Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | çavdar ekmeği | rye bread i. | ||
She bought some rye bread. Biraz çavdar ekmeği aldı. More Sentences |
||||
Gastronomy | ||||
Mutfak | çavdar ekmeği | rye bread i. | ||
She bought some rye bread. O biraz çavdar ekmeği satın aldı. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | çavdar ekmeği | black bread i. | ||
Genel | çavdar ekmeği | pumpernickel i. | ||
Gastronomy | ||||
Mutfak | çavdar ekmeği | rye i. | ||
Mutfak | çavdar ekmeği | ryebread i. | ||
Agriculture | ||||
Tarım | çavdar ekmeği | rye-bread i. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Food Engineering | ||
Gıda | şeker şerbeti veya esmer şekerden yapılan çavdar ekmeği | limpa i. |
Gastronomy | ||
Mutfak | yahudi çavdar ekmeği | jewish rye i. |
Mutfak | yahudi çavdar ekmeği | jewish rye bread i. |
Mutfak | çavdar ekmeği arasına konserve sığır eti, isviçre peyniri ve lahana turşusu koyularak hazırlanan sıcak sandviç | reuben i. |
Mutfak | çavdar ekmeği arasına konserve sığır eti, isviçre peyniri ve lahana turşusu koyularak hazırlanan ızgara sandviç | reuben sandwich i. |
Mutfak | iskandinavya'ya özgü ince ve yağsız çavdar ekmeği | flatbread i. |
Mutfak | iskandinavya'ya özgü ince ve yağsız çavdar ekmeği | flatbrod i. |