|
- Tom tried on many hats, but he couldn't find one that fit.
- Tom birçok şapka denedi, ama kendine uygun bir tane bulamadı.
- Try on that shirt.
- Şu gömleği dene.
- Before deciding to buy it, I tried on the jacket to see if it would fit.
- Onu satın almaya karar vermeden önce, uyup uymadığını görmek için ceketi denedim.
- Can I try on this pair of shoes?
- Bu ayakkabı çiftini deneyebilir miyim?
- Tom picked out a yellow shirt for me to try on.
- Tom denemem için sarı bir gömlek seçti.
- That child wanted to try on that blue shirt.
- O çocuk o mavi gömleği denemek istedi.
- I'd like to try on one size smaller than this.
- Bundan bir beden küçüğünü denemek istiyorum.
- Since the coat Tom tried on was too small, the clerk gave him another one to try on.
- Tom'un denediği ceket çok küçük olduğu için, tezgahtar ona denemesi için bir tane daha verdi.
- Try on both these coats and compare them.
- Bu iki montu da deneyin ve karşılaştırın.
- Mary is in the other room trying on her wedding dress.
- Mary diğer odada gelinliğini deniyor.
- Tom tried on the shirt Mary made for him.
- Tom Mary'nin onun için yaptığı gömleği denedi.
- Tom is trying on a coat.
- Tom bir ceket deniyor.
- Tom tried on many hats, but he couldn't find one that fit.
- Tom birçok şapka denedi ama ona uygun bir tane bulamadı.
- Try on another one.
- Başka bir tane deneyin.
- Tom tried on his father's clothes.
- Tom babasının kıyafetlerini denedi.
- I tried on the shirt.
- Gömleği denedim.
- Try on another one.
- Başka bir tane dene.
- Try on this sweater.
- Bu kazağı dene.
- Try on that shirt.
- O gömleği deneyin.
- Tom tried on the wig.
- Tom peruğu denedi.
- Tom tried on the coat, but it didn't fit.
- Tom paltoyu denedi ama olmadı.
- Try on another one.
- Bir tane daha dene.
- Tom tried on the shirt Mary made for him.
- Tom, Mary'nin ona yaptığı gömleği denedi.
- Tom tried on his father's clothes.
- Tom babasının giysilerini denedi.
- I tried on the shirt.
- Ben gömleği denedim.
- Mary once again tried on all the clothes she had bought the day before.
- Mary bir gün önce aldığı bütün giysileri bir kez daha denedi.
- Can I try on this jacket?
- Ben bu ceketi deneyebilir miyim?
- Tom picked out a yellow shirt for me to try on.
- Tom denemem için sarı bir gömlek çıkardı.
- Tom is trying on a coat.
- Tom bir palto deniyor.
- He was eager to try on the blue shirt.
- Mavi gömleği denemek için çok hevesliydi.
- She's trying on a coat.
- Palto deniyor.
- Why don't you try on this yellow sweater?
- Neden bu sarı kazağı denemiyorsun?
- Tom tried on a shirt he liked, but it was too small.
- Tom beğendiği bir gömleği denedi, ama çok küçüktü.
- Tom tried on the coat, but it was too small.
- Tom paltoyu denedi ama çok küçüktü.
- He was eager to try on the blue shirt.
- Mavi gömleği denemek için hevesliydi.
- Can I try on this jacket?
- Bu ceketi deneyebilir miyim?
- Since the coat Tom tried on was too small, the clerk gave him another one to try on.
- Tom'un denediği palto küçük geldiği için tezgâhtar ona denemesi için başka bir palto verdi.
- I'd like to try on one size smaller than this.
- Bunun bir beden küçüğünü denemek istiyorum.
- Before deciding to buy it, I tried on the jacket to see if it would fit.
- Almaya karar vermeden önce ceketi denedim ve uyup uymayacağını gördüm.
- Why don't you try on this yellow sweater?
- Bu sarı kazağı niçin denemiyorsun?
- Try on another one.
- Başkasını dene.
- Tom tried on the coat, but it was too small.
- Tom ceketi denedi fakat o çok küçüktü.
- Try on this sweater.
- Bu kazağı deneyin.
- Mary once again tried on all the clothes she had bought the day before.
- Mary bir gün önce aldığı tüm kıyafetleri bir kez daha denedi.
- Tom tried on the shirt.
- Tom gömleği denedi.
Show More (42)
|
