formidable

Sens de "formidable" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 17 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Common Usage
1	Common Usage	formidable adj.	korkunç
Formidable looking spiders do not attack people. Korkunç görünümlü örümcekler insanlara saldırmaz. More Sentences
2	Common Usage	formidable adj.	zorlu
He would therefore combine very different responsibilities, leading to a formidable mix of styles. Dolayısıyla çok farklı sorumlulukları bir araya getirecek ve bu da zorlu bir tarz karışımına yol açacaktır. More Sentences
General
3	General	formidable adj.	heybetli
Tom is a formidable man. Tom heybetli bir adam. More Sentences
4	General	formidable adj.	ürkütücü
We know they're formidable. Onların ürkütücü olduklarını biliyoruz. More Sentences
5	General	formidable adj.	zorlu
He would therefore combine very different responsibilities, leading to a formidable mix of styles. Dolayısıyla çok farklı sorumlulukları bir araya getirecek ve bu da zorlu bir tarz karışımına yol açacaktır. More Sentences
6	General	formidable adj.	müthiş
Wolves are formidable predators. Kurtlar müthiş yırtıcı hayvanlardır. More Sentences
7	General	formidable adj.	çetin
These two cornerstones have recently been subject to particularly formidable attacks, however. Ancak bu iki yapıtaşı son zamanlarda özellikle çetin saldırılara maruz kalmıştır. More Sentences
8	General	formidable adj.	müşkül
9	General	formidable adj.	dehşetli
10	General	formidable adj.	aşılması zor
11	General	formidable adj.	dişli
12	General	formidable adj.	zor
13	General	formidable adj.	güç
14	General	formidable adj.	tüyler ürpertici
15	General	formidable adj.	hayranlık uyandırıcı
16	General	formidable adj.	yaman
Law
17	Law	formidable adj.	çok zor

Sens de "formidable" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	formidable adversary n.	dişli rakip