Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | logically adv. | mantıklı | ||
What am I supposed to say when he puts it so logically? O bu kadar mantıklı konuşurken ben ne diyebilirim ki? More Sentences |
||||
General | logically adv. | mantıken | ||
Logically, yes, but does this way forward respect subsidiarity? Mantıken evet, ancak bu yol yerinden yönetime saygı gösteriyor mu? More Sentences |
||||
General | logically adv. | mantıklıca | ||
General | logically adv. | mantıklı bir biçimde | ||
General | logically adv. | mantıklı olarak | ||
General | logically adv. | mantığa göre | ||
General | logically adv. | mantık çerçevesinde | ||
General | logically adv. | akla uygun olarak | ||
General | logically adv. | akla uygun biçimde | ||
General | logically adv. | akla uygun şekilde |
Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
Speaking | ||||
Speaking | think logically expr. | mantıklı düşün | ||
I'm not good at thinking logically. Mantıklı düşünme konusunda iyi değilimdir. More Sentences |
||||
Logic | ||||
Logic | logically possible adj. | mantıksal olarak olası | ||
Logic | logically possible adj. | kendisi ile çelişmeksizin tanımlanabilen |