İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | miscarriage of justice i. | adli hata | ||
I will never agree to such a flagrant miscarriage of justice. Böylesina aşikar bir adli hatayı asla kabul etmeyeceğim. More Sentences |
||||
Genel | have a miscarriage f. | düşük yapmak | ||
My friend had a miscarriage and I don't know how to comfort her. Arkadaşım düşük yaptı ve onu nasıl teselli edeceğimi bilmiyorum. More Sentences |
||||
Genel | miscarriage [rare] i. | hata | ||
Genel | suffer a miscarriage f. | çocuk düşürmek | ||
Genel | have a miscarriage f. | çocuk düşürmek | ||
Genel | suffer a miscarriage f. | düşük yapmak | ||
Genel | have a miscarriage f. | bebek düşürmek | ||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | miscarriage of justice i. | adli hata | ||
Law | ||||
Hukuk | miscarriage of justice i. | adli hata | ||
Hukuk | miscarriage of justice i. | adli yanlış | ||
Hukuk | procuring miscarriage i. | çocuk düşürmeye sebebiyet |