Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
volume of business
world environment day
steel oneself
adverse vote
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
exactly the same
birebir aynı
adj.
Your mother tongue is never
exactly the same
as your mother's tongue.
Ana diliniz asla annenizin diliyle
birebir aynı
değildir.
Tom and Mary are
exactly the same
weight.
Tom ve Mary
birebir aynı
kilodalar.
Show More (-1)
2
exactly the same
aynen
expr.
I feel
exactly the same
way as you do.
Ben de
aynen
senin gibi hissediyorum.
Show More (-2)