Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | locksmith n. | çilingir | ||
If you're locked out of your house, you should call a locksmith. Eğer evinizin anahtarı içerideyken dışarıda kaldıysanız çilingir çağırmalısınız. More Sentences |
||||
General | locksmith n. | anahtarcı | ||
We had to call the locksmith. Anahtarcıyı aramak zorundaydık. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Technical | locksmith n. | kilitçi | ||
Slang | ||||
Slang | locksmith n. | garantici kimse | ||
Slang | locksmith n. | yalnızca kazanacağından emin olduğunda bahse giren kimse |
Anglais | Turc | |
---|---|---|
General | ||
General | with the help of a locksmith adv. | çilingir marifetiyle |