|
- You've been spying on me.
- Beni gözetliyordun.
- I saw you spying on him.
- Seni onu gözetlerken gördüm.
- I think my boyfriend is spying on my emails.
- Erkek arkadaşımın benim e-postalarımı gözetlediğini düşünüyorum.
- He spied on her while she was bathing.
- Banyo yaparken onu gözetlemiş.
- Someone's spying on me.
- Birisi beni gözetliyor.
- I felt that I was being spied on.
- Gözetlendiğimi hissettim.
- Have you been spying on me?
- Beni mi gözetliyorsun?
- I saw you spying on him.
- Onu gözetlediğini gördüm.
- Someone's spying on me.
- Biri beni gözetliyor.
- Have you been spying on me?
- Beni mi gözetliyordun?
- The government is spying on us.
- Hükümet bizi gözetliyor.
- Are you spying on me?
- Beni mi gözetliyorsun sen?
- Tom is spying on us.
- Tom bizi gözetliyor.
- You were sent here to spy on us!
- Buraya bizi gözetlemek için gönderildin!
- She's here to spy on us.
- O bizi gözetlemek için burada.
- Were you spying on me?
- Beni mi gözetliyordun?
- Do you really want me to spy on Tom?
- Gerçekten Tom'u gözetlememi istiyor musun?
- Why would I want to spy on Tom for you?
- Neden senin için Tom'u gözetlemek isteyeyim ki?
- Are you here to spy on me?
- Beni gözetlemek için mi buradasın?
- The government wants to spy on us.
- Hükümet bizi gözetlemek istiyor.
- I think my boyfriend is spying on my emails.
- Sanırım erkek arkadaşım e-postalarımı gözetliyor.
- Are you spying on me?
- Beni mi gözetliyorsun?
- The government wants to spy on you.
- Hükümet seni gözetlemek istiyor.
- Do you want me to spy on Tom for you?
- Senin için Tom'u gözetlememi ister misin?
- I saw you spying on them.
- Onları gözetlediğini gördüm.
- This company has been spying on its employees.
- Bu şirket çalışanlarını gözetliyor.
- The government wants to spy on you.
- Hükümet sizi gözetlemek istiyor.
- Tom has been spying on us.
- Tom bizi gizlice gözetliyor.
- Are you spying on us?
- Bizi mi gözetliyorsun?
- She's here to spy on us.
- Bizi gözetlemek için burada.
- She spied on him while he was bathing.
- O banyo yaparken onu gözetledi.
- It seems to me that someone is spying on me.
- Bana öyle geliyor ki, birisi beni gözetliyor.
- Why are you spying on us?
- Neden bizi gözetliyorsun?
- Why would I want to spy on Tom for you?
- Neden Tom'u senin için gözetlemeyi istiyorum?
- In this country, everyone spies on everyone else.
- Bu ülkede herkes birbirini gözetliyor.
- I saw you spying on Tom.
- Tom'u gözetlediğini gördüm.
- Did she ask you to spy on me?
- Senden beni gözetlemeni mi istedi?
- Do you really want me to spy on Tom?
- Gerçekten Tom'u gözetlememi mi istiyorsun?
- Stop spying on us.
- Bizi gözetlemeyi bırakın.
- Are you here to spy on me?
- Buraya beni gözetlemeye mi geldin?
- In this country, everyone is spying on everyone.
- Bu ülkede herkes herkesi gözetliyor.
- Stop spying on us.
- Bizi gözetlemeyi bırak.
- Tom spied on his roommate.
- Tom oda arkadaşını gözetledi.
- Are you spying on us?
- Bizi gözetliyor musun?
- It seems to me that someone is spying on me.
- Bana öyle geliyor ki biri beni gözetliyor.
- Spying on gangsters was a dangerous venture.
- Gangsterleri gözetlemek tehlikeli bir teşebbüstü.
Show More (43)
|
