sentences
|
15 |
General |
car park n.
|
araba parkı |
|
Dozens of cars are parked in the car park.
Otoparkta düzinelerce araba park etmişti.
More Sentences
|
16 |
General |
used car n.
|
kullanılmış araba |
|
I told Tom not to buy a used car.
Tom'a kullanılmış araba almamasını söyledim.
More Sentences
|
17 |
General |
car wash n.
|
araba yıkama |
|
Let's go to the car wash.
Araba yıkamaya gidelim.
More Sentences
|
18 |
General |
car sales n.
|
araba satışları |
|
Why do we need to have special rules for car dealers and for car sales?
Neden araba satıcıları ve araba satışları için özel kurallara ihtiyacımız var?
More Sentences
|
19 |
General |
luxury car n.
|
lüks araba |
|
That luxury car is small.
O lüks araba küçük.
More Sentences
|
20 |
General |
car tyre n.
|
araba lastiği |
|
This contrast was highlighted once again during the debate on car tyres.
Araba lastikleriyle ilgili tartışmalar sırasında bu tezat bir kez daha vurgulanmıştır.
More Sentences
|
21 |
General |
car horn n.
|
araba kornası |
|
Can't you hear all the car horns beeping behind us?
Arkamızdaki arabaların korna seslerini duymuyor musun?
More Sentences
|
22 |
General |
private car n.
|
özel araç |
|
You are all familiar with the regular technical examination of private cars.
Hepiniz özel araçların düzenli olarak teknik incelemeye tabi tutulduğunu biliyorsunuz.
More Sentences
|
23 |
General |
car stereo n.
|
araba teybi |
|
The car stereo doesn't work.
Arabanın teybi çalışmıyor.
More Sentences
|
24 |
General |
toy car n.
|
oyuncak araba |
|
I bought Tom a toy car.
Tom'a bir oyuncak araba aldım.
More Sentences
|
25 |
General |
passenger car n.
|
binek otomobili |
|
We can therefore rely on the test procedure for passenger cars.
Bu nedenle binek otomobiller için test prosedürüne güvenebiliriz.
More Sentences
|
26 |
General |
flying car n.
|
uçan araba |
|
In the year 2012, there will be flying cars everywhere.
2012 yılında her yerde uçan arabalar olacak.
More Sentences
|
27 |
General |
passenger car n.
|
binek araç |
|
We can therefore rely on the test procedure for passenger cars.
Bu nedenle binek araçlara yönelik test prosedürüne güvenebiliriz.
More Sentences
|
28 |
General |
car crash n.
|
araba kazası |
|
The car crash was a bad experience for her.
Araba kazası onun için kötü bir deneyimdi.
More Sentences
|
29 |
General |
patrol car n.
|
devriye arabası |
|
The patrol cars cover the whole of the area.
Devriye arabaları tüm bölgeyi kapsıyor.
More Sentences
|
30 |
General |
racing car n.
|
yarış otomobili |
|
Tom doesn't have what it takes to be a race car driver.
Tom bir yarış otomobili sürücüsü olmak için gerekenlere sahip değildir.
More Sentences
|
31 |
General |
fast car n.
|
hızlı araba |
|
This is the fastest car in our showroom.
Bu galerimizdeki en hızlı araba.
More Sentences
|
32 |
General |
new car n.
|
yeni araba |
|
So it is hard to arrange finance for the new cars.
Bu nedenle yeni arabalar için finansman ayarlamak zor.
More Sentences
|
33 |
General |
car thief n.
|
araba hırsızı |
|
While in jail, Tom befriended John, an infamous car thief.
Hapisteyken, Tom nam salmış bir araba hırsızı olan John ile arkadaş oldu.
More Sentences
|
34 |
General |
driving car n.
|
araba kullanma |
|
Tom isn't used to driving a left-hand drive car.
Tom soldan direksiyonlu bir araba kullanmaya alışık değildir.
More Sentences
|
35 |
General |
electric car n.
|
elektrikli araba |
|
Tom purchased an electric car.
Tom bir elektrikli araba satın aldı.
More Sentences
|
36 |
General |
car radio n.
|
araba radyosu |
|
Tom turned on the car radio.
Tom araba radyosunu açtı.
More Sentences
|
37 |
General |
driverless car n.
|
sürücüsüz araba |
|
Driverless cars are now widely in use.
Sürücüsüz arabalar artık yaygın olarak kullanılıyor.
More Sentences
|
38 |
General |
car factory n.
|
araba fabrikası |
|
He is making spare parts in a car factory.
Bir araba fabrikasında yedek parça yapıyor.
More Sentences
|
39 |
General |
two-car garage n.
|
iki arabalık garaj |
|
It is quite common in North America for homes to have a one or two-car garage.
Kuzey Amerika'da evlerin bir veya iki arabalık garaja sahip olması oldukça yaygındır.
More Sentences
|
40 |
General |
start the car v.
|
arabayı çalıştırmak |
|
Tom got into the driver's seat and started the car.
Tom sürücü koltuğuna oturdu ve arabayı çalıştırdı.
More Sentences
|
41 |
General |
drive a car v.
|
araba kullanmak |
|
You cannot be too careful driving a car.
Araba kullanırken ne kadar dikkatli olsanız azdır.
More Sentences
|
42 |
General |
steal a car v.
|
araba çalmak |
|
I hear Tom stole a car.
Tom'un bir araba çaldığını duydum.
More Sentences
|
43 |
General |
lose control of (the car) v.
|
arabanın kontrolünü kaybetmek |
|
Tom lost control of the car.
Tom, arabanın kontrolünü kaybetti.
More Sentences
|
44 |
General |
rent a car v.
|
araba kiralamak |
|
Tom is going to rent a car and drive to Boston.
Tom bir araba kiralayacak ve Boston'a gidecek.
More Sentences
|
45 |
General |
fix the car v.
|
arabayı tamir etmek |
|
What have you done about fixing the car?
Arabayı tamir ettirmek için ne yaptınız?
More Sentences
|
46 |
General |
go by car v.
|
arabayla gitmek |
|
I'm going by car.
Arabayla gidiyorum.
More Sentences
|
47 |
General |
sell car v.
|
araba satmak |
|
He sells cars in France.
O, Fransa'da araba satıyor.
More Sentences
|
48 |
General |
hire a car v.
|
araba kiralamak |
|
I had to hire a car.
Bir araba kiralamak zorunda kaldım.
More Sentences
|
49 |
General |
wash the car v.
|
arabayı yıkamak |
|
Tom is the one who usually washes the car.
Genellikle arabayı yıkayan kişi Tom'dur.
More Sentences
|
50 |
General |
come by car v.
|
arabayla gelmek |
|
He came by car instead of by train.
O, tren yerine arabayla geldi.
More Sentences
|
51 |
General |
by car adv.
|
arabayla |
|
You go to work by car.
İşe arabayla gidersin.
More Sentences
|
|
Colloquial |
|
52 |
Colloquial |
rent a car v.
|
araba kiralamak |
|
Tom is going to rent a car and drive to Boston.
Tom bir araba kiralayacak ve Boston'a gidecek.
More Sentences
|
53 |
Colloquial |
stop the car interj.
|
arabayı durdur |
|
The function of the brake is to stop the car.
Frenin işlevi arabayı durdurmaktır.
More Sentences
|
General |
|
54 |
General |
dining car n.
|
diner |
|
55 |
General |
scout car n.
|
keşif aracı |
|
56 |
General |
refrigerator car n.
|
frigorifik vagon |
|
57 |
General |
trolley car n.
|
tramvay arabası |
|
58 |
General |
car bomb n.
|
arabaya yerleştirilen bomba |
|
59 |
General |
railway car n.
|
vagon |
|
60 |
General |
car mechanic n.
|
araç mekaniği |
|
61 |
General |
camera car n.
|
şaryo |
|
62 |
General |
passenger car n.
|
binek arabası |
|
63 |
General |
baggage car n.
|
furgon |
|
64 |
General |
man who repairs car hoods n.
|
kaportacı |
|
65 |
General |
car hire n.
|
araba kiralama |
|
66 |
General |
estate car n.
|
steyşın |
|
67 |
General |
racing car n.
|
yarış arabası |
|
68 |
General |
car park n.
|
park yeri |
|
69 |
General |
car company n.
|
otomobil firması |
|
70 |
General |
car racing n.
|
araba yarışı |
|
71 |
General |
car heater n.
|
oto kaloriferi |
|
72 |
General |
stunt car n.
|
çarpışan araba |
|
73 |
General |
car owner n.
|
araba sahibi |
|
74 |
General |
car body n.
|
oto gövdesi |
|
75 |
General |
official car n.
|
resmi araç |
|
76 |
General |
official car n.
|
makam arabası |
|
77 |
General |
palace car n.
|
saray arabası |
|
78 |
General |
car licence n.
|
otomobil ruhsatı |
|
79 |
General |
armoured car n.
|
zırhlı araba |
|
80 |
General |
passenger car n.
|
yolcu arabası |
|
81 |
General |
baggage car n.
|
yük vagonu |
|
82 |
General |
patrol car n.
|
ekip otosu |
|
83 |
General |
wrecking car n.
|
enkaz arabası |
|
84 |
General |
trolley car n.
|
tramvay |
|
85 |
General |
car park n.
|
park |
|
86 |
General |
multistorey car park n.
|
otopark |
|
87 |
General |
car body n.
|
otomobil karoseri |
|
88 |
General |
motor car n.
|
motris |
|
89 |
General |
car sickness n.
|
yol tutması (dolayısıyla kusma |
|
90 |
General |
car wash n.
|
oto yıkama yeri |
|
91 |
General |
sport car n.
|
spor araba |
|
92 |
General |
car holder n.
|
arabalarda telefon vb koymak için kullanılan tutacak |
|
93 |
General |
buffet car n.
|
vagon restoran |
|
94 |
General |
mine car n.
|
ocak arabası |
|
95 |
General |
car battery n.
|
otomobil aküsü |
|
96 |
General |
dining car n.
|
vagon restoran |
|
97 |
General |
touring car n.
|
gezinti arabası |
|
98 |
General |
car lifter n.
|
kriko |
|
99 |
General |
motor car n.
|
otomotris |
|
100 |
General |
observatin car n.
|
yolcuların etrafı seyretmelerine uygun, geniş pencereli vagon |
|
101 |
General |
car assembly plant n.
|
otomobil montaj firması |
|
102 |
General |
freight car n.
|
eşya vagonu |
|
103 |
General |
squad car n.
|
polise ait devriye arabası |
|
104 |
General |
logging car n.
|
tomruk vagonu |
|
105 |
General |
cable car n.
|
kablo ile çekilen araba |
|
106 |
General |
car body firm n.
|
otomobil karoser firması |
|
107 |
General |
tank car n.
|
tank |
|
108 |
General |
baby car seat n.
|
bebek arabası koltuğu |
|
109 |
General |
prowl car n.
|
polis arabası |
|
110 |
General |
rent a car service n.
|
araba kiralama servisi |
|
111 |
General |
crashing car n.
|
çarpışan oto |
|
112 |
General |
car pool n.
|
araba parkı |
|
113 |
General |
parlor car n.
|
rahat koltuklu vagon |
|
114 |
General |
motor car insurance n.
|
araba sigortası |
|
115 |
General |
mail car n.
|
posta vagonu |
|
116 |
General |
cable car n.
|
bir kabloya tutturulmuş ve onun vasıtasıyla hareket eden büyük kabin |
|
117 |
General |
official car n.
|
makam aracı |
|
118 |
General |
baby car chair n.
|
bebek araba koltuğu |
|
119 |
General |
delivery car n.
|
kamyonet |
|
120 |
General |
rental car n.
|
kiralık otomobil |
|
121 |
General |
rail car n.
|
vagon |
|
122 |
General |
passenger car n.
|
yolcu vagonu |
|
123 |
General |
mail car n.
|
posta arabası |
|
124 |
General |
car bumper n.
|
tampon |
|
125 |
General |
hire car n.
|
kiralık vagon |
|
126 |
General |
car selling n.
|
galericilik |
|
127 |
General |
car rentals n.
|
araba kiralamaları |
|
128 |
General |
car phone n.
|
araç telefonu |
|
129 |
General |
saloon car n.
|
sedan |
|
130 |
General |
car glass n.
|
araba camı |
|
131 |
General |
getaway car n.
|
çalıntı araba |
|
132 |
General |
car lighter n.
|
araba çakmağı |
|
133 |
General |
car fleet n.
|
araç filosu |
|
134 |
General |
car wash n.
|
araç yıkama |
|
135 |
General |
car door n.
|
araç kapısı |
|
136 |
General |
car travel n.
|
araba seyahati |
|
137 |
General |
car travel n.
|
araba yolculuğu |
|
138 |
General |
car cover n.
|
araba örtüsü |
|
139 |
General |
car lighter n.
|
araç çakmağı |
|
140 |
General |
car phone n.
|
araba telefonu |
|
141 |
General |
private car n.
|
özel araba |
|
142 |
General |
car audio n.
|
araba teybi |
|
143 |
General |
private car n.
|
binek otomobil |
|
144 |
General |
private car n.
|
binek otomobili |
|
145 |
General |
car modification n.
|
araba modifiyesi |
|
146 |
General |
car industry n.
|
otomobil sanayi |
|
147 |
General |
car sector n.
|
otomobil sektörü |
|
148 |
General |
car industry n.
|
otomobil sektörü |
|
149 |
General |
saloon car n.
|
sedan araba |
|
150 |
General |
car park mafia n.
|
otopark mafyası |
|
151 |
General |
car lighter n.
|
araba sigara çakmağı |
|
152 |
General |
car washer n.
|
araba yıkayıcısı |
|
153 |
General |
car seller n.
|
araba satıcısı |
|
154 |
General |
car paint n.
|
araba boyası |
|
155 |
General |
passenger car n.
|
binek aracı |
|
156 |
General |
scrap car n.
|
pert otomobil |
|
157 |
General |
waste car n.
|
pert araç |
|
158 |
General |
scrap car n.
|
pert araç |
|
159 |
General |
waste car n.
|
ıskarta (otomobil) |
|
160 |
General |
scrap car n.
|
ıskarta (otomobil) |
|
161 |
General |
waste car n.
|
pert otomobil |
|
162 |
General |
car ferry n.
|
araba vapuru |
|
163 |
General |
commercial car n.
|
ticari araba |
|
164 |
General |
car upholstery n.
|
araba döşemesi |
|
165 |
General |
dining car n.
|
lokanta bölmesi |
|
166 |
General |
battery-operated car n.
|
akülü araba |
|
167 |
General |
battery-powered car n.
|
akülü araba |
|
168 |
General |
battery-operated car n.
|
akü ile çalışan araba |
|
169 |
General |
battery-powered car n.
|
akü ile çalışan araba |
|
170 |
General |
high-quality car n.
|
lüks araba |
|
171 |
General |
car-key n.
|
araç anahtarı |
|
172 |
General |
dining-car n.
|
yemekli vagon |
|
173 |
General |
multi-storey car park n.
|
çok katlı otopark |
|
174 |
General |
multi-storey car park n.
|
katlı otopark |
|
175 |
General |
old junky car n.
|
külüstür araba |
|
176 |
General |
natural gas operated car n.
|
doğal gazlı araba |
|
177 |
General |
motor car traffic n.
|
otomobil trafiği |
|
178 |
General |
motor car n.
|
otomobil |
|
179 |
General |
private car n.
|
yolcu vagonu |
|
180 |
General |
restaurant car n.
|
yemekli vagon |
|
181 |
General |
lift-car door n.
|
asansör kabin kapısı |
|
182 |
General |
freight car n.
|
vagon |
|
183 |
General |
railroad car n.
|
vagon |
|
184 |
General |
underground car park n.
|
yeraltı otopark |
|
185 |
General |
underground car park n.
|
zemin altı otopark |
|
186 |
General |
a broken down car n.
|
bozuk araba |
|
187 |
General |
stock-car racing n.
|
çarpışan araba yarışı |
|
188 |
General |
stock-car racing n.
|
arabaların birbirlerine çarparak yarıştıkları yarış |
|
189 |
General |
car seller n.
|
oto satıcısı |
|
190 |
General |
car seller n.
|
otomobil satıcısı |
|
191 |
General |
car care service n.
|
araba bakım servisi |
|
192 |
General |
patrol car n.
|
devriye aracı |
|
193 |
General |
top model car n.
|
son model araba |
|
194 |
General |
patrol car n.
|
polis arabası |
|
195 |
General |
family car n.
|
aile arabası |
|
196 |
General |
slightly used car n.
|
az kullanılmış araba |
|
197 |
General |
car of the year n.
|
senenin aracı |
|
198 |
General |
car of the year n.
|
yılın aracı |
|
199 |
General |
car addiction n.
|
otomobil bağımlılığı |
|
200 |
General |
car top n.
|
araba tavanı |
|
201 |
General |
bumper car n.
|
çarpışan oto |
|
202 |
General |
model car collection n.
|
model araba koleksiyonu |
|
203 |
General |
junk car n.
|
hurda araba |
|
204 |
General |
bridal car n.
|
gelin arabası |
|
205 |
General |
police car siren n.
|
polis sireni |
|
206 |
General |
car racer n.
|
otomobil yarışçısı |
|
207 |
General |
car racer n.
|
araba yarışçısı |
|
208 |
General |
car shelter n.
|
araba çadırı |
|
209 |
General |
car tent n.
|
araba çadırı |
|
210 |
General |
car deck n.
|
araba güvertesi |
|
211 |
General |
passenger car rental n.
|
binek araç kiralama |
|
212 |
General |
commercial car rental n.
|
ticari araç kiralama |
|
213 |
General |
car free day n.
|
otomobilsiz gün |
|
214 |
General |
car free day n.
|
otomobilsiz kent günü |
|
215 |
General |
vintage car n.
|
klasik araba |
|
216 |
General |
car designer n.
|
araba tasarımcısı |
|
217 |
General |
car graveyard n.
|
araba mezarlığı |
|
218 |
General |
car chase n.
|
araba takibi |
|
219 |
General |
a white car n.
|
beyaz bir araba |
|
220 |
General |
police car n.
|
polis otosu |
|
221 |
General |
armor-plated car n.
|
zırhlı araç |
|
222 |
General |
armored car n.
|
zırhlı araç |
|
223 |
General |
armor-plated car n.
|
zırhlı araba |
|
224 |
General |
armored car n.
|
zırhlı araba |
|
225 |
General |
mule car n.
|
katır arabası |
|
226 |
General |
parked car n.
|
park halindeki araba |
|
227 |
General |
parked car n.
|
park edilmiş araba |
|
228 |
General |
armored car n.
|
zırhlı vagon |
|
229 |
General |
club car n.
|
salonlu vagon |
|
230 |
General |
coal car n.
|
kömür vagonu |
|
231 |
General |
lounge car n.
|
salonlu vagon |
|
232 |
General |
bumper car n.
|
çarpışan araba |
|
233 |
General |
dodgem car n.
|
çarpışan araba |
|
234 |
General |
stalled car n.
|
istop etmiş araba |
|
235 |
General |
car-sharing n.
|
ortaklaşa binme |
|
236 |
General |
car-sharing n.
|
otomobil ortak kullanımı |
|
237 |
General |
car-sharing n.
|
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
|
238 |
General |
car steering wheel n.
|
araba direksiyonu |
|
239 |
General |
car surfing n.
|
bisiklet sürücüsünün diğer araçların tamponuna asılarak gitmesi |
|
240 |
General |
solar car n.
|
güneş arabası |
|
241 |
General |
compact car n.
|
küçük ve ekonomik aile arabası |
|
242 |
General |
new car n.
|
sıfır araba |
|
243 |
General |
car park attendant n.
|
otoparkçı |
|
244 |
General |
car park owner n.
|
otoparkçı |
|
245 |
General |
car park owner n.
|
otopark sahibi |
|
246 |
General |
car park attendant n.
|
otopark görevlisi |
|
247 |
General |
car window film n.
|
cam filmi |
|
248 |
General |
car crash n.
|
araba çarpması |
|
249 |
General |
car hit n.
|
araba çarpması |
|
250 |
General |
car seat pad n.
|
araba koltuğu minderi |
|
251 |
General |
car seat cushion n.
|
araba koltuğu minderi |
|
252 |
General |
cable car station n.
|
telesiyej hattı |
|
253 |
General |
chauffeur- driven car n.
|
özel şoförlü araba |
|
254 |
General |
sleeper car [us] n.
|
sıradan görünüşünün aksine çok yüksek motor gücüne sahip araç |
|
255 |
General |
q-car [uk] n.
|
sıradan görünüşünün aksine çok yüksek motor gücüne sahip araç |
|
256 |
General |
car charger n.
|
çakmak şarj |
|
257 |
General |
opening car n.
|
öncü araç |
|
258 |
General |
zero car n.
|
öncü araç |
|
259 |
General |
town car n.
|
limuzin |
|
260 |
General |
car breakdown n.
|
araba arızalanması |
|
261 |
General |
car breakdown n.
|
araba arızası |
|
262 |
General |
car breakdown n.
|
araba bozulması |
|
263 |
General |
baby car seat n.
|
bebek araba koltuğu |
|
264 |
General |
runaway car n.
|
kaçan araba |
|
265 |
General |
runaway car n.
|
suçluların kaçtığı araba |
|
266 |
General |
runaway car n.
|
kaçış arabası |
|
267 |
General |
car title n.
|
araç ruhsatı |
|
268 |
General |
car title n.
|
araba ruhsatı |
|
269 |
General |
multi storey car park n.
|
çok katlı kapalı otopark |
|
270 |
General |
pace car n.
|
güvenlik aracı |
|
271 |
General |
safety car n.
|
güvenlik aracı |
|
272 |
General |
safety car n.
|
formula 1 gibi yarışlarda kaza durumlarında piste girip güvenlik sağlamak amacıyla yarışçıların hızlarını ayarlayan araç |
|
273 |
General |
pace car n.
|
formula 1 gibi yarışlarda kaza durumlarında piste girip güvenlik sağlamak amacıyla yarışçıların hızlarını ayarlayan araç |
|
274 |
General |
baby car seat n.
|
araç için bebek koltuğu |
|
275 |
General |
car enthusiast n.
|
araba sevdalısı |
|
276 |
General |
driverless car n.
|
şoförsüz araba |
|
277 |
General |
radio car n.
|
telsiz ile donatılmış polis arabası |
|
278 |
General |
car port n.
|
iki yanı açık garaj |
|
279 |
General |
car boot sale n.
|
araba bagajında yapılan satış |
|
280 |
General |
car boot sale n.
|
bit pazarı |
|
281 |
General |
tumble car n.
|
kağnı |
|
282 |
General |
tumble car n.
|
yük arabası |
|
283 |
General |
governess car n.
|
dingil akslı ve iki koltuklu araba |
|
284 |
General |
tumble car n.
|
dingil akslı ve iki koltuklu araba |
|
285 |
General |
new car smell n.
|
yeni araba kokusu |
|
286 |
General |
new car smell n.
|
sıfır araba kokusu |
|
287 |
General |
car mat n.
|
araba paspası |
|
288 |
General |
jaunting car n.
|
(atların çektiği) bir tür gezinti arabası |
|
289 |
General |
jaunty car n.
|
(atların çektiği) bir tür gezinti arabası |
|
290 |
General |
rented car n.
|
kiralanmış araba |
|
291 |
General |
horse car n.
|
at arabası |
|
292 |
General |
horse car n.
|
at taşıma aracı |
|
293 |
General |
demonstration car n.
|
satış bayisinin çalışanları tarafından sürülen veya test sürüşü için kullanılan yeni araba |
|
294 |
General |
getaway car n.
|
suçluların suç mahallinden çabuk kaçabilmesi için çalışır durumda bırakılan araba |
|
295 |
General |
ghost car [canada] n.
|
gizli polis aracı |
|
296 |
General |
ghost car [canada] n.
|
sivil polis aracı |
|
297 |
General |
grip car n.
|
teleferik |
|
298 |
General |
hire car n.
|
kiralık araba |
|
299 |
General |
hired car n.
|
kiralık araba |
|
300 |
General |
armored cash transport car n.
|
zırhlı para taşıma aracı |
|
301 |
General |
jaunting car n.
|
irlanda'ya özgü bir at arabası |
|
302 |
General |
jaunty car n.
|
irlanda'ya özgü bir at arabası |
|
303 |
General |
radio-controlled car n.
|
uzaktan kumandalı araç |
|
304 |
General |
drawing-room car n.
|
günlük yolculuklarda kullanılan ve bireysel koltuklar için ekstra ücret ödenen yolcu vagonu |
|
305 |
General |
parlour car n.
|
günlük yolculuklarda kullanılan ve bireysel koltuklar için ekstra ücret ödenen yolcu vagonu |
|
306 |
General |
pedal car n.
|
pedallı araba |
|
307 |
General |
first-class car n.
|
birinci sınıf araç |
|
308 |
General |
undercover car [uk] n.
|
sivil polis aracı |
|
309 |
General |
unmarked car [uk] n.
|
sivil polis aracı |
|
310 |
General |
slot car n.
|
elektrikli oyuncak yarış arabası |
|
311 |
General |
car trouble n.
|
araba arızası |
|
312 |
General |
repair a car v.
|
araba tamir etmek |
|
313 |
General |
drive a car v.
|
otomobil kullanmak |
|
314 |
General |
have a car accident v.
|
araba çarpmak |
|
315 |
General |
run the car v.
|
arabayı çalıştırmak |
|
316 |
General |
sleep in the car v.
|
arabada uyumak |
|
317 |
General |
rent a car v.
|
araç kiralamak |
|
318 |
General |
gun the car up v.
|
gaza basmak |
|
319 |
General |
(a car) to hit v.
|
araba çarpmak |
|
320 |
General |
get out (the car) v.
|
arabadan inmek |
|
321 |
General |
take the car in for service v.
|
servise bırakmak (arabayı) |
|
322 |
General |
leave the car v.
|
aracı terk etmek |
|
323 |
General |
wait (for someone) in the car v.
|
arabada beklemek |
|
324 |
General |
get in (the car) v.
|
arabaya binmek |
|
325 |
General |
take the car in for service v.
|
arabayı servise götürmek |
|
326 |
General |
take (someone) to (somewhere) by car v.
|
arabayla bırakmak |
|
327 |
General |
take the car in for service v.
|
servise götürmek (arabayı) |
|
328 |
General |
hit a car coming in the opposite direction v.
|
karşı yönden gelen arabaya çarpmak |
|
329 |
General |
abandon the car v.
|
aracı terk etmek |
|
330 |
General |
hit a car coming in the opposite direction v.
|
karşı yönden seyreden arabaya çarpmak |
|
331 |
General |
take the car in for service v.
|
arabayı servise bırakmak |
|
332 |
General |
collide with a car v.
|
araba ile çarpışmak |
|
333 |
General |
start the car v.
|
araba çalıştırmak |
|
334 |
General |
pile into (the car) v.
|
arabaya doluşmak |
|
335 |
General |
turn the car key v.
|
kontağı çevirmek |
|
336 |
General |
get out the car v.
|
araçtan inmek |
|
337 |
General |
get out of the car v.
|
araçtan inmek |
|
338 |
General |
manage a car-park v.
|
otopark işletmek |
|
339 |
General |
run a car-park v.
|
otopark işletmek |
|
340 |
General |
enter a stranger's car v.
|
bir yabancının arabasına binmek |
|
341 |
General |
come out unharmed from an overturned car v.
|
takla atan araçtan burnu bile kanamadan kurtulmak |
|
342 |
General |
come out uninjured from an overturned car v.
|
takla atan araçtan burnu bile kanamadan kurtulmak |
|
343 |
General |
come out scot-free from an overturned car v.
|
takla atan araçtan burnu bile kanamadan kurtulmak |
|
344 |
General |
come out unharmed from an overturned car v.
|
takla atan araçtan burnu bile kanamadan çıkmak |
|
345 |
General |
come out scot-free from an overturned car v.
|
takla atan araçtan burnu bile kanamadan çıkmak |
|
346 |
General |
come out uninjured from an overturned car v.
|
takla atan araçtan burnu bile kanamadan çıkmak |
|
347 |
General |
drive a car v.
|
araba sürmek |
|
348 |
General |
(car) hit the pole v.
|
(araba) direğe çarpmak |
|
349 |
General |
check the car v.
|
aracı incelemek |
|
350 |
General |
check the car v.
|
arabayı incelemek |
|
351 |
General |
change the engine/motor oil of the car v.
|
yağını değiştirmek |
|
352 |
General |
key the car v.
|
(anahtarla vb.) arabayı çizmek |
|
353 |
General |
pull the car over v.
|
arabayı kenara çekmek |
|
354 |
General |
roll down window (of a car) v.
|
(araba) pencereyi indirmek |
|
355 |
General |
roll down window (of a car) v.
|
(araba) camı indirmek |
|
356 |
General |
roll down window (of a car) v.
|
(araba) camı açmak |
|
357 |
General |
roll up the window (of a car) v.
|
(araba) pencereyi kapamak |
|
358 |
General |
roll up the window (of a car) v.
|
(araba) camı kapamak |
|
359 |
General |
make a car accident v.
|
araba kazası yapmak |
|
360 |
General |
have a car accident v.
|
araba kazası yapmak |
|
361 |
General |
be brought to the er following a car accident v.
|
bir araba kazasının ardından acile getirilmek |
|
362 |
General |
fuel the car up v.
|
arabaya benzin/yakıt koymak/almak |
|
363 |
General |
go to someone's house on the pretense of buying their car v.
|
arabasına müşteriymişim gibi evine gitmek |
|
364 |
General |
wait in the car v.
|
arabada beklemek |
|
365 |
General |
drive a car/bus v.
|
direksiyon sallamak |
|
366 |
General |
dispatch a squad car v.
|
bir devriye arabası göndermek |
|
367 |
General |
drive the car too fast v.
|
arabayı çok hızlı sürmek |
|
368 |
General |
run back to the car v.
|
arabaya geri koşmak |
|
369 |
General |
run back to the car v.
|
geri arabaya koşmak |
|
370 |
General |
put the bags in the car v.
|
çantaları arabaya koymak |
|
371 |
General |
get the car back v.
|
arabayı geri almak |
|
372 |
General |
get out the car v.
|
arabandan inmek |
|
373 |
General |
go out the car v.
|
arabandan inmek |
|
374 |
General |
put gasoline on someone's car v.
|
birinin arabasına benzin koymak |
|
375 |
General |
have a car v.
|
arabası olmak |
|
376 |
General |
have a car v.
|
altında araba olmak |
|
377 |
General |
lose control of one's car v.
|
arabanın kontrolünü kaybetmek |
|
378 |
General |
lose control of one's car v.
|
arabasının kontrolünü kaybetmek |
|
379 |
General |
hear the sound of music coming from a passing car v.
|
yoldan geçen bir arabadan gelen müziğin sesini duymak |
|
380 |
General |
ease a car into a narrow space v.
|
arabayı dar/sıkışık bir yere yerleştirmek/park etmek |
|
381 |
General |
kill himself in one's car v.
|
kendini arabasında öldürmek |
|
382 |
General |
impound the car v.
|
arabayı bağlamak |
|
383 |
General |
tow the car to the impound lot v.
|
(polis vb) arabayı bağlamak |
|
384 |
General |
roll start a car v.
|
arabayı iterek çalıştırmak |
|
385 |
General |
roll start a car v.
|
arabayı vurdurmak |
|
386 |
General |
get the car washed v.
|
arabayı yıkatmak |
|
387 |
General |
have the car washed v.
|
arabayı yıkatmak |
|
388 |
General |
wash someone's car v.
|
birinin arabasını yıkamak |
|
389 |
General |
let the car idle v.
|
aracı/arabayı boşta bekletmek |
|
390 |
General |
let the car idle v.
|
aracı/arabayı boşa almak |
|
391 |
General |
work for a car rental company v.
|
oto kiralamacıda çalışmak |
|
392 |
General |
jump out of a moving car v.
|
hareket halindeki bir arabadan atlamak |
|
393 |
General |
put a tracker in one's car v.
|
birinin arabasına takip cihazı yerleştirmek |
|
394 |
General |
wash a car v.
|
araba yıkamak |
|
395 |
General |
come by car v.
|
araba ile gelmek |
|
396 |
General |
get on a cable car v.
|
teleferiğe binmek |
|
397 |
General |
ride a cable car v.
|
teleferiğe binmek |
|
398 |
General |
be run over by a car v.
|
araba tarafından ezilmek |
|
399 |
General |
be run over by a car v.
|
arabanın altında kalmak |
|
400 |
General |
get the car out of the garage v.
|
arabayı garajdan çıkarmak |
|
401 |
General |
take the car out of the garage v.
|
arabayı garajdan çıkarmak |
|
402 |
General |
car-sized adj.
|
araba boyutunda |
|
403 |
General |
car-sick adj.
|
araba tutması yaşayan |
|
404 |
General |
car-sick adj.
|
arabada giderken midesi bulanan |
|
405 |
General |
the car is near exit number ... expr.
|
araba … numaralı çıkışın yakınında |
|
406 |
General |
the car is near junction number ... expr.
|
araba … numaralı kavşağın yakınında |
|
407 |
General |
the car is still under warranty expr.
|
araba halen garanti kapsamı altında |
|
408 |
General |
the car skidded expr.
|
araba (bayırda, karda, vs.) kaydı |
|
409 |
General |
slo (slovenia) (international car registration) abrev.
|
slovenya |
|
Colloquial |
|
410 |
Colloquial |
car crash n.
|
başına felaket gelmiş kimse |
|
411 |
Colloquial |
car crash n.
|
musibete uğramış kimse |
|
412 |
Colloquial |
car crash n.
|
afetzede |
|
413 |
Colloquial |
get in the car n.
|
arabaya bin |
|
414 |
Colloquial |
squad car n.
|
ekip otosu |
|
415 |
Colloquial |
a passing car n.
|
yoldan geçen bir araba |
|
416 |
Colloquial |
car note n.
|
araba kredisi |
|
417 |
Colloquial |
wait in the car v.
|
arabada beklemek |
|
418 |
Colloquial |
jump in the car v.
|
arabaya atlamak |
|
419 |
Colloquial |
wrap car around v.
|
arabayı (büyük bir süratle) çarpmak |
|
420 |
Colloquial |
hey you by the car interj.
|
hey sen arabanın yanındaki |
|
421 |
Colloquial |
stay in the car expr.
|
arabada kal |
|
422 |
Colloquial |
like in my car expr.
|
aynı arabamda da olduğu gibi |
|
423 |
Colloquial |
get your hand off my car expr.
|
çek elini arabamdan |
|
Idioms |
|
424 |
Idioms |
the dog that caught the car n.
|
boşluğa düşmüş kimse |
|
425 |
Idioms |
the dog that caught the car n.
|
bir şeyi başardıktan sonra ne yapacağını bilemeyen/boşluğa düşen kimse |
|
426 |
Idioms |
live out of (one's) car v.
|
arabasında yaşamak |
|
427 |
Idioms |
wrap one's car around something v.
|
arabayı (büyük bir süratle) bir yere çarpmak |
|
428 |
Idioms |
put a dent in one's car v.
|
birinin arabasını çizmek |
|
Speaking |
|
429 |
Speaking |
where is the car? n.
|
araba nerede? |
|
430 |
Speaking |
get in the car interj.
|
bin arabaya |
|
431 |
Speaking |
where are the car keys? expr.
|
arabanın anahtarları nerde? |
|
432 |
Speaking |
is something wrong with your car? expr.
|
arabanıza bir şey mi oldu? |
|
433 |
Speaking |
I have a car expr.
|
arabam var |
|
434 |
Speaking |
I don't have a car expr.
|
arabam yok |
|
435 |
Speaking |
I wonder where I can rent a car expr.
|
acaba nereden araba kiralayabilirim |
|
436 |
Speaking |
what is the first thing that should be done when a car starts to skid? expr.
|
araba kaymaya başladığında yapılması gereken ilk şey nedir? |
|
437 |
Speaking |
he died like in a car accident or something expr.
|
araba kazasında mı ne ölmüş |
|
438 |
Speaking |
don't drive car expr.
|
araba kullanma |
|
439 |
Speaking |
the car is in your name expr.
|
araba senin üzerine |
|
440 |
Speaking |
step out of the car expr.
|
arabadan çıkın |
|
441 |
Speaking |
my car broke down expr.
|
arabam bozuldu |
|
442 |
Speaking |
don't load down my car with too many people expr.
|
arabama bir sürü insan doldurma |
|
443 |
Speaking |
don't load down my car with too many people expr.
|
arabamı bir sürü insanla doldurma |
|
444 |
Speaking |
I got my car painted expr.
|
arabamı boyattım |
|
445 |
Speaking |
I had my car painted expr.
|
arabamı boyattım |
|
446 |
Speaking |
you put a scratch on my car expr.
|
arabamı çizmişsin |
|
447 |
Speaking |
do you have a car? expr.
|
araban var mı? |
|
448 |
Speaking |
what model is your car? expr.
|
arabanın markası ne? |
|
449 |
Speaking |
what kind of car do you drive? expr.
|
arabanın markası ne? |
|
450 |
Speaking |
the car won't start expr.
|
arabanın motorunu çalıştıramıyorum |
|
451 |
Speaking |
I'm fixing the car expr.
|
arabayı onarıyorum |
|
452 |
Speaking |
hold the car still expr.
|
arabayı sabit tut |
|
453 |
Speaking |
have you ever considered selling the car? expr.
|
arabayı satmayı düşündünüz mü? |
|
454 |
Speaking |
I'm fixing the car expr.
|
arabayı tamir ediyorum |
|
455 |
Speaking |
this car is environment friendly expr.
|
bu araba çevre dostudur |
|
456 |
Speaking |
whose car is it? expr.
|
bu araba kimin? |
|
457 |
Speaking |
I bought a car expr.
|
ben araba aldım |
|
458 |
Speaking |
can your father drive a car? expr.
|
baban araba kullanabilir mi? |
|
459 |
Speaking |
I bought a car expr.
|
ben bir araba satın aldım |
|
460 |
Speaking |
can your father drive a car? expr.
|
baban araba kullanabiliyor mu? |
|
461 |
Speaking |
when does your father wash his car? expr.
|
baban arabasını ne zaman yıkar? |
|
462 |
Speaking |
this car runs on gas expr.
|
bu araba benzinle çalışıyor/çalışır |
|
463 |
Speaking |
when does your father wash his car? expr.
|
baban arabasını ne zaman yıkıyor? |
|
464 |
Speaking |
stop the car expr.
|
durdur arabayı |
|
465 |
Speaking |
I forgot my cell phone in the car expr.
|
cep telefonumu arabada unutmuşum |
|
466 |
Speaking |
I drove a car for the first time expr.
|
ilk kez araba kullandım |
|
467 |
Speaking |
I drove a car for the first time expr.
|
ilk kez araba sürdüm |
|
468 |
Speaking |
that's what I call a car expr.
|
işte ben buna araba derim |
|
469 |
Speaking |
our neighbor's car was stolen expr.
|
komşumuzun arabası çalındı |
|
470 |
Speaking |
please move your car out of the road expr.
|
lütfen arabanızı yoldan çekin |
|
471 |
Speaking |
whose car is that? expr.
|
o araba kimin? |
|
472 |
Speaking |
whose car is it? expr.
|
kimin bu araba? |
|
473 |
Speaking |
whose car is this? expr.
|
kimin arabası bu? |
|
474 |
Speaking |
is that your car in the lot? expr.
|
otoparktaki sizin arabanız mı? |
|
475 |
Speaking |
is your car new? expr.
|
senin araban yeni mi? |
|
476 |
Speaking |
whose car is that? expr.
|
şu araba kimin? |
|
477 |
Speaking |
I have the mechanic fix my car expr.
|
tamirciye arabamı tamir ettiririm |
|
478 |
Speaking |
I had the mechanic fix my car expr.
|
tamirciye arabamı tamir ettirdim |
|
479 |
Speaking |
I left my phone in your car expr.
|
telefonumu arabanda unutmuşum |
|
480 |
Speaking |
I bought a new car expr.
|
yeni bir araba aldım |
|
481 |
Speaking |
I purchased a new car expr.
|
yeni bir araba aldım |
|
Trade/Economic |
|
482 |
Trade/Economic |
car rental company n.
|
araba kiralama şirketi |
|
483 |
Trade/Economic |
car business n.
|
araba işi/ticareti |
|
484 |
Trade/Economic |
car pool n.
|
aynı şirkette/yerde çalışan ve yakın yerlerde oturan 4-5 kişinin bir hafta birinin bir hafta diğerinin arabasıyla işe gidip gelmesi |
|
485 |
Trade/Economic |
rent a car service n.
|
araba kiralama servisi |
|
486 |
Trade/Economic |
car loan n.
|
araba kredisi |
|
487 |
Trade/Economic |
less than car load lot n.
|
araba yükünden daha eksik kısım |
|
488 |
Trade/Economic |
on-car advertising n.
|
araç giydirme reklam |
|
489 |
Trade/Economic |
on-car advertising n.
|
araç üzeri reklam |
|
490 |
Trade/Economic |
tank car n.
|
benzin vagonu |
|
491 |
Trade/Economic |
car scrappage incentive n.
|
hurda araç teşviki |
|
492 |
Trade/Economic |
car boot sale n.
|
ikinci el pazarında satış |
|
493 |
Trade/Economic |
replacement car/vehicle n.
|
ikame araç |
|
494 |
Trade/Economic |
delivery car n.
|
kamyonet |
|
495 |
Trade/Economic |
hire car n.
|
kiralık vagon |
|
496 |
Trade/Economic |
freight car n.
|
marşandiz vagonu |
|
497 |
Trade/Economic |
car payment n.
|
otomobil ödemesi |
|
498 |
Trade/Economic |
car dealer n.
|
oto galeri |
|
499 |
Trade/Economic |
car tax n.
|
otomobil vergisi |
|
500 |
Trade/Economic |
rent a car service n.
|
otomobil kiralama hizmeti |
|