Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
beacon modulator
internal tax
return goods
unespied
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
outburst
patlama
n.
In my view, only the excessive consumption of eau-de-vie can explain such an
outburst.
Benim görüşüme göre böyle bir
patlamayı
ancak aşırı eau-de-vie tüketimi açıklayabilir.
The extreme anxiety and behavioral
outbursts
can also be controlled somewhat using lemon balm.
Aşırı kaygı ve davranış
patlamaları
da biraz limon balsamı kullanılarak bir şekilde kontrol edilebilir.
Show More (-1)
2
outburst
çıkış
n.
President Putin's vulgar
outburst
in conjunction with the EU summit was not particularly surprising.
Başkan Putin'in AB zirvesiyle bağlantılı olarak yaptığı kaba
çıkış
özellikle şaşırtıcı değildi.
Show More (-2)