|
- If you need to continue this debate, it must be at another time.
- Bu tartışmaya devam etmeniz gerekiyorsa, başka bir zaman olmalı.
- There will be another time to debate fisheries policy.
- Balıkçılık politikasını tartışmak için başka bir zaman olacak.
- We are talking about another time and another era.
- Biz başka bir zamandan ve başka bir çağdan bahsediyoruz.
- It should be raised at another time.
- Bu konu başka bir zaman gündeme gelmeli.
- We will discuss this matter another time, however.
- Ancak bu konuyu başka bir zaman tartışacağız.
- If you need to continue this debate, it must be at another time.
- Bu tartışmaya devam etmeniz gerekiyorsa, bu başka bir zaman olmalıdır.
- You can tell me individually another time.
- Bana başka bir zaman bireysel olarak anlatabilirsiniz.
- It should be raised at another time.
- Bu konu başka bir zaman gündeme getirilmelidir.
- Can we do this another time?
- Bunu başka bir zaman yapabilir miyiz?
- Let's discuss this at another time.
- Bunu başka bir zaman tartışalım.
- There is always another time.
- Her zaman, başka bir zaman vardır.
- Perhaps we can talk about this at another time.
- Belki bunu başka bir zaman konuşabiliriz.
- The network is moving your show to another time slot.
- Şebeke gösterinizi başka bir zaman aralığına taşıyor.
- Can we do it another time?
- Bunu başka bir zaman yapabilir miyiz?
- I'd like to ask you a question, but if this is a bad time, I can come back at another time.
- Size bir soru sormak istiyorum, ama şu an uygun değilse başka bir zaman gelebilirim.
- Could you make it another time?
- Başka bir zaman yapabilir misiniz?
- There is always another time.
- Her zaman başka bir zaman vardır.
- In another time, there were poor farmers in that village.
- Başka bir zamanda, o köyde fakir çiftçiler vardı.
- The network is moving your show to another time slot.
- Kanal, programınızı başka bir zaman dilimine taşıyor.
- Let's play chess another time.
- Başka bir zaman satranç oynayalım.
- I have a lot to do today, so if you don't mind, I'd like to have this discussion at another time.
- Bugün yapacak çok işim var, o yüzden sakıncası yoksa bu görüşmeyi başka bir zaman yapmak istiyorum.
- I'll do the rest of the work another time.
- İşin geri kalanını başka bir zaman yapacağım.
- Could we do this another time?
- Bunu başka bir zaman yapabilir miyiz?
- Let's do this another time.
- Bunu başka bir zaman yapalım.
- We'll try another time.
- Başka bir zaman deneyeceğiz.
- I have a lot to do today, so if you don't mind, I'd like to have this discussion at another time.
- Bugün yapacak çok işim var, sakıncası yoksa bu tartışmayı başka bir zamanda yapmak istiyorum.
- Can we do it another time?
- Başka bir zaman yapabilir miyiz?
Show More (24)
|