Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
i only love you
fuse-alloy
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
audacious
cesur
adj.
The Poos report is
audacious,
cautious and realistic.
Poos raporu
cesur,
temkinli ve gerçekçidir.
Only an
audacious
mind will be able to solve this riddle.
Sadece
cesur
bir zihin bu bilmeceyi çözebilir.
Show More (-1)
2
audacious
cüretli
adj.
Audacious
because it immediately proposes a set of amendments to improve the workings of the Council.
Cüretkâr
çünkü Konsey'in işleyişini iyileştirmek için derhal bir dizi değişiklik öneriyor.
Show More (-2)