gob - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
gob tükürmek v.
  • He took a sip of water and then gobbed it out onto the ground.
  • Suyundan bir yudum aldıktan sonra onu yere tükürdü.
Show More (-2)
gob vıcık vıcık şey n.
  • There was a sticky gob of chewing gum stuck to the sidewalk.
  • Kaldırıma yapışmış vıcık vıcık bir sakız parçası vardı.
Show More (-2)
gob (kaba dilde) ağız n.
  • He shouted obscenities out of his gob.
  • O koca ağzından küfürler saçarak bağırıyordu.
Show More (-2)