|
Catégorie |
Turc |
Anglais |
|
General |
|
1 |
General |
paralel devre |
shunt n.
|
|
2 |
General |
yere paralel ateşleme |
grazing fire n.
|
|
3 |
General |
fransız riviera'sında, nice'le menton arasındaki yarlardan geçen birbirine paralel üç yol |
corniche n.
|
|
4 |
General |
paralel çizgi |
parallel n.
|
|
|
5 |
General |
paralel çizgi |
parallel line n.
|
|
6 |
General |
paralel plaka viskometresi |
parallel plate viscometer n.
|
|
7 |
General |
paralel telefon |
extension n.
|
|
8 |
General |
paralel daire |
parallel of latitude n.
|
|
9 |
General |
kanal veya su taşımacılığına uygun ırmağa paralel ve mavnaları halatla çeken atların kullandığı yol |
tow path n.
|
|
10 |
General |
gelişmiş haritalarda tepelerin dikliğini göstermek üzere kullanılan paralel çizgiler |
hachures n.
|
|
11 |
General |
paralel bilgisayarlar |
parallel computers n.
|
|
12 |
General |
paralel operasyon |
parallel operation n.
|
|
13 |
General |
paralel hale getirme |
paralleling n.
|
|
14 |
General |
paralel telefon hattı |
party line n.
|
|
15 |
General |
paralel evren |
parallel world n.
|
|
16 |
General |
paralel dünya |
parallel world n.
|
|
17 |
General |
paralel dünya |
parallel universe n.
|
|
18 |
General |
paralel evren |
parallel universe n.
|
|
19 |
General |
bir tabağın tabanına paralel bir şekilde uzanan, süslü ve kabartılı kenarı |
marie n.
|
|
20 |
General |
bir tabağın tabanına paralel bir şekilde uzanan, süslü ve kabartılı kenarı |
marli n.
|
|
21 |
General |
paralel kenarlı eğe |
blunt file n.
|
|
22 |
General |
avuç içinde akıl çizgisine paralel olarak uzanan ve kişinin duygu dünyasını ifade ettiğine inanılan çizgi |
mensal line n.
|
|
23 |
General |
avuç içinde akıl çizgisine paralel olarak uzanan ve kişinin duygu dünyasını ifade ettiğine inanılan çizgi |
line of heart n.
|
|
24 |
General |
(hanedan armalarında) bir çift paralel şerit |
gemels n.
|
|
|
25 |
General |
müziksel gösterimde çubukları çizmek için kullanılan, aynı anda beş paralel çizgi çizebilen kalem |
music pen n.
|
|
26 |
General |
paralel sırt ve vadilerin doğrusal duruşu |
grain n.
|
|
27 |
General |
paralel sırt ve vadilerin doğrusal duruş yönü |
grain n.
|
|
28 |
General |
diyagonal düzleme paralel çatlak |
diagonal cleavage n.
|
|
29 |
General |
birbirine yakın veya paralel yerleştirilen iki küçük parmaklık |
bars gemel n.
|
|
30 |
General |
paralel hat |
parallel n.
|
|
31 |
General |
paralel eğri |
parallel n.
|
|
32 |
General |
paralel yüzey |
parallel n.
|
|
33 |
General |
paralel harita çizgisi |
parallel n.
|
|
34 |
General |
paralel küre hattı |
parallel n.
|
|
35 |
General |
istihkam yüzüne neredeyse paralel uzun siper hattı |
parallel n.
|
|
36 |
General |
paralel pozisyon |
parallel n.
|
|
37 |
General |
paralel cetvel |
parallel n.
|
|
38 |
General |
paralel kenarlı metal blok |
parallel n.
|
|
39 |
General |
paralel kenarlı metal şerit |
parallel n.
|
|
40 |
General |
zemine paralel yüksek platform |
parallel n.
|
|
41 |
General |
paralel kuzen |
parallel cousin n.
|
|
42 |
General |
paralel hareket |
parallel motion n.
|
|
43 |
General |
paralel hareket yaratan birleşik bağlantı |
parallel motion n.
|
|
44 |
General |
paralel hareket yaratan bağlı mekanizma |
parallel motion n.
|
|
45 |
General |
paralel ses hareketi |
parallel motion n.
|
|
46 |
General |
paralel evrim |
parallelism n.
|
|
47 |
General |
paralel çizgiler boyunca hareket eden eşdeğer iki zıt kuvvet |
couple n.
|
|
48 |
General |
(hanedan armalarında) ters v şekline paralel duran ince çizgi |
couple-close n.
|
|
49 |
General |
paralel çapraz çizgilerle işaretleme |
crosshatching n.
|
|
50 |
General |
eşkenar dörtgensel onikiyüzlü biçimindeki mineralin yüzlerine paralel yarık |
dodecahedral cleavage n.
|
|
51 |
General |
paralel olarak söylenen polifonik bir şarkı türü |
organum n.
|
|
52 |
General |
bir alanın yüzeyi içinde bulunan kenarına paralel sınır |
orle n.
|
|
53 |
General |
monoklinal sistemde dikey ve yanal eksenlere paralel iki düzleme verilen ad |
orthopinacoid n.
|
|
54 |
General |
caddeye paralel bulunan veya caddenin ortasından geçen, çevre düzenlemesi yapılmış toprak şeridi |
parkway n.
|
|
55 |
General |
düşey prizmaya paralel klivaj |
prismatic cleavage n.
|
|
56 |
General |
(zarı) hile yapmak amacıyla dönmeyecek şekilde masaya paralel atma |
slur [obsolete] n.
|
|
57 |
General |
paralel olarak dizmek |
echelon v.
|
|
58 |
General |
paralel yapmak |
parallel v.
|
|
59 |
General |
paralel olmak |
parallel v.
|
|
60 |
General |
paralel olarak koymak |
parallel v.
|
|
61 |
General |
paralel gitmek |
go parallel with v.
|
|
62 |
General |
-e paralel olmak |
be parallel with v.
|
|
63 |
General |
-e paralel olmak |
be parallel to v.
|
|
64 |
General |
paralel veya bitişik olarak uzanmak |
march v.
|
|
|
65 |
General |
ince paralel veya çapraz çizgilerle gölgelendirmek |
hatch v.
|
|
66 |
General |
topun ağzını nişan çizgisinin namlu içine paralel olmasını sağlayan metal parça ile teçhiz etmek |
dispart v.
|
|
67 |
General |
(bir şeye) paralel göstermek |
parallel v.
|
|
68 |
General |
(bir şeye) paralel yerleştirmek |
parallelize v.
|
|
69 |
General |
paralel hale getirmek |
parallelize v.
|
|
70 |
General |
(iki şey arasına) paralel çizmek |
parallelize v.
|
|
71 |
General |
(bir şeye) paralel yerleştirmek |
parallelise v.
|
|
72 |
General |
paralel hale getirmek |
parallelise v.
|
|
73 |
General |
paralel konuma getirmek |
parallelise v.
|
|
74 |
General |
(iki şey arasına) paralel çizmek |
parallelise v.
|
|
75 |
General |
kesişen paralel çizgilerle işaretlemek |
crosshatch v.
|
|
76 |
General |
kesişen paralel çizgilerle gölgelendirmek |
crosshatch v.
|
|
77 |
General |
hava direncini kesmek için küreği su yüzeyine paralel çevirmek |
feather v.
|
|
78 |
General |
(bilimsel deneyi) paralel deneyle kontrol etmek |
control v.
|
|
79 |
General |
(bir şeye) paralel olmak |
follow v.
|
|
80 |
General |
(zarı) dönmeyecek şekilde masaya paralel atmak |
slur [obsolete] v.
|
|
81 |
General |
paralel kenarlı |
rhomboid adj.
|
|
82 |
General |
paralel olmayan |
unparallel adj.
|
|
83 |
General |
paralel olmayan |
antiparallel adj.
|
|
84 |
General |
paralel kenarlı |
rhomboidal adj.
|
|
85 |
General |
birbirine paralel olmayan |
skew adj.
|
|
86 |
General |
birbirine paralel gitmeyen |
out of sync adj.
|
|
87 |
General |
yatay paralel çizgilerden oluşan |
azure adj.
|
|
88 |
General |
paralel olamayan |
unequalable adj.
|
|
89 |
General |
düz ve paralel çizgiler çekilmemiş |
unruled adj.
|
|
90 |
General |
paralel eksenli iki silindirik yüzeye sahip |
bicylindrical adj.
|
|
91 |
General |
paralel çizgili |
lineate adj.
|
|
92 |
General |
ufka paralel |
horizontal adj.
|
|
93 |
General |
aynı anda hem dört kenarlı düşey bir prizmanın kenarlarına hem de yatay bir prizmaya paralel olan dilinimleri bulunan |
diprismatic adj.
|
|
94 |
General |
paralel bağlı birden fazla kablosu olan (devre) |
multiple adj.
|
|
95 |
General |
hem paralel olmayan hem de kesişmeyen |
offset adj.
|
|
96 |
General |
paralel olmayıp kesişmeyen |
offset adj.
|
|
97 |
General |
paralel olmayan (doğrular) |
diallel adj.
|
|
98 |
General |
paralel hale getirilebilir |
parallelable adj.
|
|
99 |
General |
paralel olmayan |
parallelless adj.
|
|
100 |
General |
paralel olan |
parallelwise adj.
|
|
101 |
General |
(kanat veter hattı) uçuş hattına paralel olan |
feathered adj.
|
|
102 |
General |
(haç) sivri paralel kenarlı |
pointed adj.
|
|
103 |
General |
neredeyse paralel |
subparallel adj.
|
|
104 |
General |
paralel olarak |
parallelly adv.
|
|
105 |
General |
paralel olarak |
correspondingly adv.
|
|
106 |
General |
paralel olarak |
in parallel adv.
|
|
107 |
General |
buna paralel olarak |
concordantly adv.
|
|
108 |
General |
paralel bir şekilde |
collaterally adv.
|
|
109 |
General |
paralel durumda |
in parallel adv.
|
|
110 |
General |
bilardo masasında lastikli iç kenarlar ile bu kenarlara paralel çizgiler arasında |
in baulk adv.
|
|
111 |
General |
paralel bir şekilde |
parallel adv.
|
|
112 |
General |
paralel uzanarak |
parallel adv.
|
|
113 |
General |
paralel bir şekilde |
parallelwise adv.
|
|
114 |
General |
paralel olmayan |
cross adv.
|
|
115 |
General |
paralel olarak |
in paralel with prep.
|
|
116 |
General |
-e paralel olarak |
in parallel with prep.
|
|
117 |
General |
-e paralel |
parallel to prep.
|
|
118 |
General |
ile paralel biçimde |
in direct proportion to prep.
|
|
119 |
General |
paralel anlamına gelen ön ek |
par- pref.
|
|
120 |
General |
paralel anlamı veren ön ek |
ortho- pref.
|
|
Phrases |
|
121 |
Phrases |
(kütüğü) paralel şekilde kesmek |
saw alive v.
|
|
122 |
Phrases |
(kütüğü) paralel şekilde kesmek |
saw through and through v.
|
|
123 |
Phrases |
kürekler suya paralel |
oars interj.
|
|
124 |
Phrases |
bu gelişmelere paralel olarak |
in parallel with these developments expr.
|
|
Idioms |
|
125 |
Idioms |
paralel olmak |
be in line v.
|
|
126 |
Idioms |
(bir şeyle) paralel gitmek |
go hand in hand (with something) v.
|
|
Trade/Economic |
|
127 |
Trade/Economic |
genel geçim koşullarına paralel olarak ücretin ayarlanması hükmü |
permissive wage-adjustment clause n.
|
|
128 |
Trade/Economic |
işçilere üretim artışına paralel olarak artan oranlarda prim ödenmesi |
accelerating premium n.
|
|
129 |
Trade/Economic |
paralel kredi |
parallel loan n.
|
|
130 |
Trade/Economic |
paralel standart |
parallel standard n.
|
|
131 |
Trade/Economic |
paralel/eş zamanlı toplantı |
parallel meeting n.
|
|
132 |
Trade/Economic |
paralel piyasa |
parallel market n.
|
|
133 |
Trade/Economic |
paralel/eş zamanlı toplantı |
simultaneous meeting n.
|
|
134 |
Trade/Economic |
paralel krediler |
back-to-back loans n.
|
|
135 |
Trade/Economic |
paralel ithalat |
parallel import n.
|
|
136 |
Trade/Economic |
paralel ithalat |
parallel importing n.
|
|
137 |
Trade/Economic |
(ödemenin yalnızca banka yoluyla yapılabileceğini göstermek için) çeke iki paralel çizgi çizmek |
cross [uk] v.
|
|
Law |
|
138 |
Law |
kanunlar ile paralel bir şekilde |
clean adv.
|
|
Politics |
|
139 |
Politics |
fethullahçı terör örgütü/paralel devlet yapılanması (fetö/pdy) |
fethullahist terrorist organization/parallel state structure n.
|
|
140 |
Politics |
paralel diplomasi |
parallel diplomacy n.
|
|
141 |
Politics |
paralel yapı |
parallel structure n.
|
|
142 |
Politics |
paralel devlet |
parallel state n.
|
|
143 |
Politics |
karl marx'ın öğretilerine paralel olan veya bu öğretilerden türeyen (ekonomi veya siyaset kuramı) |
marxist adj.
|
|
Industry |
|
144 |
Industry |
işveren ile çalışanlar veya sendikaları arasında yapılan, enflasyon artışına paralel ücret artışı yapılmasını ön gören anlaşma |
threshold agreement n.
|
|
Technical |
|
145 |
Technical |
sac levhanın ana yüzeylerine paralel çatlak |
lamination n.
|
|
146 |
Technical |
çerçeve gibi birbirine paralel elemanlar arasında bulunan enine yatay destek |
transom n.
|
|
147 |
Technical |
çerçeve gibi birbirine paralel elemanlar arasında bulunan enine yatay destek |
transome n.
|
|
148 |
Technical |
üç paralel dişli vida |
triple screw n.
|
|
149 |
Technical |
iki paralel vida içeren tek bir gövdeden oluşan pompa |
twin-screw pump n.
|
|
150 |
Technical |
bant yüzeyinde enine ve boyuna paralel hacim dayanımı |
longitudinal and transverse volume resistance parallel to belt plane n.
|
|
151 |
Technical |
çakma uç için paralel yanaklı sabitleme |
parallel shank fixing for end-thrust n.
|
|
152 |
Technical |
çok büyük ölçekte paralel |
massively parallel n.
|
|
153 |
Technical |
çok katlı paralel sargı |
multi-layer parallel winding n.
|
|
154 |
Technical |
elektrik hatlarına paralel havai optik kablolar |
aerial optical cables along electrical power lines n.
|
|
155 |
Technical |
elektrik devresini diğeri ile paralel bağlama |
bridging n.
|
|
156 |
Technical |
esas paralel |
principal parallel n.
|
|
157 |
Technical |
elyaf yönüne paralel çekme deneyi |
tensile test parallel to the fibre direction n.
|
|
158 |
Technical |
elyaf yönüne paralel bükülme deneyi |
flexural test parallel to the fibre direction n.
|
|
159 |
Technical |
hasır çelikteki paralel çubuklar arasındaki mesafe |
gage n.
|
|
160 |
Technical |
ısıtılmış paralel plakalar |
heated parallel plates n.
|
|
161 |
Technical |
ingiliz paralel boru standardı |
british parallel pipe standard (bssp) n.
|
|
162 |
Technical |
liflere paralel makaslama dayanımı |
shearing stress parallel to grain n.
|
|
163 |
Technical |
paralel akış |
parallel flow n.
|
|
164 |
Technical |
paralel kanatlı damper |
parallel blade damper n.
|
|
165 |
Technical |
paralel geribesleme |
parallel feedback n.
|
|
166 |
Technical |
paralel bellek |
parallel storage n.
|
|
167 |
Technical |
paralel uyarılmış anten |
shunt-excited antenna n.
|
|
168 |
Technical |
paralel beslenme |
parallel feed n.
|
|
169 |
Technical |
paralel kenarlı eğe |
cantilever bridge n.
|
|
170 |
Technical |
paralel levhalı dalga kılavuzu |
parallel-plate waveguide n.
|
|
171 |
Technical |
paralel telli hat |
parallel-wire line n.
|
|
172 |
Technical |
paralel oturma yüzeyi metodu |
parallel bearing surface method n.
|
|
173 |
Technical |
paralel plaka yöntemi |
parallel plate method n.
|
|
174 |
Technical |
paralel akım |
parallel flow n.
|
|
175 |
Technical |
paralel sargı oluğu |
parallel winding slot n.
|
|
176 |
Technical |
paralel aramalı bellek |
parallel-search memory n.
|
|
177 |
Technical |
paralel izleme |
parallel tracking n.
|
|
178 |
Technical |
paralel pim |
parallel pin n.
|
|
179 |
Technical |
paralel bilgisayar |
parallel computer n.
|
|
180 |
Technical |
paralel telli rezonatör |
parallel-wire resonator n.
|
|
181 |
Technical |
paralel akışlı brülör |
parallel flow burner n.
|
|
182 |
Technical |
paralel toplayıcı |
parallel adder n.
|
|
183 |
Technical |
paralel rezonans |
shunt resonance n.
|
|
184 |
Technical |
paralel besleme |
parallel feed n.
|
|
185 |
Technical |
paralel hatlı osilatör |
parallel-rod oscillator n.
|
|
186 |
Technical |
paralel makas |
flat-chord truss n.
|
|
187 |
Technical |
paralel park yeri |
parallel parking n.
|
|
188 |
Technical |
paralel seri dirençler |
resistors in parallel-series n.
|
|
189 |
Technical |
paralel arayüz |
parallel interface n.
|
|
190 |
Technical |
paralel mil |
parallel shaft n.
|
|
191 |
Technical |
paralel bağlama |
coupling in parallel n.
|
|
192 |
Technical |
paralel açma tel halatı |
guide cable n.
|
|
193 |
Technical |
paralel sargı yivi |
parallel winding slot n.
|
|
194 |
Technical |
paralel sargı |
shunt winding n.
|
|
195 |
Technical |
paralel torna |
parallel lathe n.
|
|
196 |
Technical |
paralel sığaç |
parallel capacitor n.
|
|
197 |
Technical |
paralel erişim |
parallel access n.
|
|
198 |
Technical |
paralel rezonans |
parallel resonance n.
|
|
199 |
Technical |
paralel sınırlayıcı |
parallel limiter n.
|
|
200 |
Technical |
paralel bağlantı |
parallel connection n.
|
|
201 |
Technical |
paralel mukayese deneyi |
paired comparision test n.
|
|
202 |
Technical |
paralel ışınlar |
parallel rays n.
|
|
203 |
Technical |
paralel bağlantı |
connection in parallel n.
|
|
204 |
Technical |
paralel ters geribesleme |
parallel inverse feedback n.
|
|
205 |
Technical |
paralel indüktörler |
parallel inductors n.
|
|
206 |
Technical |
paralel bağlantı |
parallel link n.
|
|
207 |
Technical |
paralel akışlı eşanjör |
parallel flow heat exchanger n.
|
|
208 |
Technical |
paralel çalıştırma |
parallel operation n.
|
|
209 |
Technical |
paralel levhalı kondansatör |
parallel-plate capacitor n.
|
|
210 |
Technical |
paralel ışın |
parallel beam n.
|
|
211 |
Technical |
paralel yanaklı sabitleme |
parallel shank fixing n.
|
|
212 |
Technical |
paralel akortlama |
coincidence tuning n.
|
|
213 |
Technical |
paralel gerilim ayarlama |
shunt voltage regulation n.
|
|
214 |
Technical |
paralel bağlama |
shunt n.
|
|
215 |
Technical |
paralel devre |
parallel circuit n.
|
|
216 |
Technical |
paralel devre |
shunt circuit n.
|
|
217 |
Technical |
paralel sargıdan geçen akım |
shunt current n.
|
|
218 |
Technical |
paralel çalışma |
parallel operation n.
|
|
219 |
Technical |
paralel saplı bağlama |
parallel shank fixing n.
|
|
220 |
Technical |
paralel drenaj paterni |
parallel drainage pattern n.
|
|
221 |
Technical |
paralel bağlı kapasitör |
parallel capacitors n.
|
|
222 |
Technical |
paralel demet |
parallel sheaf n.
|
|
223 |
Technical |
paralel yüzlü |
parallelepiped n.
|
|
224 |
Technical |
paralel direnç |
parallel resistance n.
|
|
225 |
Technical |
paralel bağlama |
connection in parallel n.
|
|
226 |
Technical |
paralel hesaplama |
parallel computing n.
|
|
227 |
Technical |
paralel sürgülü vana |
parallel slide valve n.
|
|
228 |
Technical |
paralel kapı kipi |
parallel port mode n.
|
|
229 |
Technical |
paralel gönderme |
parallel transmission n.
|
|
230 |
Technical |
paralel dönüşler |
parallel turns n.
|
|
231 |
Technical |
paralel uzaklık |
parallel distance n.
|
|
232 |
Technical |
paralel-seri indüktörler |
parallel-series inductors n.
|
|
233 |
Technical |
paralel çatıştırma |
parallel running n.
|
|
234 |
Technical |
paralel rezonans devresi |
parallel-resonant circuit n.
|
|
235 |
Technical |
paralel direnç |
shunt resistance n.
|
|
236 |
Technical |
paralel levhalı mercek |
parallel plate lens n.
|
|
237 |
Technical |
paralel sargı tarafından oluşturulan alan |
shunt field n.
|
|
238 |
Technical |
paralel geçiş |
parallel run n.
|
|
239 |
Technical |
paralel alt sistem |
parallel sub-system n.
|
|
240 |
Technical |
paralel kapı arayüzü |
parallel port interface n.
|
|
241 |
Technical |
paralel sistem |
parallel system n.
|
|
242 |
Technical |
paralel taraşlama |
parallel trimming n.
|
|
243 |
Technical |
paralel plaka osilatörlü reometre |
parallel plate oscillatory rheometer n.
|
|
244 |
Technical |
paralel tarla hendek sistemi |
parallel field ditch system n.
|
|
245 |
Technical |
paralel giriş-çıkış portu |
parallel input/output port n.
|
|
246 |
Technical |
paralel-seri kondansatörler |
parallel-series capacitors n.
|
|
247 |
Technical |
paralel çınlamalı devre |
parallel resonant circuit n.
|
|
248 |
Technical |
paralel seri devre |
parallel-series circuit n.
|
|
249 |
Technical |
paralel bobin |
shunt coil n.
|
|
250 |
Technical |
paralel çalışma |
interconnected operation n.
|
|
251 |
Technical |
paralel aktarma |
parallel transfer n.
|
|
252 |
Technical |
paralel iplik eğirme makinesi |
parallel yarn spinning machine n.
|
|
253 |
Technical |
paralel sargılı jeneratör |
shunt-wound generator n.
|
|
254 |
Technical |
paralel dilimleme bıçağı |
slicer blades n.
|
|
255 |
Technical |
paralel sargılı motor |
shunt-wound motor n.
|
|
256 |
Technical |
paralel kalem işleme |
parallel pencil milling n.
|
|
257 |
Technical |
paralel aritmetik |
parallel arithmetic n.
|
|
258 |
Technical |
paralel dönüştürme |
parallel conversion n.
|
|
259 |
Technical |
paralel park |
parallel parking n.
|
|
260 |
Technical |
paralel analiz |
parallel analysis n.
|
|
261 |
Technical |
paralel kama |
parallel key n.
|
|
262 |
Technical |
paralel yürütme |
parallel run n.
|
|
263 |
Technical |
paralel demet |
regular sheaf n.
|
|
264 |
Technical |
paralel kenar |
parallel edge n.
|
|
265 |
Technical |
sabit sıcaklıkta bir gazdaki paralel elektrot çifti için gerilimin bozulması |
paschen's law n.
|
|
266 |
Technical |
rosenfel paralel algoritması |
rosenfeld’s parallel algorithm n.
|
|
267 |
Technical |
seri paralel indüktörler |
series-parallel inductors n.
|
|
268 |
Technical |
seri paralel dirençler |
resistors in series-parallel n.
|
|
269 |
Technical |
seri-paralel devre |
series-parallel network n.
|
|
270 |
Technical |
seri-paralel devre |
series-parallel circuit n.
|
|
271 |
Technical |
seri paralel kondansatörler |
series-parallel capacitors n.
|
|
272 |
Technical |
seri ve paralel bağlı direnç |
series-parallel resistor n.
|
|
273 |
Technical |
seri paralel dirençler |
series-parallel resistors n.
|
|
274 |
Technical |
seri-paralel uyartım |
compound excitation n.
|
|
275 |
Technical |
şebekeyle paralel çalışma |
interconnected operation n.
|
|
276 |
Technical |
standart paralel |
standard parallel n.
|
|
277 |
Technical |
ters paralel |
inverse parallel n.
|
|
278 |
Technical |
yüzeylere paralel çekme mukavemeti |
tensile strength parallel to faces n.
|
|
279 |
Technical |
yüzeye paralel |
parallel to the surface n.
|
|
280 |
Technical |
ana yola paralel olup bir tarafa sapma |
lateral n.
|
|
281 |
Technical |
ana galeriye paralel olup bir tarafa sapma |
lateral n.
|
|
282 |
Technical |
yan levhalara paralel klivaj |
lateral cleavage n.
|
|
283 |
Technical |
kristalin yapısında uzun yatay eksene paralel olan kubbe |
macrodome n.
|
|
284 |
Technical |
paralel ve zıt yönlere giden iki kuvvetin tesir hatları arasındaki düşey mesafe |
leverage of a couple n.
|
|
285 |
Technical |
bir kristalde yüzü daha kısa yanal eksene paralel olan bir kubbe |
brachydome n.
|
|
286 |
Technical |
ortorombik kristalin hem dikey eksene hem de daha kısa yanal eksene paralel düzlemi |
brachypinacoid n.
|
|
287 |
Technical |
kristalin daha kısa yatay eksene paralel olan yanı |
brachypinakoid n.
|
|
288 |
Technical |
kristalin daha kısa yatay eksene paralel olan dört yüzü |
brachyprism n.
|
|
289 |
Technical |
paralel ithalat |
lump [uk] n.
|
|
290 |
Technical |
(ana boru üzerinde paralel) boru |
rider n.
|
|
291 |
Technical |
çarpık bir yüzeydeki doğrusal elemanların tümünün paralel olduğu düzlem |
directer n.
|
|
292 |
Technical |
çarpık bir yüzeydeki doğrusal elemanların tümünün paralel olduğu düzlem |
directer plane n.
|
|
293 |
Technical |
doğru değeri okuyabilmek için cihazdaki değerin sabit bir oranla çarpılması gereken, ampermetreye paralel veya voltmetreye seri bağlı direnç elemanı |
multiplying coil n.
|
|
294 |
Technical |
paralel yüzeyler arasındaki bir santimetre küplük boşluğun direncine eşdeğer bir manyetik direnç birimi |
oersted [obsolete] n.
|
|
295 |
Technical |
strüktürel çelik öğenin birbirine paralel parçaları arasında öğelere esnemezlik kazandırmak için kullanılan ince levha |
diaphragm n.
|
|
296 |
Technical |
(buhar motorunda) paralel hareketli çubuk |
parallel bar n.
|
|
297 |
Technical |
paralel hareketli mil |
parallel bar n.
|
|
298 |
Technical |
paralel kuvvetler |
parallel forces n.
|
|
299 |
Technical |
birbirine paralel hareket eden kuvvetler |
parallel forces n.
|
|
300 |
Technical |
paralel cetvel |
parallel ruler n.
|
|
301 |
Technical |
iki eş paralel bağlantı ile bağlanan cetvel çifti |
parallel ruler n.
|
|
302 |
Technical |
paralel mastar çifti |
parallel ruler n.
|
|
303 |
Technical |
paralel cetvel |
parallel rule n.
|
|
304 |
Technical |
iki eş paralel bağlantı ile bağlanan cetvel çifti |
parallel rule n.
|
|
305 |
Technical |
paralel mastar çifti |
parallel rule n.
|
|
306 |
Technical |
paralel mengene |
parallel vise n.
|
|
307 |
Technical |
paralel ağızlı mengene |
parallel vise n.
|
|
308 |
Technical |
köpeklerin çektiği arabada vagon dingiline paralel duran bir tür destek levhası |
sandboard n.
|
|
309 |
Technical |
24 mil mesafeli enleme ait paralel dizisi |
correction line n.
|
|
310 |
Technical |
eşit uzaklıkta paralel çizgiler çizmeye yardımcı olan bir araç |
section liner n.
|
|
311 |
Technical |
bitişik parçalarda temas yüzeylerine paralel kuvvetler sonucu oluşan gerilim |
shear n.
|
|
312 |
Technical |
(dikdörtgen paralel yüz şeklinde) kuvars kristal zemin |
crystal n.
|
|
313 |
Technical |
stadya dürbününde kullanılan paralel hatlar |
stadia n.
|
|
314 |
Technical |
paralel bağlamak |
shunt v.
|
|
315 |
Technical |
(metal levha gibi malzemeyi) düz, paralel, düzenli ve eşit derecede kavisli sırtlar ve oyuklar halinde şekillendirmek |
corrugate v.
|
|
316 |
Technical |
(akımın bir bölümünü) devre elemanlarını paralel bağlayarak aktarmak |
shunt v.
|
|
317 |
Technical |
paralel devre bağlamak |
shunt v.
|
|
318 |
Technical |
paralel tabakalar halinde düzenlemek |
superstrate v.
|
|
319 |
Technical |
zemine paralel yarılımı olan |
acrotomous adj.
|
|
320 |
Technical |
boydan boya paralel yivli |
full-length parallel grooved adj.
|
|
321 |
Technical |
paralel bağlanmış |
connected in parallel adj.
|
|
322 |
Technical |
paralel sargılı |
shunt-wound adj.
|
|
323 |
Technical |
seri-paralel |
serial-parallel adj.
|
|
324 |
Technical |
paralel damarlı |
parallel-nerved adj.
|
|
325 |
Technical |
paralel beslemeli |
shunt fed adj.
|
|
326 |
Technical |
paralel sarılı |
parallel-wound adj.
|
|
327 |
Technical |
paralel girinti ve çıkıntıları olan |
corrugated adj.
|
|
328 |
Technical |
paralel biçilmiş |
plain-sawn adj.
|
|
329 |
Technical |
ana klivaj düzlemlerinin doğrultusuna paralel olan |
end on adj.
|
|
330 |
Technical |
ince paralel veya çapraz çizgilerle gölgelendirilmiş |
hatched adj.
|
|
331 |
Technical |
paralel anlamı veren ön ek |
orth- pref.
|
|
Computer |
|
332 |
Computer |
bilgisayarın ana bileşenlerini birbirine bağlayan paralel devre |
channel n.
|
|
333 |
Computer |
paralel gönderme |
parallel transmission n.
|
|
334 |
Computer |
paralel çınlamalı devre |
parallel resonant circuit n.
|
|
335 |
Computer |
paralel bağlantı noktası |
parallel port n.
|
|
336 |
Computer |
paralel kaydırma |
parallel shifting n.
|
|
337 |
Computer |
paralel çubuklar |
parallel bars n.
|
|
338 |
Computer |
paralel sütunlar |
parallel columns n.
|
|
339 |
Computer |
paralel aktarma |
parallel transfer n.
|
|
340 |
Computer |
paralel arayüz |
parallel interface n.
|
|
341 |
Computer |
paralel port |
parallel port n.
|
|
342 |
Computer |
paralel modem |
parallel modem n.
|
|
343 |
Computer |
paralel işleme |
parallel processing n.
|
|
344 |
Computer |
paralel arabirim |
parallel interface n.
|
|
345 |
Computer |
paralel kapı |
parallel port n.
|
|
346 |
Computer |
paralel bellek |
parallel storage n.
|
|
347 |
Computer |
paralel dönüştürme |
parallel conversion n.
|
|
348 |
Computer |
paralel toplayıcı |
parallel adder n.
|
|
349 |
Computer |
paralel yürütme |
parallel run n.
|
|
350 |
Computer |
paralel aktarım |
parallel transfer n.
|
|
351 |
Computer |
paralel çalıştırma |
parallel running n.
|
|
352 |
Computer |
paralel mimari |
parallel architecture n.
|
|
353 |
Computer |
paralel erişim |
parallel access n.
|
|
354 |
Computer |
paralel aritmetik |
parallel arithmetic n.
|
|
355 |
Computer |
paralel programlama |
parallel programming n.
|
|
356 |
Computer |
paralel bilgisayar |
parallel computer n.
|
|
357 |
Computer |
paralel bağlantı |
parallel connection n.
|
|
358 |
Computer |
paralel iletişim |
parallel communication n.
|
|
359 |
Computer |
paralel bağlantı noktasını elde etme hatası |
error aquiring the parallel port n.
|
|
360 |
Computer |
paralel geçiş |
parallel run n.
|
|
361 |
Computer |
paralel levhalı mercek |
parallel plate lens n.
|
|
362 |
Computer |
paralel işlem |
parallel processing n.
|
|
363 |
Computer |
paralel/seri yazıcı |
parallel/serial printer n.
|
|
364 |
Computer |
tercih edilen paralel kip |
preferred parallel mode n.
|
|
365 |
Computer |
belirtilmiş paralel komutlarla hesaplama |
epic n.
|
|
366 |
Computer |
eşzamanlı işlemleri yönetmek için geliştirilen erken bir paralel işleme dili |
occam n.
|
|
367 |
Computer |
donanım veya yazılımda paralel yöntem kullanımı |
parallelism n.
|
|
368 |
Computer |
çok büyük ölçekte paralel |
massively parallel adj.
|
|
369 |
Computer |
icl tarafından üretilmiş dünyanın ilk ticari büyük ölçekte paralel bilgisayarı |
dap (distributed array processor) abrev.
|
|
Informatics |
|
370 |
Informatics |
paralel sunucu |
parallel server n.
|
|
371 |
Informatics |
paralel veri iletimi |
parallel data transmission n.
|
|
372 |
Informatics |
paralel devre |
parallel circuit n.
|
|
373 |
Informatics |
paralel sığaç |
shunt capacitor n.
|
|
374 |
Informatics |
paralel veritabanı |
parallel database n.
|
|
375 |
Informatics |
paralel işlemci |
vector processor n.
|
|
376 |
Informatics |
paralel işleme |
vector processing n.
|
|
377 |
Informatics |
paralel erişim |
simultaneous access n.
|
|
378 |
Informatics |
paralel toplayıcı |
parallel adder n.
|
|
379 |
Informatics |
paralel kapı |
parallel port n.
|
|
380 |
Informatics |
paralel mimari |
parallel architecture n.
|
|
381 |
Informatics |
paralel aktarım |
parallel transfer n.
|
|
382 |
Informatics |
paralel arayüz |
parallel interface n.
|
|
383 |
Informatics |
paralel işlemci |
parallel processor n.
|
|
384 |
Informatics |
paralel bilgisayar |
parallel computer n.
|
|
385 |
Informatics |
paralel mantık programlama dili |
parallel logic programming language n.
|
|
386 |
Informatics |
paralel devre |
shunt n.
|
|
387 |
Informatics |
paralel dağıtımlı işleme |
parallel distributed processing n.
|
|
388 |
Informatics |
paralel dengeleme |
parallel compensation n.
|
|
389 |
Informatics |
paralel erişim |
parallel access n.
|
|
390 |
Informatics |
paralel işletim |
parallel operation n.
|
|
391 |
Informatics |
paralel düzlemler |
parallel planes n.
|
|
392 |
Informatics |
paralel bağlantı |
parallel connection n.
|
|
393 |
Informatics |
paralel işleme |
parallel processing n.
|
|
394 |
Informatics |
paralel aygıt |
parallel device n.
|
|
395 |
Informatics |
parçalı paralel iletim |
multistreaming n.
|
|
396 |
Informatics |
paralel bilgisayar |
vector computer n.
|
|
397 |
Informatics |
paralel mantık programlama |
parallel logic programming n.
|
|
398 |
Informatics |
seri paralel devre |
series parallel network n.
|
|
399 |
Informatics |
seri paralel anahtar |
series parallel switch n.
|
|
Telecom |
|
400 |
Telecom |
otomatik paralel işlem |
auto-paralel operation n.
|
|
401 |
Telecom |
paralel kapı |
parallel port n.
|
|
402 |
Telecom |
paralel iletişim |
parallel communication n.
|
|
403 |
Telecom |
paralel veri iletimi |
parallel data transmission n.
|
|
404 |
Telecom |
paralel kutuplaşma |
parallel polarization n.
|
|
405 |
Telecom |
paralel ağ serileri |
series parallel network n.
|
|
406 |
Telecom |
paralel sunucu |
parallel server n.
|
|
407 |
Telecom |
paralel işleme |
parallel processing n.
|
|
408 |
Telecom |
paralel kapı kipi |
parallel port mode n.
|
|
409 |
Telecom |
paralel veri tabanı |
parallel database n.
|
|
410 |
Telecom |
paralel iletim |
parallel transmission n.
|
|
411 |
Telecom |
yeni altyapının mevcut olana paralel şekilde yerleştirilmesi |
overlay n.
|
|
412 |
Telecom |
(telefon hatlarını) paralel bağlamak |
cross v.
|
|
Electric |
|
413 |
Electric |
paralel direnç |
parallel resistance n.
|
|
414 |
Electric |
paralel sınırlayıcı |
parallel limiter n.
|
|
415 |
Electric |
paralel rezonans |
parallel resonance n.
|
|
416 |
Electric |
paralel çalıştırma |
parallel operation n.
|
|
417 |
Electric |
paralel kapasitans |
parallel capacitance n.
|
|
418 |
Electric |
paralel dirençler |
parallel resistors n.
|
|
419 |
Electric |
paralel devre |
parallel circuit n.
|
|
420 |
Electric |
paralel indüktörler |
parallel inductors n.
|
|
421 |
Electric |
paralel izleme |
parallel tracking n.
|
|
422 |
Electric |
paralel ters geribesleme |
parallel inverse feedback n.
|
|
423 |
Electric |
paralel devre |
electrical shunt n.
|
|
424 |
Electric |
paralel bağlantı |
parallel connection n.
|
|
425 |
Electric |
paralel bağlantı |
connect in parallel n.
|
|
426 |
Electric |
paralel direnç |
parallel resistor n.
|
|
427 |
Electric |
paralel akortlama |
coincidence tuning n.
|
|
428 |
Electric |
paralel devre |
bridge n.
|
|
429 |
Electric |
iki paralel uç ve bir dizi küçük anahtarı içeren devrenin yerleştirildiği küçük dikdörtgen kap |
dip n.
|
|
430 |
Electric |
birinci devreye çoklu şekilde veya paralel bağlanmış olan transformatör |
multiple transformer n.
|
|
431 |
Electric |
paralel trafo |
parallel transformer n.
|
|
432 |
Electric |
paralel bağlantılı trafo |
parallel transformer n.
|
|
433 |
Electric |
paralel bağlamak |
bridge v.
|
|
Mechanic |
|
434 |
Mechanic |
paralel kenar |
parallel land n.
|
|
435 |
Mechanic |
birbirine paralel iki adet demir çenesi ve altında bir açıklığı bulunan mengene |
machinist's vise n.
|
|
436 |
Mechanic |
iki adet paralel demir çenesi ve altta geniş açıklığı olan mengene |
metalworking vise n.
|
|
437 |
Mechanic |
birbirine paralel olmayan şaftlar arasında hareketi iletici kayışı yönlendiren avara kasnağı |
mule pulley n.
|
|
438 |
Mechanic |
dink makinesinin dingiline paralel olarak üzerinden uzanıp dingili destekleyen kol |
overarm n.
|
|
439 |
Mechanic |
paralel dönüş eksenli dişliler sistemi |
spur gearing n.
|
|
440 |
Mechanic |
(motor ve mekanik cihazlar) ufka paralel düzlemde çalışan |
horizontal adj.
|
|
Radio |
|
441 |
Radio |
birbirine paralel olarak bağlanmış bir bobin ve bir kondansatör vasıtasıyla gerçekleştirilen ve elemanların değerine bağlı olarak belirli bir frekansta salınım yapan elektronik devre |
tank circuit n.
|
|
442 |
Radio |
paralel kondansatör ve bobinden oluş devre |
tank circuit n.
|
|
Textile |
|
443 |
Textile |
üst üste kumaşların iki paralel dikiş çizgisiyle dikilmesinden oluşan, içine çubuk veya ip yerleştirilebilen boşluk |
casing n.
|
|
444 |
Textile |
tekstil işleme için oluşturulan bir dizi seri veya paralel iplik örgü |
chain n.
|
|
445 |
Textile |
örgü makineleri ve jakar dokuma tezgahlarındaki paralel tellerin her biri |
needle n.
|
|
446 |
Textile |
ipliklerin paralel olarak çekildiği ve açıkta kalan ipliklerin gruplar halinde bir araya getirildiği bir dikiş türü |
hemstitching n.
|
|
447 |
Textile |
eğirmeden önce lifleri veya iplikleri paralel olarak tarayıp düzenleyen parça |
gill n.
|
|
448 |
Textile |
keten lifini daha az paralel ipliklere ayıran çelik dişli tarak |
gill n.
|
|
449 |
Textile |
yünü daha az paralel ipliklere ayıran tarak |
gill n.
|
|
450 |
Textile |
kumaş çözgü ipliklerini kaldırmak için kullanılan paralel çubuk düzeni |
griff n.
|
|
451 |
Textile |
kumaş çözgü ipliklerini kaldırmak için kullanılan paralel çubuk düzeni |
griffe n.
|
|
452 |
Textile |
paralel iplikleri çekip açıkta kalan iplikleri çeşitli desenler oluşturacak şekilde dikerek nakış işlemek |
hemstitch v.
|
|
453 |
Textile |
paralel çizgili (kürk) |
let-out adj.
|
|
Architecture |
|
454 |
Architecture |
paralel mimari |
parallel architecture n.
|
|
455 |
Architecture |
taban veya çatıda paralel kirişlerin başına çakılı kiriş |
header n.
|
|
456 |
Architecture |
iki paralel dış yüzeyin birbirine baktığı dış siperli bir savunma hattı |
lunette n.
|
|
457 |
Architecture |
yarım ay şeklinde kemer oluşturan bir sıra paralel yarım tuğla veya küçük kemer taşı |
ring n.
|
|
458 |
Architecture |
paralel sütunlu yapı |
systyle n.
|
|
459 |
Architecture |
(yapı taşının yüzünü) çapraz, paralel oluklar yaparak bitirmek |
boast v.
|
|
460 |
Architecture |
paralel sütunlu |
systyle adj.
|
|
Construction |
|
461 |
Construction |
paralel kızak menteşe suportu |
hinged operating rod bracket n.
|
|
462 |
Construction |
paralel çizikli yüzey |
furrowed surface n.
|
|
463 |
Construction |
paralel olmayan kenarları daha uzun olmak üzere, biri çok kısa olan iki paralel kenarı bulunan dörtgen (bina şekli) |
flatiron n.
|
|
Lighting |
|
464 |
Lighting |
paralel elektrot ön ısınması |
parallel cathode preheating n.
|
|
465 |
Lighting |
paralel elektrot ısınması |
parallel cathode heating n.
|
|
Woodworking |
|
466 |
Woodworking |
paralel çizgi çekmeye yarayan marangoz aleti |
gage n.
|
|
Automotive |
|
467 |
Automotive |
marş motoru paralel bağlantı rölesi |
double-starting relay n.
|
|
468 |
Automotive |
paralel makaralı rulman |
parallel roller bearing n.
|
|
469 |
Automotive |
paralel kenarlı direksiyon mafsal bağlantısı |
parallel edged steering linkage n.
|
|
470 |
Automotive |
paralel çeneli mengene |
parallel jaw clamp n.
|
|
471 |
Automotive |
paralel ayaklı kriko |
articulated jack n.
|
|
472 |
Automotive |
paralel ağızlı ayarlı pense |
parallel action locking pliers n.
|
|
473 |
Automotive |
paralel bağlantı |
parallel connection n.
|
|
474 |
Automotive |
paralel bağlantılı devre |
parallel circuit n.
|
|
475 |
Automotive |
paralel çatlaklar |
line checking n.
|
|
476 |
Automotive |
paralel çift turbo |
parallel twin-turbo n.
|
|
477 |
Automotive |
paralel kontrol kollu süspansiyon |
parallel trailing link suspension n.
|
|
478 |
Automotive |
paralel olmayan akslar |
slewed axles n.
|
|
479 |
Automotive |
paralel sarım |
shunt winding n.
|
|
480 |
Automotive |
paralel supaplar |
parallel valves n.
|
|
481 |
Automotive |
paralel tip hibrit araç |
parallel hybrid vehicle n.
|
|
482 |
Automotive |
seri-paralel hibrit araç |
series-parallel hybrid vehicle n.
|
|
483 |
Automotive |
(aracı) paralel park etme |
parallel-parking n.
|
|
484 |
Automotive |
uzunlamasına yerleştirilmiş krank milinin arka tekerlekleri sırayla debriyaj, hız dişlisi, grup mili ve paralel iki yan halka aracılığıyla hareket ettirdiği vites düzeni |
continental drive n.
|
|
485 |
Automotive |
(aracı) paralel park etmek |
parallel-park v.
|
|
Traffic |
|
486 |
Traffic |
boyuna paralel devamlı iki çizgi |
longitudinal double continuous line n.
|
|
487 |
Traffic |
eksenel veya paralel yolları birleştiren yol |
connecting route n.
|
|
Railway |
|
488 |
Railway |
lokomotifleri bir raydan diğerine paralel olarak kaydırmaya yarayan paletli platform |
traverse table n.
|
|
489 |
Railway |
ray ile paralel demiryolu traversi |
longitudinal n.
|
|
490 |
Railway |
ray ile paralel demiryolu traversine çivilenmiş basit yassı çubuktan oluşan ray |
flat rail n.
|
|
Aeronautic |
|
491 |
Aeronautic |
ramjet motorunun akış geçişinde iki paralel taraf olan uçak tahrik sistemi |
two-dimensional ramjet engine n.
|
|
492 |
Aeronautic |
astronomik paralel |
astronomical parallel n.
|
|
493 |
Aeronautic |
ayrılmış paralel operasyonlar |
segregated parallel operations n.
|
|
494 |
Aeronautic |
bağımsız paralel yaklaşmalar |
independent parallel approaches n.
|
|
495 |
Aeronautic |
bağımsız paralel yaklaşma |
independent parallel approach n.
|
|
496 |
Aeronautic |
bağımlı paralel yaklaşma |
dependent parallel approach n.
|
|
497 |
Aeronautic |
bağımlı paralel yaklaşmalar |
dependant parallel approaches n.
|
|
498 |
Aeronautic |
çift paralel taksirut |
dual-parallel taxiway n.
|
|
499 |
Aeronautic |
gök küresinde ufka paralel küçük çember |
almucantar n.
|
|
500 |
Aeronautic |
paralel ils yaklaşması |
parallel ils approaches n.
|
|