Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
self-replicating elements
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
socket
priz
n.
There are only two
sockets
in the meeting room.
Toplantı odasında sadece iki
priz
var.
Two
sockets
are not enough for a meeting room.
İki
priz
bir toplantı odası için yeterli değil.
I need a
socket.
Bir
prize
ihtiyacım var.
Show More (0)
2
socket
soket
n.
It looks like a USB flash drive with an HDMI connector on one end and a micro USB
socket
on the side.
Bir ucunda HDMI konektörü ve yan tarafında mikro USB
soketi
olan bir USB flash sürücüye benziyor.
I need a
socket.
Bir
sokete
ihtiyacım var.
Show More (-1)