Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
burrow
(hayvan) toprakta tünel kazmak
v.
The aardvark has powerful limbs and sharp claws so it can
burrow
into earth at high speed.
Yer domuzunun güçlü bacakları ve keskin pençeleri var böylece yüksek hızda
toprağa tünel kazabilir.
Show More (-2)
2
burrow
saklanmak
v.
My dog likes
burrowing
under blankets.
Köpeğim battaniyelerin altında
saklanmayı
sever.
Show More (-2)