|
- There have sometimes been stormy moments for governments and domestic policy, but we have stood firm.
- Hükümetler ve iç politika için bazen fırtınalı anlar oldu, ancak biz sağlam durduk.
- Transatlantic relations are now in stormy waters.
- Transatlantik ilişkiler şu anda fırtınalı sularda seyretmektedir.
- The international political climate is stormy, to say the least.
- En hafif deyimiyle uluslararası siyasi iklim fırtınalı.
- The European textiles and clothing sector has been tossed on many threatening and stormy seas.
- Avrupa tekstil ve giyim sektörü birçok tehdit edici ve fırtınalı denizde savrulmuştur.
- Sometimes, during the stormy season, a hurricane builds.
- Bazen fırtınalı mevsimde bir kasırga oluşur.
- Sometimes, during the stormy season, a hurricane builds.
- Fırtınalı mevsimde bazen kasırga oluşur.
- Sometimes, during the stormy season, a hurricane builds.
- Bazen fırtınalı mevsimde bir kasırga meydana gelir.
- It was a stormy day, and the snow was falling fast.
- Fırtınalı bir gündü ve kar hızlı yağıyordu.
- We saw the boat tossing on the stormy sea.
- Teknenin fırtınalı denizde savrulduğunu gördük.
- It was very stormy in the afternoon.
- Öğleden sonra hava çok fırtınalıydı.
- The evening he died was stormy.
- Öldüğü akşam fırtınalıydı.
- It's hard to fall asleep on stormy summer nights.
- Bu fırtınalı yaz gecelerinde uykuya dalmak zordur.
- It's stormy.
- Hava fırtınalı.
- It was stormy the day before yesterday.
- Dünden önceki gün hava fırtınalıydı.
- Dan had a very stormy relationship with Linda.
- Dan'in Linda ile çok fırtınalı bir ilişkisi vardı.
- It was a stormy day, and the snow was falling fast.
- Fırtınalı bir gündü ve kar hızla yağıyordu.
- It was a dark and stormy night.
- Karanlık ve fırtınalı bir geceydi.
- There is a risk that it may become stormy.
- Fırtınalı olma riski var.
- The ship foundered in the stormy sea.
- Gemi fırtınalı denizde battı.
- It was stormy the day before yesterday.
- Önceki gün fırtınalıydı.
- It was very stormy in the afternoon.
- Öğlen hava çok fırtınalıydı.
- We saw the boat tossing on the stormy sea.
- Biz fırtınalı denizde teknenin savrulduğunu gördük.
- The evening he died was stormy.
- Onun öldüğü akşam fırtınalıydı.
- It's hard to fall asleep on stormy summer nights.
- Fırtınalı yaz gecelerinde uykuya dalmak zordur.
- The weather is stormy.
- Hava fırtınalı.
Show More (23)
|
