call for - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
call for çağrıda bulunmak v.
  • The President of the Commission called for enthusiasm and intelligence.
  • Komisyon Başkanı coşku ve zeka çağrısında bulundu.
  • That is what the European Council called for last spring.
  • Avrupa Konseyi de geçen bahar bu yönde çağrıda bulunmuştu.
  • In particular I called for progress to be made towards an integrated financial services market.
  • Özellikle entegre bir finansal hizmetler piyasasına doğru ilerleme kaydedilmesi çağrısında bulundum.
Show More (237)
call for gerektirmek v.
  • We are leading people and that calls for a slightly different approach.
  • Biz insanlara liderlik ediyoruz ve bu biraz farklı bir yaklaşım gerektiriyor.
  • These matters call for coordination as we move forward with the development of Europe.
  • Bu hususlar, Avrupa'nın kalkınması yolunda ilerlerken koordinasyon gerektirmektedir.
  • Jobs call for the right financial framework conditions.
  • İşler doğru mali çerçeve koşullarını gerektirir.
Show More (62)
call for çağırmak v.
  • I did, however, agree to call for an emergency EU-Israel Association Council meeting to discuss the crisis.
  • Bununla birlikte, krizi görüşmek üzere AB-İsrail Ortaklık Konseyi'ni acil toplantıya çağırmayı kabul ettim.
  • The first thing to do was call for the doctor.
  • Yapacak ilk şey doktoru çağırmaktı.
  • Layla called for an ambulance.
  • Leyla bir ambulans çağırdı.
Show More (31)
call for istemek v.
  • That is not what the public is calling for.
  • Halkın istediği bu değil.
  • Public opinion is increasingly calling for the total withdrawal of Syrian troops from Lebanon.
  • Kamuoyu giderek artan bir şekilde Suriye askerlerinin Lübnan'dan tamamen çekilmesini istiyor.
  • They called for a deadline of 2012 for Portugal, Greece and Ireland.
  • Portekiz, Yunanistan ve İrlanda için 2012 yılının son tarih olarak belirlenmesini istediler.
Show More (28)
call for gerekmek v.
  • Criticism should be voiced when it is called for.
  • Eleştiri gerektiğinde dile getirilmelidir.
  • Prudence is called for in situations where the risks are known.
  • Risklerin bilindiği durumlarda ihtiyatlı olunması gerekmektedir.
  • On the contrary, investment in the infrastructure will be called for.
  • Aksine altyapıya yatırım yapılması gerekecektir.
Show More (13)