| 1 |
take care of |
ilgilenmek |
v. |
|
- We must help Zimbabwe's neighbours to take care of refugees.
- Zimbabwe'nin komşularının mültecilerle ilgilenmelerine yardımcı olmalıyız.
- We must help Zimbabwe's neighbours to take care of refugees.
- Zimbabve'nin komşularına mültecilerle ilgilenmeleri konusunda yardımcı olmalıyız.
- This should be taken care of.
- Bununla ilgilenilmesi gerekiyor.
- However, this is something which the individual countries must take care of.
- Ancak bu, ülkelerin tek tek ilgilenmesi gereken bir konudur.
- We need to focus on the most important goals, and we need to take care of implementation and results.
- En önemli hedeflere odaklanmalı, uygulama ve sonuçlarla ilgilenmeliyiz.
- I just want to reassure you that the College of Quaestors is taking care of it.
- Sadece Quaestors Koleji'nin bu konuyla ilgilendiği konusunda sizi temin etmek istiyorum.
- That takes care of the research programme.
- Bu da araştırma programını ilgilendiriyor.
- However, this is something which individual countries must take care of.
- Ancak bu, ülkelerin tek tek ilgilenmesi gereken bir konudur.
- We ourselves have to take care of it.
- Bununla kendimiz ilgilenmek zorundayız.
- That whole week I was just taking care of my body.
- O hafta boyunca sadece vücudumla ilgileniyordum.
- That whole week I was just taking care of my body.
- O hafta boyunca sadece vücudumla ilgilendim.
- We've got some earth business to take care of.
- İlgilenmemiz gereken bazı dünyevi işlerimiz var.
- I've already hired someone to take care of those two.
- O ikisiyle ilgilenmesi için birini tuttum bile.
- Sami wanted somebody to take care of him.
- Sami birinin onunla ilgilenmesini istedi.
- I would have taken care of him if I had known that he was ill with a fever.
- Ateşi olduğunu bilseydim onunla ilgilenirdim.
- I can take care of that immediately.
- Onunla hemen ilgilenebilirim.
- It looks like you took care of the problem.
- Görünüşe göre problemle ilgilenmişsin.
- Fadil also took care of his grandmother.
- Fadıl aynı zamanda büyükannesiyle de ilgilendi.
- Tom is going to take care of that for us.
- Tom bizim için bununla ilgilenecek.
- Tom took care of the children.
- Tom çocuklarla ilgilenirdi.
- We're going to take care of you.
- Sizinle ilgileneceğiz.
- She spends a majority of her time taking care of her children.
- Zamanının büyük bir kısmını çocuklarıyla ilgilenerek geçiriyor.
- Is someone taking care of it?
- Biri bununla ilgileniyor mu?
- We've got other things to take care of.
- İlgilenecek başka işlerimiz var.
- You must take care of us.
- Bizimle ilgilenmelisin.
- I'll take care of it later.
- Onunla daha sonra ilgileneceğim.
- Please take care of it.
- Lütfen bununla ilgilen.
- Tom took care of his family.
- Tom ailesiyle ilgilendi.
- You have to take care of Tom.
- Tom'la ilgilenmelisin.
- Tom is at home taking care of the kids.
- Tom evde çocuklarla ilgileniyor.
- We've already taken care of that.
- Zaten onunla ilgilendik.
- You need to take care of this right away.
- Bununla hemen ilgilenmen gerek.
- Take care of that for me, will you?
- Benim için bununla ilgilen, olur mu?
- She's at home taking care of the kids.
- Evde çocuklarla ilgileniyor.
- Sami took care of his mother.
- Sami annesiyle ilgilenirdi.
- Let them take care of it.
- Bununla onlar ilgilensin.
- I'll always take care of you.
- Her zaman seninle ilgileneceğim.
- I have some things to take care of.
- İlgilenmem gereken şeyler var.
- We're going to take care of you.
- Seninle ilgileneceğiz.
- I just wanted to take care of you.
- Ben sadece seninle ilgilenmek istedim.
- I took care of them.
- Onlarla ilgileniyordum.
- I want you to take care of me.
- Benimle ilgilenmeni istiyorum.
- I thought you'd already taken care of that.
- Zaten onunla ilgilendiğini düşündüm.
- I would have taken care of him if I had known that he was ill with a fever.
- Onun ateşli hasta olduğunu bilseydim onunla ilgilenirdim.
- Tom took care of us.
- Tom bizimle ilgilendi.
- Tom is going to take care of me.
- Tom benimle ilgilenecek.
- I took care of her.
- Onunla ilgilendim.
- His mother is taking care of him.
- Annesi onunla ilgileniyor.
- Tom took care of my dog while I was away.
- Tom ben uzaktayken köpeğimle ilgilendi.
- She took care of the children.
- Çocuklarla ilgilendi.
- Let Tom take care of it.
- Tom onunla ilgilensin.
- Tom took care of that.
- Tom onunla ilgilendi.
- You'd better take care of it soon.
- Kısa sürede onunla ilgilensen iyi olur.
- I hope Tom can take care of himself.
- Umarım Tom kendiyle ilgilenebilir.
- Take care of them.
- Onlarla ilgilen.
- I need to take care of my kids.
- Çocuklarımla ilgilenmem gerekiyor.
- Thanks for taking care of that.
- Bununla ilgilendiğiniz için teşekkürler.
- One of us has to stay here and take care of Tom.
- Birimizin burada kalıp Tom'la ilgilenmesi gerekiyor.
Show More (55)
|
| 2 |
take care of |
bakmak |
v. |
|
- This girl you are taking care of is under arrest for dealing stolen medicine in the black market.
- Baktığınız bu kız karaborsada çalıntı ilaç satmaktan tutuklu.
- Who took care of you?
- Sana kim baktı?
- You promised me that you would take care of Tom.
- Bana Tom'a iyi bakacağına söz verdin.
- Who'll take care of your cat then?
- O zaman kedine kim bakacak?
- Who'll take care of your dog while you're in Boston?
- Sen Boston'dayken köpeğine kim bakacak?
- We'll take care of ourselves.
- Kendi başımızın çaresine bakacağız.
- Tom wasn't able to take care of Mary.
- Tom Mary'ye bakamadı.
- Sami wanted somebody to take care of him.
- Sami kendisine bakacak birini istiyordu.
- Tom took care of Mary's children while she was in the hospital.
- Mary hastanedeyken Tom onun çocuklarına baktı.
- Tom and Mary will take care of John.
- Tom ve Mary, John'a bakacaklar.
- I'll need someone to take care of Tom.
- Tom'a bakacak birine ihtiyacım olacak.
- He does not take care of his children.
- Çocuklarına bakmıyor.
- I took care of Tom's cat.
- Tom'un kedisine ben baktım.
- I can take care of you.
- Ben sana bakabilirim.
- Thanks for taking care of my dog.
- Köpeğime baktığın için teşekkürler.
- Tom wasn't able to take care of his children.
- Tom çocuklarına bakamadı.
- Who will take care of the baby?
- Bebeğe kim bakacak?
- Tom will take care of the children.
- Tom çocuklara bakacak.
- Tom took care of the children.
- Tom çocuklara baktı.
Show More (16)
|
| 3 |
take care of |
halletmek (bir meseleyi) |
v. |
|
- Through united efforts we can take care of both.
- Ortak çabalarla her ikisini de halledebiliriz.
- You could have someone else come down and take care of this job.
- Başka biri gelip bu işi halledebilir.
- We've got some earth business to take care of.
- Halletmemiz gereken bazı dünyevi işlerimiz var.
- I still have a lot of things to take care of.
- Hala halletmem gereken bir sürü şey var.
- You'd better take care of it soon.
- Bir an önce halletsen iyi olur.
- We need to take care of this problem as soon as possible.
- Bu sorunu bir an önce halletmemiz gerekiyor.
- I have some personal business to take care of.
- Halletmem gereken bazı kişisel işlerim var.
- It looks like you took care of the problem.
- Sorunu halletmişsin gibi görünüyor.
- I said we'll take care of it.
- Onu halledeceğiz dedim sana.
- I'll take care of everything.
- Her şeyi halledeceğim.
- Would you like me to take care of it for you?
- Senin için halletmemi ister misin?
- You're going to have to take care of this by yourself.
- Bunu kendi başına halletmen gerekecek.
- Tom is going to take care of it.
- Tom halledecek.
- I'll take care of it from here.
- Buradan sonrasını ben hallederim.
- I'll take care of it from here.
- Bundan sonrasını ben hallederim.
- I'm going to take care of it.
- Ben halledeceğim.
- We'll take care of this.
- Bunu halledeceğiz.
Show More (14)
|
| 4 |
take care of |
icabına bakmak |
v. |
|
- I've already hired someone to take care of those two.
- Ben zaten o ikisinin icabına bakması için birini tuttum.
- I'll take care of you all.
- Hepinizin icabına bakacağım.
- Would you like me to take care of it?
- İcabına bakmamı ister misin?
- We're taking care of it.
- İcabına bakıyoruz.
- We'll take care of Tom.
- Tom'un icabına bakacağız.
Show More (2)
|
| 5 |
take care of |
gözetmek |
v. |
|
- Like all families, we take care of one another.
- Bütün aileler gibi biz de birbirimizi gözetiriz.
Show More (-2)
|
