wicked - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
wicked kötü adj.
  • Once upon a time there was a white dove (Europe) and a wicked eagle (the United States).
  • Bir zamanlar beyaz bir güvercin (Avrupa) ve kötü bir kartal (Amerika Birleşik Devletleri) vardı.
  • Nor are the poor more wicked than anyone else.
  • Yoksullar da diğerlerinden daha kötü değildir.
  • Ahab was a wicked King of Israel.
  • Ahav kötü kalpli bir İsrail kralıydı.
Show More (26)
wicked çok kötü (şey) adj.
  • Once there lived a very wicked king in England.
  • Bir zamanlar İngiltere'de çok kötü bir kral yaşarmış.
  • The method is wicked.
  • Yöntem çok kötü.
Show More (-1)
wicked kötücül adj.
  • Ahab was a wicked King of Israel.
  • Ahav kötücül bir Yisrael kralıydı.
Show More (-2)
wicked aşağılık adj.
  • Cinderella had two wicked stepsisters.
  • Cinderella'nın iki aşağılık üvey kız kardeşi vardı.
Show More (-2)