incomparable - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
incomparable eşsiz adj.
  • Blood donations, as many will know, have an incomparable human dimension, which concerns us all.
  • Birçok kişinin bileceği üzere, kan bağışının hepimizi ilgilendiren eşsiz bir insani boyutu vardır.
  • Her beauty is incomparable.
  • Onun güzelliği eşsizdir.
  • You are incomparable.
  • Sen eşsizsin.
Show More (1)
incomparable kıyaslanamaz adj.
  • Her beauty is incomparable.
  • Onun güzelliği kıyaslanamaz.
  • You are incomparable.
  • Sen kıyaslanamazsın.
Show More (-1)
incomparable benzersiz adj.
  • Man is an example of nature's incomparable patience.
  • İnsan, doğanın benzersiz sabrına bir örnektir.
Show More (-2)