successor - Turc Anglais Dictionnaire

successor

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "successor" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 15 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
successor n. varis
The successor to the throne was killed.
Tahtın varisi öldürüldü.

More Sentences
successor n. halef
The successor to the Treaty of Amsterdam must not come as a surprise but as the result of a democratic process.
Amsterdam Antlaşması'nın halefi bir sürpriz olarak değil, demokratik bir sürecin sonucu olarak ortaya çıkmalıdır.

More Sentences
General
successor n. halef
I am sure that your successors will have this same attitude.
Eminim ki halefleriniz de aynı tutuma sahip olacaktır.

More Sentences
Law
successor n. halef
This leaves a very sound basis for his successor and my group would also like to add their thanks for his work.
Bu, halefi için çok sağlam bir temel bırakıyor ve grubum da çalışmaları için teşekkürlerini eklemek istiyor.

More Sentences
Math
successor n. halef
I've already picked my successor.
Ben zaten halefimi seçtim.

More Sentences
General
successor n. takipçi
successor n. yerine geçen
successor n. sonrasında gelen
Law
successor n. mirasçı
successor n. mirasçı
successor n. varis
Technical
successor n. ardıl
successor n. mirasçı
Math
successor n. ardıl
successor n. varis

Sens de "successor" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 15 résultat(s)

Anglais Turc
General
successor in office n. halef
successor planning n. ardıl planlama
be successor and predecessor to each other v. halef selef olmak
Trade/Economic
successor company n. halef şirket
successor agent n. müteakip aracı
Law
testamentary successor n. atanmış mirasçı
singular successor n. cüzi halef
successor in title n. hukuki halefi
intestate successor n. kanuni mirasçı
legal successor n. yasal halef/varis
intestate successor n. yasal mirasçı
Politics
designated successor n. abd başkanı, başkan yardımcısı veya başkanın olmadığı anlarda o görevi üstlenen üst düzeylinin aynı yerde toplandığında, başkanın başına bir aksilik gelmesi durumunda, birleşik devletler başkanı olsun diye gizli bir yere saklanıp korunan kabine üyesi
successor state n. ardıl devlet
designated successor n. (abd'de savaş/iç karışıklık gibi durumlarda başkanı korumak amacıyla) başkanın yerine vekalet eden kişi
Informatics
immediate successor n. bitişik ardıl