Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | yakınlık | closeness n. | ||
We are, however, also well aware of the fact that there is a closeness between us and that we are partners. Bununla birlikte, aramızda bir yakınlık olduğunun ve ortak olduğumuzun da farkındayız. More Sentences |
||||
Common Usage | yakınlık | affinity n. | ||
It proves that they have little affinity with European small- and medium-sized enterprises, the backbone of our economy. Ekonomimizin bel kemiği olan Avrupalı küçük ve orta ölçekli işletmelerle çok az yakınlıkları olduğunu kanıtlıyor. More Sentences |
||||
Common Usage | yakınlık | proximity n. | ||
These sad events have brought us closer to achieving the proximity to our citizens for which we have often longed. Bu üzücü olaylar bizi, vatandaşlarımızla sık sık özlemini duyduğumuz yakınlığa ulaşmaya daha da yaklaştırdı. More Sentences |
||||
General | ||||
General | yakınlık | familiarity n. | ||
I wouldn't permit such familiarity. Böyle bir yakınlığa izin vermezdim. More Sentences |
||||
Law | ||||
Law | yakınlık | proximity n. | ||
I can only support the idea that an information and communication policy must be a policy of proximity. Ben sadece bir bilgi ve iletişim politikasının bir yakınlık politikası olması gerektiği fikrini destekleyebilirim. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Technical | yakınlık | proximity n. | ||
A fourth round of proximity talks was held in New York in September. Yakınlaşma görüşmelerinin dördüncü turu Eylül ayında New York'ta yapıldı. More Sentences |
||||
Common Usage | ||||
Common Usage | yakınlık | intimacy n. | ||
General | ||||
General | yakınlık | intimateness n. | ||
General | yakınlık | connection n. | ||
General | yakınlık | kinship n. | ||
General | yakınlık | relationship n. | ||
General | yakınlık | nighness n. | ||
General | yakınlık | propinquity n. | ||
General | yakınlık | nearness n. | ||
General | yakınlık | chumminess n. | ||
General | yakınlık | connexion n. | ||
General | yakınlık | terms n. | ||
General | yakınlık | adjacency n. | ||
General | yakınlık | immediacy n. | ||
General | yakınlık | fondness n. | ||
General | yakınlık | vicinity n. | ||
General | yakınlık | contiguity n. | ||
General | yakınlık | approximation n. | ||
General | yakınlık | impendency n. | ||
General | yakınlık | impendence n. | ||
General | yakınlık | favour n. | ||
General | yakınlık | imminence n. | ||
General | yakınlık | affection n. | ||
General | yakınlık | concern n. | ||
General | yakınlık | rapport n. | ||
General | yakınlık | favor n. | ||
General | yakınlık | affectionateness n. | ||
General | yakınlık | adjacence n. | ||
General | yakınlık | neighborhood n. | ||
General | yakınlık | neighborliness n. | ||
General | yakınlık | neighbourhood n. | ||
General | yakınlık | neighbourliness n. | ||
General | yakınlık | enamoredness n. | ||
General | yakınlık | kinsmanship n. | ||
General | yakınlık | loving-kindness n. | ||
General | yakınlık | congeneracy n. | ||
General | yakınlık | connature n. | ||
General | yakınlık | consanguinity n. | ||
General | yakınlık | instancy n. | ||
General | yakınlık | inwardness n. | ||
General | yakınlık | conversation [obsolete] n. | ||
General | yakınlık | privacy [obsolete] n. | ||
General | yakınlık | shadow n. | ||
General | yakınlık | sympathy n. | ||
General | yakınlık | connex (connexion) abrev. | ||
Politics | ||||
Politics | yakınlık | similarity n. | ||
Technical | ||||
Technical | yakınlık | imminence n. | ||
Psychology | ||||
Psychology | yakınlık | affiliation n. | ||
Literature | ||||
Literature | yakınlık | appropinquity n. | ||
Linguistics | ||||
Linguistics | yakınlık | affinity n. | ||
Archaic | ||||
Archaic | yakınlık | approachment n. | ||
Archaic | yakınlık | particularity n. |