separating - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
separating ayırma n.
  • Using moral standards as a pretext, we are yet again obstructing immigration by separating people from their family.
  • Ahlaki standartları bahane ederek insanları ailelerinden ayırarak göçü bir kez daha engelliyoruz.
  • Of course, we do not accept the construction of a wall separating the two countries.
  • Elbette iki ülkeyi birbirinden ayıran bir duvarın inşa edilmesini kabul etmiyoruz.
  • What is the reason for separating male and female chess championships?
  • Erkek ve kadın satranç şampiyonalarını ayırmanın sebebi nedir?
Show More (3)