live in peace - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
live in peace barış içinde yaşamak v.
  • Today, Saddam Hussein is no longer in power, but the Iraqi people are not yet living in peace.
  • Bugün Saddam Hüseyin artık iktidarda değil ancak Irak halkı henüz barış içinde yaşamıyor.
  • We want Israel to live in peace within secure borders.
  • Biz İsrail'in güvenli sınırlar içerisinde barış içinde yaşamasını istiyoruz.
  • Those who were awarded the prize last year live under difficult circumstances, but they live in peace.
  • Geçen yıl ödüle layık görülenler zor koşullar altında yaşıyorlar ama barış içinde yaşıyorlar.
Show More (13)