dizzy

Sens de "dizzy" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 20 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Common Usage
1	Common Usage	dizzy adj.	başı dönen
I'm starting to feel very dizzy. Başım dönmeye başladı. More Sentences
General
2	General	dizzy adj.	şaşkın
I wonder if Tom is still dizzy. Tom'un hâlâ şaşkın olup olmadığını düşünüyorum. More Sentences
3	General	dizzy adj.	sersemlemiş
Tom said he felt dizzy. Tom sersemlemiş hissettiğini söyledi. More Sentences
4	General	dizzy adj.	baş döndürücü
Tom was starting to feel very dizzy. Tom çok baş döndürücü hissetmeye başlamıştı. More Sentences
5	General	dizzy adj.	başı dönen
Tom started to feel very dizzy. Tom'un başı dönmeye başladı. More Sentences
6	General	dizzy v.	başını döndürmek
7	General	dizzy v.	sersemletmek
8	General	dizzy adj.	aptalca
9	General	dizzy adj.	fırıl fırıl dönen
10	General	dizzy adj.	gözü kararmış
11	General	dizzy adj.	kuş beyinli
12	General	dizzy adj.	sersemletici
13	General	dizzy adj.	hoppa
14	General	dizzy adj.	uçarı
15	General	dizzy adj.	sulu (kimse)
16	General	dizzy adj.	sersem
17	General	dizzy adj.	boş kafa
18	General	dizzy adj.	aşırı hızlı dönen
19	General	dizzy adj.	çok hızlı hareket eden
20	General	dizzy adj.	makul sınırları aşan

Sens de "dizzy" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 24 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	feel dizzy v.	başı dönmek
Tom was starting to feel dizzy. Tom'un başı dönmeye başlamıştı. More Sentences
2	General	dizzy height n.	baş döndüren yükseklik
3	General	dizzy spell n.	ani baş dönmesi
4	General	feel dizzy v.	gözü kararmak
5	General	make dizzy v.	sersemletmek
Colloquial
6	Colloquial	dizzy heights [uk] n.	baş döndürücü noktalar
7	Colloquial	dizzy heights [uk] n.	baş döndüren yükseklikler
8	Colloquial	dizzy heights [uk] n.	yüksek makamlar
9	Colloquial	dizzy heights [uk] n.	en yüksek noktalar
10	Colloquial	dizzy heights [uk] n.	etkileyici başarı seviyesi
11	Colloquial	dizzy heights [uk] n.	büyük bir başarı
12	Colloquial	dizzy heights [uk] n.	doruk noktası
13	Colloquial	dizzy heights [uk] n.	rekor seviyeler
14	Colloquial	dizzy heights [uk] n.	maksimum düzeyler
15	Colloquial	dizzy with a dame [old-fashioned] adj.	bir kadın başını döndürmüş
16	Colloquial	dizzy with a dame [old-fashioned] adj.	bir kadın aklını başından almış
17	Colloquial	dizzy with a dame [old-fashioned] adj.	bir kadına vurulmuş
Idioms
18	Idioms	dizzy with a dame [old-fashioned] adj.	kafayı kadınlarla bozmuş
19	Idioms	dizzy with a dame [old-fashioned] adj.	kadın budalası
20	Idioms	dizzy with a dame [old-fashioned] adj.	kadın düşkünü
Speaking
21	Speaking	he just got dizzy from standing up too fast expr.	ayağa çok hızlı kalktığından başı döndü
22	Speaking	my head's a little dizzy expr.	biraz başım dönüyor
Medical
23	Medical	dizzy spells n.	ani baş dönmesi
British Slang
24	British Slang	dizzy queen n.	havalı/gösterişli homoseksüel erkek