winner - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
winner kazanan n.
  • The winner does not take all; it must not want to, nor must it be able to.
  • Kazanan her şeyi alamaz; bunu ne istemeli ne de yapabilmelidir.
  • Tom was clearly the winner.
  • Tom açıkça kazanandı.
  • Everyone loves a winner.
  • Herkes kazananı sever.
Show More (64)
winner galip n.
  • France is the winner of the 1998 World Cup.
  • Fransa, 1998 Dünya Kupası'nın galibidir.
  • We're winners.
  • Biz galibiz.
  • France is the winner of the 1998 World Cup.
  • Fransa 1998 Dünya Kupası'nın galibi.
Show More (11)
winner birinci n.
  • She was the winner of the Miss Denmark contest.
  • Danimarka Güzeli yarışmasının birincisiydi.
  • I knew she would be the winner.
  • Onun birinci olacağını biliyordum.
  • Do you know what the name of last year's beauty pageant winner is?
  • Geçen yılın güzellik yarışması birincisinin adını biliyor musun?
Show More (1)