slinky - Turc Anglais Dictionnaire

slinky

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "slinky" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 14 résultat(s)

Anglais Turc
General
slinky adj. daracık
She wore a slinky red dress that accentuated her curves.
Kıvrımlarını belirginleştiren daracık kırmızı bir elbise giymişti.

More Sentences
slinky adj. ince
The dancer moved with slinky grace.
Dansçı ince bir kıvraklıkla hareket ediyordu.

More Sentences
slinky n. stres yayı
slinky adj. gizli
slinky adj. sinsi (hareket)
slinky adj. sinsi
slinky adj. vücuda çok hoş bir şekilde oturan (rop)
slinky adj. çelimsiz
slinky adj. vitaminsiz görünen
slinky adj. değnek gibi
slinky adj. kemikleri sayılan
Slang
slinky n. penis
slinky n. fahişe
slinky adj. soytarı