|
- Nonetheless, we must continue to press for national plans to this end.
- Bununla birlikte bu amaca yönelik ulusal planlar için baskı yapmaya devam etmeliyiz.
- We must press for rights to be recognised at home as well as abroad.
- Hakların yurt içinde olduğu kadar yurt dışında da tanınması için baskı yapmalıyız.
- It rightly presses for mediation and political consultation.
- Haklı olarak arabuluculuk ve siyasi istişare için baskı yapmaktadır.
- Do you intend to press for a common policy for asylum and immigration?
- İltica ve göç konusunda ortak bir politika için baskı yapmayı düşünüyor musunuz?
- Tom began to press for change.
- Tom değişim için baskı yapmaya başladı.
Show More (2)
|