stranglehold - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
stranglehold mutlak hakimiyet n.
  • The monopoly had a stranglehold on the market.
  • Tekelin piyasa üzerinde mutlak bir hakimiyeti vardı.
Show More (-2)
stranglehold boğaz tutuşu n.
  • The wrestler applied a tight stranglehold on his opponent.
  • Güreşçi rakibine sıkı bir boğaz tutuşu uyguladı.
Show More (-2)