expedite - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
expedite hızlandırmak v.
  • A genuine decision in favour of a marketing ban would expedite technical developments leading to alternatives.
  • Pazarlama yasağı lehinde alınacak gerçek bir karar, alternatiflere yol açacak teknik gelişmeleri hızlandıracaktır.
  • Social media marketing will expedite your results.
  • Sosyal medya pazarlaması sonuçlarınızı hızlandıracaktır.
  • Social media marketing will expedite your results.
  • Sosyal medya üzerinden pazarlama yapmak sonuçlarınızı hızlandırır.
Show More (0)